1959 Zürih ve Londra Anlaşmaları temelinde 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti kurulmuştu ama Rum-Yunan ikilisi Enosis hayallerinden vazgeçmemişti!..
“1960 Anayasası Kıbrıs Türklerine çok haklar verdi” diyen Makarios 1960 Anayasası ile Kıbrıs Türk halkına verilen %70-30 oranını uygulamaktan kaçıyordu.. 31 Mart 1961’de Lefkoşa’da miting yapan binlerce Türk, 70-30 oranının uygulanmamasını protesto ediyordu. 11 Ekim 1961’de Kıbrıs Rum İşçi Kuruluşları %70-30 oranının kaldırılması için BM’e başvurmayı kararlaştırırken 20 Aralık 1961’de Makarios Anayasayı tanımadığını , “ %70-30 oranının uygulanamayacağını” dile getiriyordu.
1 Nisan 1961’de EOKA’nın faaliyete geçmesinin 6’ncı yıl dönümü Rumlar tarafından kutlanırken Makarios, “EOKA’cıların yarım kalan eserlerinin tamamlanmasından” söz ediyordu…
10 Ekim 1962’de Kıbrıs’a gelen Yunan Prensesi İrini, ‘Enosis’ sloganı ile karşılanırken EOKA’cılar Cemiyeti Enosis lehinde bildiriler dağıtıyor ve de 5 Aralık 1962’de köyüm Vadili’nin İlkokulu bombalanıyordu!...
EOKA’nın faaliyete geçişinin 8’nci yıl dönümümü olan 1 Nisan 1963’te Adanın her yanında bombalar patlıyordu. Türk Cemaat Meclisi Başkanı Rauf R. Denktaş Enosis lehindeki konuşmaları nedeniyle Makarios’u istifaya davet ediyordu…
25 Mayıs 1963’te Anayasa Mahkemesi Başkanı Prof. Dr. Forstoff ve Sekreteri Dr. Heinze Rumların yaptıkları baskılar ve tehditler sonucu istifa ediyordu…
25 Ağustos 1963’te Bavla Köyü’nde yapmış olduğu konuşmada İçişleri Bakanı Yorgacis bitmeyen mücadeleden söz etti ve “Görevimiz kahraman ölülerimizin başlattıkları ve bize devrettikleri vazifeyi tamamlamaktır” diyordu.
25 Ekim 1963 günü Kanada Radyosu Muhabiri H. Engel’e vermiş olduğu mülakatında Makarios: “Kıbrıs Anayasasında bazı değişiklikler yapılmadıkça, Türk ve Rum toplumları arasında mevcut çıkmazın halledilmesi imkansız. Teklif ettiğimiz değişikliklerle, Türkleri ‘azınlık’ haklarından mahrum etmek istemiyoruz. Maksadımız, Anayasayı daha çalışır hale getirmektir…. Mahkemelerin, Belediyelerin ayrı ayrı idare edilmesi gibi yersiz ve adil olmayan haksızlıkların kaldırılmasını istiyoruz…” diyordu.
Kanada Radyosu muhabirinin : “Bazılarına göre durumdan kurtulmanın tek çaresi Enosis’tir, bu doğru mu” şeklindeki sorusunu ise Makarios: Evet bu gerçektir. Fakat her arzulanan istenildiği zaman gerçekleştirilemez… Zürih ve Londra Anlaşmalarının Kıbrıs halkının siyasi geleceğinin son aşamasını teşkil ettiğini söyleyemem” şeklinde yanıtlıyordu. Kaynak : Bozkurt Gazetesi, 27 Ekim 1963
Makarios’un bu açıklamaları , Kıbrıs Türk halkının 1959 Zürih ve Londra Anlaşmalarıyla onaylanmış haklarını bir türlü hazmedemediğinin açık ifadesiydi....
30 Ekim 1963’de Temsilciler Meclisi Başkanı Glafkos Klerides Kanada Radyosu’na verdiği demeçte Rumların Enosis’e döndüklerini söyledi ve Anayasa’nın tadilinin bir zaruret olduğunu ileri sürüyordu..
Kıbrıs Cumhuriyeti, Rumlar tarafından bağımsızlıktan ziyade Enosis için bir sıçrama tahtası olarak görülmekteydi. Makarios, Kıbrıs Türk halkının 1960 Anlaşmaları çerçevesinde elde ettiği hakları çok fazla buluyor ve Kıbrıs Türk halkına tanınan 13 maddede değişiklik yapılmasını istiyordu.
Şu bir gerçek ki; Makarios’un yapmak istediği değişiklikler Kıbrıs Cumhuriyeti’nin iki toplumlu yapısını ve iki toplumun eşitliğini ortadan kaldırmaya ve Enosis’e giden yolu açmaya yönelikti…
22-26 Kasım 1962 tarihleri arasında Ankara’yı, Kıbrıs Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı sıfatı ile ziyaret eden Makarios; 1960 Anayasasının değiştirilmesi gerektiğini belirtmiş ancak İnönü Hükümeti Makarios’un isteklerini kesin olarak reddetmişti.
Makarios’un Türkiye’ye gerçekleştirdiği ziyarette umduğunu bulamamasından sonra Kıbrıs’taki gergin ortam büsbütün artacaktı.. Türkiye’nin Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasası’nın temelinde olan anlaşmalara uyulması konusunda ısrar etmesine rağmen Makarios, 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasanın 13 maddesinin değiştirilmesine ilişkin görüşlerini 30 Kasım 1963’te açıklıyordu..
1960 Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasası’ndaki bu değişiklik önerileri esasında “Kıbrıs Türk halkının haklarının ve bunları teminat altına alan hükümlerin değiştirilmesini” öngörüyordu… Bunların kabulü, Kıbrıs Türk halkının ‘azınlık’ statüsüne sokacaktı. Bu nedenle 6 Aralık 1963’te bu önerilerin kabul edilemez olduğu resmen Makarios’a bildiriliyor ve de bu yönde de bir bildiri ile yayınlarken ayni gün liderimiz Dr. Fazıl Küçük de Kıbrıs Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı olarak Makarios’a ret yanıtı veriyordu..
Neticede Kıbrıs Türk halkı, 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kurucusu eşit kurucu ortağı iken , bir Rum devletinde etkisiz ve de basit bir ‘azınlık’ statüsüne düşürmeyi ve de Enosis’e giden yolu açmayı hedefleyen 21 Aralık Kanlı Noel saldırıları ile Akritas Planı devreye konuluyordu.. Aziz şehitlerimizi unutmadık, unutmayacağız….YARIN DEVAM EDECEK…