Gülbahar yazılı açıklama yaparak, “Bazı eski politikacılarla, ekonomik örgütlerin, son zamanlarda Türk tarafının, Kıbrıs Türk halkının egemen eşitliği ile KKTC’nin uluslararası statüsünün Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ile eşitliğinin teyit edilmesi ön şartlarından vazgeçerek Rumların talep ettiği gibi masaya oturmaya davet ettiklerini, ‘bunun akıl tutulması ile Rum tarafına yardımcı olma isteğinden’ kaynaklanabileceğini” savundu.
Gülbahar, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin beş daimi üyesi ve AB’nin Türk tarafının tüm iyi niyetine, görüşme süreçlerine koyduğu olumlu katkılara rağmen Kıbrıs Türk halkına ambargo ve izolasyon uyguladığını belirtti.
“Rumların şimdi yaptıkları ise Kıbrıs Türk ekonomisinin tüm çabalarına rağmen gelişmesini durdurma, KKTC’nin giderek artan uluslararası alanda temsil edilme durumunu geri çevirme çabasından başka bir şey değildir” diyen Gülbahar, bunu önlemenin yolunun ise Rumlara boyun eğmek değil, doğru yolda, yani haklarımızın teyit edilmesinde ısrar etmek ve ondan sonra masaya oturmak olduğunu kaydetti.
Gülbahar açıklamasına şunları kaydetti:
“Kıbrıs Türkü çok zor koşullarda, silahlı saldırılar karşısında bile Rumların kendisini ikinci sınıf vatandaş, azınlık durumuna düşürmesine izin vermemişken şimdilerde, çok daha uygun koşullarda haklı egemenlik ve özgürlük mücadelesinden vazgeçerek Rumları sevindirecek, başarılı olmalarını sağlayacak bir tutum içine giremez. Akıl tutulması veya Rum tarafına yardım etme istekleri, ya da kendi bireysel, zümresel çıkarları için Rumların sözde federal çözüm adı altında bizi azınlık durumuna düşürme, Türkiye’yi Kıbrıs’tan çıkarma, Türkiye’nin garantörlüğünü Meclislerinden geçirdikleri karar doğrultusunda sıfırlama hedeflerine ulaşmalarına katkı sağlayan herkes bilmelidir ki yapmaya çalıştıkları asla affedilir hatalar değildir. Anavatan Türkiye ile KKTC’nin birlikte izledikleri milli politika nettir; Rum tarafı ya bizim egemen eşitliğimizi, eşit uluslararası statümüzü teyit ederek iki devletli çözümün görüşülmesi için masaya oturulmasını kabul edecek ya da KKTC dünyada hak ettiği yeri alma yolunda ilerlemeye devam edecek ve bunu mutlaka başaracaktır.”