3 sendika Eğitim Bakanı'nı istifaya çağırdı

Sendikalar, okulların açıldığı ilk günden itibaren öğretmenlerle ilgili yasaların öğretmenlere danışılmadan değiştirilmesiyle başlayan problemlerin, okullarda çalışan personelin haklarının elinden alınmak istenmesiyle devam ettiğini, eğitim, yönetim ve denetiminin başıboş kaldığını öne sürdü.
Bakanlık binası önünde basın açıklaması yapmak için bir araya gelen sendika yetkililerine, Meclis önünde eylemlerini sürdüren Milli Eğitim Bakanlığına bağlı okullarda hademe olarak görev yapan Kamu-İş üyeleri de katılarak, destek verdi.
KTÖS Eğitim Sekreteri Süleyman Gelener tarafından okunan basın açıklamasında, önceki günlerde çocuk cinayetine adı karışan birinin okula hademe olarak alındığını anımsatılarak, şu ifadelere yer verildi:
“Eğitime yaşanan bu kaosa dur demenin zamanı gelmiştir. Kaosu yaratanların, kaosu çözmesi mümkün değildir. İstifa etmek ve toplumun önünü açmak da bir erdemdir.
Okullarda örgütlü üç sendika olarak öğretmeni hedef gösteren, öğretmenlik mesleğini itibarsızlaştıran, okullarımızdaki çalışanların düşük ücretle, güvencesiz ve kadrosuz olarak sömürülmesine ortak olan Eğitim Bakanı’nı istifaya davet ediyoruz.”

 Ahmet Serdaroğlu: “Hükümetin daha önce olumlu adım atmış olmasından dolayı yarına kadar süre veriyoruz”

KAMU-İŞ Genel Başkanı Ahmet Serdaroğlu, devletin yasalarla yürütülmesi gerekirken, yöneticiler tarafından yasaların ihlal edildiğini ve ihlalden doğan mağduriyetlerden polis teşkilatı, öğrenciler ve öğretmenler başta olmak üzere tüm halkın nasibini aldığını öne sürdü.
Serdaroğlu, Milli Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu’nu, ortada yasal mevzuat ve kolay çözüm olmasına rağmen, “memlekette kaos yaratarak, sistemi kilitlemekle” suçladı.
Serdaroğlu, hademelerin başlattıkları eylem sonucunda hükümetin olumlu bir adım attığını ancak buna rağmen Bakan Çavuşoğlu’nun hükümetin de önünü tıkamak adına, hademeleri işe alan şirketle yasa dışı bir şekilde iş birliği yaparak, maaşların ödenmesi için eylemde olan mağdur hademeler yerine yeni kişilerin alelacele işe alındığını öne sürdü.

“Esas işveren Milli Eğitim Bakanlığı’dır ve yapılan yanlış bir istifa sebebidir”

Alelacele işe alımlardan dolayı, okullarda çalışmak üzere işe alınacak kişilerde karakter belgesine bile bakılmadığını savunan Serdaroğlu, şimdi ise Milli Eğitim Bakanlığı ve işe alan şirketin birbirlerini suçladığını öne sürerek, şirketin alt işveren olduğunu, esas işverenin ve denetimden sorumlu merciinin Milli Eğitim Bakanlığı olduğunu söyledi ve “Bu yanlış bir istifa sebebidir” dedi.
“Kimse bizim emeğimizle, geleceğimizle oynamasın” diyen Serdaroğlu, hükümetin daha önce olumlu bir adım atmış olmasından dolayı kendilerine yarına kadar süre verdiklerini, çözüm üretilmemesi halinde, gelecek hafta yaşanacaklardan ne sendikaların ne de emekçilerin sorumlu olacağını ifade etti.

KTOEÖS Başkanı Elmalı: “Eğer bu hükümet, bu bakan sorunları çözemeyeceklerse, burada durmasınlar”

KTOEÖS Başkanı Ozan Elmalı da yaptığı konuşmada, eğitimde ısrarla sorunların çözülmediğini ve emeğin sömürülmesine devam edildiğini öne sürerek, okul çalışanlarıyla ilgili 3 aydır devam eden problemlerden dolayı, hijyen ve sağlık anlamında sıkıntıların okullarda yaygınlaştığını söyledi.
Elmalı, “Sorunlar birikiyor. Öğretmen eksiklikleri, ders kayıpları, okullarımızda çalışan emekçilerin hakkı gasp edilmeye devam ediliyor ve bunlara çözüm için de yeni hak kayıpları, yeni gasplar ortaya çıkıyor” diyerek, okullarda kaos yaratan bu anlayışa asla geçit vermeyeceklerini kaydetti.
 
“Sorunları çözmesi gerekenlerin bizzat sorun yaratıcı olduğunu” söyleyen Elmalı, “Eğer bu hükümet, bu bakan sorunları çözemeyeceklerse, burada durmasınlar. Bir an önce bu işi çözebilecek insanlara burayı bıraksınlar, istifa etsinler” ifadelerini kullandı ve sorunlar çözülene kadar bakanlığa gelmeye devam edeceklerini dile getirdi.
 
KTÖS Yönetim Kurulu üyesi Erilen: “Mücadelemiz sizinle birlikte sonuna kadar devam edecek”

KTÖS Yönetim Kurulu üyesi Uğur Erilen ise yaptığı konuşmada, okullardaki öğretmen eksiklikleri, fiziksel sıkıntılar ve temizlik malzemelerinin tamamlanmamış olmasına değinerek, Covid-19 pandemisi devam ederken, hükümetin önlem almak yerine, temizlik hizmetlerinin kaldırılmasına neden olan bir kaosa imza attığını öne sürdü.
Erilen, eğitim ve sağlıkta özelleştirmeyi asla kabul etmediklerini kaydederek, okul hademelerinin taşeron firma aracılılığı ile değil, kamu istihdamı şeklinde göreve alınması gerektiğini belirtti.
Erilen, emekçilere seslenerek, “Mücadelemiz, sizinle birlikte sonuna kadar devam edecek” dedi.