Cumhurbaşkanlığı Yaveri Yarbay Hamit Soybir, görevinden istifa etti.

Beklenmedik bir şekilde istifasını açıklayan Yarbay Hamit Soybir, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda görevinden istifa ettiğini duyurdu.

Soybir’in istifa açıklamasında orduya girerken ailesine ismimizi lekelemeden başımızı öne eğecek hiçbir şey yapmadan bu mesleği noktalayacağım” sözü verdiğini ve verdiği sözü tutarak bu meslekteki yolculuğunu sonlandırdığı mesajı vermesi dikkatlerden kaçmadı.

“Bu Acı Hiç Dinmez" isimli kitap yayımlandı “Bu Acı Hiç Dinmez" isimli kitap yayımlandı

Yarbay Soybir, veda mesajında Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’a teşekkür etmedi.

Veda açıklamasında yaverliğini yaptığı Cumhurbaşkanı Ersin Tatar‘dan söz etmeyen Soybir’in dikkat çeken veda paylaşımının tam metni şöyle:

 “İlk üniformayı 03 Eylül 1999 yılında daha 17 yaşında iken giydim. Aslında o zaman nereye gittiğimi, harp okulunu bitirince ne olacağımı ve beni nelerin beklediğini çok da bilmeden başladı bu yolculuk. Adadan ilk defa çıkıp ağır bir eğitim, ders, disiplin, spor ve insan sınırlarını zorlayan ama aynı zamanda Atatürk gibi bir liderin okuduğu okuldaydım. Mezun olup meslek hayatıma başladığım zaman 2 şeyden asla vazgeçmedim. Birincisi kendime yapılmasını istemediğim bir şeyi başkasına yapmamak, ikincisi de doğru bildiğim bir şeyi yapmaktan ve arkasında durmaktan vazgeçmemek oldu. Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı içerisinde uzun yıllar herkese nasip olmayacak görevlerde komutanlık, genel sekreterlik, özel kalem müdürlüğü, yaverlik gibi pozisyonlarda bulunma şansım oldu. Bu dönem içerisinde birçok değerli kişiyle birlikte çalıştım. Askerlerimin yeri bende her zaman ayrı olsa da çalıştığım herkesi tanımak benim için bu meslekteki en büyük kazanç oldu. Bu yolculuğa başlarken hiçbir zaman makam veya rütbe hırsım olmadan kendi prensiplerim ve devletime en iyi şekilde hizmet vermek için çalıştım. 3 Eylül 1999 yılında başladığım üniformalı yolculuğuma resmi olarak 3 Eylül 2024 yılında sonlandırarak emekli olmaya karar verdim. Bu süreç içerisinde bilmeden birilerinin kalbini kırmışsam veya üzmüşsem affola. Aileme bu işe başlarken vermiş olduğum bir sözüm vardı "ismimizi hiçbir zaman lekelemeden başınızı öne eğecek hiçbir şey yapmadan bu mesleği noktalayacağım" diye. Sözümü tutmuş olmanın vermiş olduğu huzurla artık bu yolculuğumu sonlandırıyorum...”