ABD BAŞKANI BİDEN BU SÖZLERİNDE SAMİMİ Mİ?

            Önce Biden’in o programda söylediklerine bakalım.
            “İsrail’in Gazze’de savaş kurallarına uyacağına inanıyorum.  Böylelikle masum Gazze halkının gıda, su ve ilaçlara ulaşımı olacaktır.”
            Bir de şu sözleri takıldı kafalara.
            “İsrail’in Gazze’yi işgali hata olur.”
            Galiba Biden insanları aptal sanıyor.
            Biden’in bu sözlerini işitenler kendisine şu soruyu sorarlar herhalde.
            “Madem savaşa karşısınız, madem İsrai’in Gazze’yi işgalinin hata olduğunu söylüyorsunuz, Akdeniz’de işi ne savaş uçak gemilerinizin?  Sizin İsrail’de ne işiniz var?”
            Biden dünyaya sözde barış mesajları veriyor.  Tavşana kaç, tazıya da yakala misali bir tavır sergiliyor Biden.
            Biden o programda bir bilgi veriyor uçak gemileri için.
            “Uçak gemileri provokasyon değil, caydırıcılık amacı taşıyor.”
            Yani bir tarafa korku salıyor, bir tarafa da yürek veriyor.  Adeta Biden İsrail’e;
            “Korkma, bizim savaş gemilerimiz burada” dercesine bir ifade...
            Onun için değil mi ki dünyada savaşlar ve ölümler bitmiyor.
            Biden bir de iki devletli çözümden bahsetti.  Sadece bir şartla. Hamas’ı ortadan kaldırmak şartı ile.  Doğru..  Hamas’ı yok edecekler, Amerika istediği için.  O zaman bu sözleri işiten Hamas daha da kinleşecek.
            Bir cehenneme dönen o bölgedeki savaş ne zaman sonlanacak acaba?
            Herkes kedine göre yorum yapıyor.  Biden kendi politikası üzerinden hareket ederken, unutulmamalıdır ki ABD Yahudi lobisi çok güçlüdür.  Nerdeyse oradaki Yahudiler, hükümet kurarlar hükümet bozarlar.  Biden bunları bilmiyor mu sanırsınız?  Biliyor.
            Biden’in etrafındaki siyasilerin kaçı öz Amerikalıdır, kaçı Yahudi’dir.
            Bilindiği kadarı ile kendi politik çevresinde pek çok Yahudi vardır.  Bu  Yahidiler, etki tepki bağlamında böyle durumlarda ağırlıklarını koyarlar.
            Esasında önce bu savaşı durdurmak lazım. Yani ateş-kesin sağlanması lazım.  Aksi takdirde 3’ncü dünya savaşı çıkacak nerdeyse.  Avrupa İnsan Hakları neden bu konuda tarafsızlık içinde kendini ortaya atmıyor?
            Avrupa Evrensel Haklarrı Beyannamesi insan hayatının çok değerli olduğundan söz eder.  Lakin savaşlar da devam eder, maalesef.  O beyanname “insan hayatını yok edemezsiniz” der.
            Bu ne turşu bu ne lahana.  Anlamak mümkün değil.  İnsanın aklına İslân-Hristiyan çatışmaları ve ayrılıkları, zıtlıkları geliyor.  AB’de tek bir müslüman üye olmadığı gibi.
            Arap dünyası nerede?
            Hani Birleşik Arap Kırallığı, Hani İran, Irak, Fas ve dahaları.
            Bütün Arap Dünyası bir bütün olup bu savaşı sonlandırmaya karar verirse, İsrail istediği gibi atıp tutamaz.  Lakin o birliği göremiyoruz.
            Kıbrıs’ta 1963 olayları başladığında Rumlar Mısır’dan silah almışlardı adadaki Türkleri öldürmek için.  O dönem politikacılarımız ne kadar tepki göstermişler ve bütün Müslümanları Ruma karşı bir bütün olmaları çağrısını yapmışlardı. Protesto yazıları bütün önemli kuruluş ve kurumlara gönderilmişti ama kimse kılını kıpırdatmamıştı.
            Müslüman kardeşliği bu mu?
            Şimdi zavallı Filistinliler her gün ölüyorlar.  Siyasiler oturdukları yerden atıp tutuyorlar da, bir de o cehennemin içine girsinler de görelim kendilerini.
            Galiba sonunda bu iş yine Türkiye’nin hakemliğine kalacak.  Tıpkı Rusya-Ukrayna Savaşında oynadığı barışçıl tavır gibi.
            Zaten TC Dışişleri Bakanı Hakan Fidan bütün kapıları zorluyor savaşın sonlanması için.  Hatta Türkiye’nin hakemliğinde birşeyler yapılmasını önderdi.
            Lakin ABD, yangına körükle gidiyor.
            Her ne kadar da Hamas Filistin yanlısı bir tavır sergilese de, Hamas’ın savunma ve bombardumanıdır İsrail tarafını rahatsız eden.   O rahatsızlığa ABD de dahildir. Hamas’tan bazı Filistinlilerin de rahatsızlık duyduğu söylentisi var.
            Kısacası Filistin halkı iki arada bir derede kaldı.
            Zavallı Filistin halkı ABD’den gönderilen ve tetikte bekler duruma getirilen veya getirilecek olan uçak gemilerini görerek daha da moralleri bozuluyor.
            Ateş düştüğü yeri yakar. O ateş sönmedikçe İsrail-Filistin savaşı da bitmeyecek.
            Gönül gerçekten Biden’in yukarıda söylediklerinde samimi olmasını arzu eder.  O bir umut veya umudun söndü sönecek gibi bir ışık gibi. Ben ve benim gibi nice inasan şöyle düşünüyor:
            ABD  Başkanı gerçekten bu sözlerinde samimi ise, bu savaşı durdurabilir.
            Daha ne diyelim ki?  İşte koskca Amerika...