Modern toplumların en önemli sorunlarından birisi, istihdam edilemeyen bir sınıfın ortaya çıkması - ki bu da genellikle gençlerdir- ve bu insanların ekonomik ve sosyal aktivitelerin dışında kalmasıdır.
Biliyoruz ki, gençlik dönemi eğitimden en iyi şekilde faydalanılabilecek bir dönemdir. Daha esnek bir yapıya sahip olan gençler, yeni fikirleri daha kolay kavrayabilir, yeni teknikleri daha hızlı öğrenebilirler. Eğer bir insana bu dönemde gerek okulda ve gerekse işyerinde verilmesi gereken mesleki eğitim verilmezse bu, gencin ilerideki mesleki kariyerini önemli ölçüde etkileyebilir. Bunun bireysel ve toplumsal açıdan doğurduğu olumsuz sonuçlarla birlikte, insan sermayesinin de israfı anlamına geldiği açıktır.
lşsizliğe bağlı olarak gençliğin normal sosyalleşme süreci bozulur. Her genç insan çalışma hayatına girmekle yeni bir sosyal kimlik ve statü elde etmeyi bekler. Işsizlik ise bu süreci engeller ve yalnızca genç insanın yaşamı için gerekli maddi koşulları elde etmesini önlemekle kalmaz, onun sosyo-kültürel dünyasını da derinden etkiler. Yani, işsiz genç yalnızca bir gelirden yoksun kalmaz, bunun yanında çalışma hayatımn ve iş tecrübesinin kendisine kazandıracağı sosyalleşme sürecinin de dışında kalır.
Gençler arasında işsizliğin yüksek oluşu, toplumda şiddet ve suçların artmasına neden olabilir.
Tehlike yalnızca eğitimsiz işsizlerle ilgili değildir.
Aynı zamanda eğitimli ve büyük hedefleri olan gençler için de geçerlidir. Bu açıdan hiçbir toplum işsizliğe karşı gençlerin göstereceği ciddi tepkiyi gözardı edemez.
Geçtiğimiz günlerde KKTC Meclisi; TC ile İşgücü anlaşması onay yasası geçirdi.
Kolaycılığa kaçıp ülke üzerinde ciddi bir işgücü baskısı yaratacak ve kurumlarımızın da ön - denetimcilik görevini elinden alabilecek.
Oysa ki bundan önceki haftalarda da genç işsizliğin önünü alabilmek adına ve kalifiye eleman yetiştirebilmek adına birçok proje yapılabilir.
Bunların bir çoğu, birçok Avrupa ülkesinde de başarılmış durmda. Şöyle :
i- Orta Öğretim Reformu : Bu reform çerçevesinde özellikle şu üç uygulama göze çarpmaktadır;
a) Yeni rehberlik formlarının geliştirilmesi (Danimarka, Hollanda, Portekiz ve Finlandiya).
b) Orta öğretirnin örgütsel düzeyde yenilenmesi, pratik ve teorik eğitimin birleştirilmesi
c) Yeni öğretim metodlarının geliştirilmesi, Danimarka eğitim sürecine, öğrenenlerin daha aktif katılımlarının sağlanmak suretiyle bu alanda öncülük etmiştir
ii- Mesleki Eğitimi Daha Etkin Hale Getirme: Bu kapsamda yer alan uygulamalar ise şu şekilde sıralanabilir:
a) İşletmelerle iş piyasası arasındaki ilişkinin geliştirilmesi:
b) Eğitim öncesi kurslar yaratılabilir. Bu genelde ön lisans ve lisans öncesi olabilir.
c) Okuldayken çalışma ve devlet tarafından yatırım (sosyal sigorta – ihtiyat sandığı) sahibi olmak.
iii- Meslek Danışmanlığının Geliştirilmesi:
a) Yerel kaynakların harekete geçirilmesi: Fransa'da genç istihdamının geliştirilmesinde yerel insiyatifi cesaretlendirmek amacıyla bir fon kurulmuş ve bu fon için kamu kurumları, yerel yönetimler, sanayi ve ticaret odaları, işçi ve işveren sendikalarının da katılımıyla 1 milyon Euro’lık bir bütçe oluşturulmuştur
b) Takip hizmetleri: Özellikle Danimarka ve Isveç, eğitimden ayrılmış ve iş bulamamış gençlerle sistemli bir ilişki kurmak suretiyle onları uzun dönemli işsizlik riskine karşı korumayı amaçlamışlardır.
c) İş arama: çoğu ülkedeki deneyimler göstermektedir ki iş arama konusunda alınan önlemler, iş arama tekniklerinin öğretilmesi gibi, istihdamı olumlu yönde etkilemektedir. Geçen haftalarda yazmış olduğum Özgeçmiş ağları veya Sektörel Beceri Ortaklıkları rahatlıkla kurgulanabilecek sistemlerdir.
Sektörel Beceri Ortaklıkları iş piyasasının ihtiyaçlarını (talep) belirler ve Mesleki eğitim sistemlerinin iş piyasası ihtiyaçlarına olan daimi cevap verebilirliğini geliştirir(Arz).Beceri ihtiyaçları konusunda, Sektörel Beceri Ortaklıkları uluslararası mesleki eğitim içeriğinin tasarlanması ve dağıtımında ve aynı zamanda Avrupa profesyonel profilleri için eğitim ve öğretim metodlarının belirlenmesini sağlar.
iv- Genç Girişimciliğinin Desteklenmesi:
a) Girişimdliğin kolaylaştırılması: Yeni bir işletme kurabilmek için gerekli resmi prosedürün daha kısa bir sürede tamamlanması bu alandaki önemli bir uygulamadır. Özellikle, küçük işletmelerin muhasebe ve vergi prosedürlerinin basitleştiriimesi bu alandaki örnek uygulamalar arasında yer almaktadır.
b) Kendi hesabına çalışmanın desteklenmesi: Kendi hesabına çalışanların ve genç girişimcilerin teknik yardım ve düşük faizli kredilerle de desteklenmeleri, daha önce kararı alındığı gibi 30 yaş altı genç çalışanların yatırımlarının devlet tarafından desteklenmesi önemli katkılar sağlamaktadır.
c) Yeni iş alanları yaratma fırsatlarının geliştirilmesi: Bu alanda Fransa örnek sayılabilecek bir programa sahiptir. Yerelotoriteler ve birlikler tarafından kurulan ve devlet tarafından da desteklenen "Yeni Hizmetler İçin Yeni İşler Programı"na göre, sosyal ekonomide ve yerel düzeyde işler yaratılması teşvik edilmektedir.
Ülkemizde Kıbrıs Türk Esnaf ve Zanaatkarlar Odası uhtesindeki Çıraklık okulu hem teorik hem de pratik alanda çok ciddi işler üretmekte, eğitimler vermekte ve meslekler kazandırmaktadır.
Bu projeyi yukarıda sadece başlıkları sayılan birçok proje ile ve daha birçok başka pencerelerle genişletmek, birleştirmek ve GENÇ İŞSİZLİKLE MÜCADELE ağı kurmak çok zor bir iş değildir.
Saadece koordinasyon gerektirir.