27-28 Ocak 1958 direnişimiz (1)

Abone Ol

Kıbrıs Türk halkı ve anavatanımız Türkiye’nin  Kıbrıs konusundaki yerini güçlendiren 27-28 Ocak 1958  Direnişimizin ; Kıbrıs Türk halkının  milli mücadelesinde önemli bir yeri vardır.1958 yılı Kıbrıs Türk ve  Rum milliyetçiliğinin   doruk noktasına  ulaştığı bir yıldır. 1958 yılında Kıbrıs Türk halkı “Ya Taksim Ya  Ölüm” derken Rumlar,  Megali İdea hayalleri çerçevesinde  hayat bulan Kıbrıs’ın Yunanistan’a ilhakı anlamına gelen ‘Enosis’i  gerçekleştirme isteklerini dile getiriyorlardı.

27-28 Ocak 1958 Kıbrıs Türk halkının İngiliz Sömürge Yönetimine karşı  direndiği; Rum-Yunan ikilisine  boyun  eğmeyeceğini dünyaya haykırdığı , bağımsızlığı ve özgürlüğü için  canını seve seve  vereceği mesajını tüm dünyaya verdiği, “Kıbrıs’ta Ben De Varım ve Var Olmaya Devam Edeceğim” diye haykırdığı bir gündür.  Bu vesileyle aziz şehitlerimizi rahmetle anıyorum…

8 Ekim 1950’de Başpiskoposluk görevine seçilen  Makarios III’ün  göreve başlamasıyla birlikte  Kıbrıs’ta ve Yunanistan’da Enosis çığlıkları  çok daha fazla   duyulmaya başlar.

22 Ocak  1951’de yayınladığı bildiride  Makarios “Pek yakında Adanın  Yunanistan’a ilhak  edileceğini müjdeleyerek” Kıbrıs davasının uluslararası bir dava  haline  geldiğini belirtiyor ve Rum halkının kilise önderliğinde mücadeleye devam etmesini  istiyordu. Kaynak: Sabahattin Egeli, Kıbrıs’ta Yunan Sorunu (1821-2000) s.60 , Akdeniz Haber Ajansı yayınları-5, Lefkoşa, 2001

1954 Yılında, Makarios’un istekleri doğrultusunda “Kıbrıs halkına self-determinasyon hakkı verilmesi” hususunda   BM’e taşıyan  Yunanistan Başbakanı Mareşal Pabagos, Kasım 1954’te yapmış olduğu açıklamada: “Kıbrıs Yunanistan’ındır             ve Helen dünyasına aittir” diyordu.

17 Aralık 1954’te BM Genel Kurulu’nun   Yunanistan’ın bu  müracaatını reddetmesinin ardından; 1952’de Yunanistan’da kurulan  EOKA tedhiş örgütü   Enosis’i gerçekleştirmek amacıyla 1 Nisan 1955’te faaliyete geçer. EOKA’nın, Enosis’i  gerçekleştirmek için resmen  faaliyete geçmesi karşısında  Kıbrıs Türk halkının direniş için  örgütlenmekten başka bir seçeneği kalmamıştı. Kıtemb, Volkan, 9 Eylül, Kara Çete gibi mukavemet gruplarının  askeri yapıda olmaması, küçük ve eğitimsiz olmaları nedeniyle başarısızlığı üzerine ;  Rauf R. Denktaş, Dr. Burhan Nalbantoğlu ve TC Lefkoşa Büyükelçiliğinde görevli memur Mustafa Kemal Tanrısevdi üçlüsü, 17 Kasım 1957’de  Lefkoşa varoşlarında M.Kemal Tanrısevdi’nin Eğlence’deki evinde Kıbrıs Türk Mukavemet Teşkilatı kurulur ve 26 Kasım günün gecesi de kuruluş bildirileri tüm adaya dağıtımı sağlanır ve diğer örgütlerin varlığına son verilir ve TMT etrafında bütünleşmek için çağrıda bulunulur…

Bugün kuruluşu 1 Ağustos 1958 olarak kabul edilen TMT “Kıbrıs’ta Ben De Varım ve Var Olmaya Devam Edeceğim” diyen Kıbrıs Türk halkın milli mücadelemizdeki sesi olmuştur.

24 Ağustos 1955’te Türkiye Başbakanı Adnan Menderes,  Ada’nın statüsünde bir değişiklik olacaksa “Kıbrıs’ın Türkiye’ye verilmesini isteyerek Ada’nın iki toplum arasında bölünmesine  karşı olduğunu ifade ediyordu. Kaynak :  TC Başbakanlık Atatürk Kültür, Dil ve tarih Yüksek Kurumu , Dr. Mustafa Albayrak, Türkiye’nin Kıbrıs Politikaları (1950-1960)

28 Aralık 1956’da ise Başbakan Menderes, TBMM’de yaptığı konuşmada   mevcut koşullarda Kıbrıs’ta Türk halkı ile Türkiye’nin  çıkarlarını koruyacak en iyi çözümün Taksim olduğunu ifade ediyordu.

03 Aralık 1957’de Kıbrıs’a Vali olarak göreve başlayan  Foot’un gelişiyle birlikte “Taksim”i dışlayıcı  bir İngiliz planı onunla birlikte geliyordu. Dolayısıyla Kıbrıs Türk toplumu arasında ve Türkiye’de Vali Foot’a  karşı bir güvensizlik  ve öfke vardı.

1 Ocak 1958’de Kıbrıs Valisi Foot Londra’ya giderken liderimiz Dr. Fazıl Küçük  de Ankara’ya çağrılıyordu. Taksim tezi Kıbrıs Türk halkı için  ulusal bir dava  haline gelmişti.  Ankara’da temaslarda bulunduğu  Ocak ayının  ilk haftasında Liderimiz Dr. Fazıl Küçük’le yapmış olduğu görüşmenin ardından basına yapmış olduğu açıklamada   Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu:

Kıbrıs’ın Türkiye için milli bir dava olduğunu , Taksimi kabul etmekle  azami fedakarlığı yaptığımızı ve Türkiye’nin  milli iradesi dışında  , Kıbrıs sorununa bir hal şekli bulunmasına olanak bulunmadığının  tüm dost ve  bağlaşık ülkelere bildirildiğini söyledi. Kaynak : Halkın Sesi Gazetesi , 7 Ocak 1958;  Ahmet  C Gazioğlu, İngiliz  Yönetiminde Kıbrıs III (1951-1959), Enosis’e Karşı Taksim ve Eşit Egemenlik, s.349,CYREP Yayınları 1998, Ankara.

Liderimiz Dr. Fazıl Küçük ise basına yapmış olduğu açıklamada : “120 bin Kıbrıs Türkü adına , Ada’da  Rumlarla birlikte yaşama  imkanı  kalmadığını , bir kere daha tekrarlıyorum” diyordu. Kaynak : Halkın Sesi Gazetesi , 5 Ocak 1958; Ahmet  C Gazioğlu, İngiliz  Yönetiminde Kıbrıs III (1951-1959), Enosis’e Karşı Taksim ve Eşit Egemenlik, s.349,CYREP Yayınları 1998, Ankara.

İngiltere Dışişleri Bakanı Selwyn Lıoyd’un  , 25 Ocak günü Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu ile  Ankara’daki görüşmelerinin ardından  Vali Foot’un görüşmelerde bulunmak üzere Ankara’ya çağrılması,  ve liderimiz Dr. Fazıl Küçük’ün de  Ankara’da olması dolayısıyla  gözler  Ankara’ya çevrilmişti... DEVAM EDECEK