Namık Kemal Lisesi Okul Aile Birliği basın toplantısı düzenliyor Namık Kemal Lisesi Okul Aile Birliği basın toplantısı düzenliyor
Son günlerde babam tarafından medenice yapılmış bazı facebook yorumlarına, eleṣtiriyi hazmedemeyen kiṣiler tarafından babama , bana ve aileme hakarete varan hatta içinde ölüm tehdidi olan yorum ve yazılarla facebook üzerinden bir karalama kampanyası baṣlatılmıṣtır. Hernekadar ismim etiketlenerek bu tartıṣmaların içine çekilmeye çalıṣsamda ben bunların seviyesine inmeyeceğimi, olayı ne sokak kavgası ne de mafyatik bir boyuta taṣımayacağımı ama yapılan hakaretleri yargıya götüreceğimi burdan yazma gereği duydum.
Kimse ama hiç kimse benim aileme sülaleme dil uzatacak kadar kendini biṣey zanetmesin. Benim de ailemin de gerek ülke futbolu gerekse ticarette ve hatta daha geriye gidersek tarihte yaptıklarını kitaplarda yazar.
Bu karakter yoksunu insan ve çevresinden nemalanan bir takım kiṣilerin attıkları çamur ancak ellerini ve üstlerini kirletir. Bu konuyu daha fazla uzatmaya lûzum görmüyorum . Mesajı olan alsın... Yaptıklarımız da yapacaklarımızın ıspatıdır...
(Tekin K. Birinci)
 
Akademiye ilk başladığım zamanları hatırlıyorum, Hocalarımız yapısalcılık—post-yapısalcılık tartışmaları yaparlardı biz de tenis maçı izler gibi onların tartışmalarını izlerdik. Kafamız çok karışırdı ama çok şey öğrenirdik. Kimsenin nerde, ne yayını yapacağını, kaç puan toplayacağı umurunda bile değildi. Konuşulmazdı. Akademik olgunluk denen bir şey vardı. Değer gören oydu, olması gerekendi.
Bugünkü akademik ortama bakıyorum.. Nasıl buraya evrildi bilmiyorum ama… konuşulan şey… akademisyenlerin paralı yayın yapıp yapmadığı.. Hangi derginin temiz hangisinin temiz olmadığı. Akademinin puan ve “tik”e indirildiği bir ortam yaratıldı. Bu ortam ve özellikle patron üniversitelerinin baskıları Journallara “sızılmasına” (bunu nasıl başarabildiler onu da anlamış değilim, bilen yazsın) neden oldu. Bazı dergiler sonradan İNDEXlerden atıldı vs. ama atı alan çoktan Üsküdarı geçti. Bu dergilerin çoğuna baktığımız zaman Kıbrıslıtürk akademisyenleri yaygınlıkla görmek mümkün. Farklı çalışma alanları aynı dergide, vs. Birbiri içine geçmiş bir düğüm gibi. Yozlaşma heryerde… Susamadım
(Yetin Arslan)
 
Emeği geçen tüm paydaşara öcelikle teşekkürler (!!!!!) Evet bu yılki eğitim ücretleri .. nerede ? Herkes nerede olduğunu biliyor "x" özel okulda .. benim çocuğumda bu okulda. diğerleride ayni zaten .. şimdi bazı kişiler devlete neden vermiyorsun diyebilir ! Devlete verebilmem için benimde öğlen 12.30 görevimin bittiği bir işe sahip olmam gerekiyor ! Devletimiz nerede!? Ne zaman bu halka sahip çıkacak !? 3-4 tüccarın elinde malesef sıkışıp kaldı bu toplum .. "eğitim" haktır ! Ücretli paralı olmamalı olamaz .. nereye gidiyoruz !? Neredeyiz ? Her yıl ayni şeyleri konuşuyoruz ve balık hafızalı şekilde unutuyoruz.. ben imkanım olsa devlet okulundan şaşmam .. bu tüccarları zengin etmekten artık bu halk usandı bıktı .. devlet ne zaman halkını hatırlayacak, sahip çıkacak !? .. devlet ne zaman artık tam gün eğitim sistemine geçmeli .. halkının ekonomik rahatlamasını isteyen bir devlet artık bunu yapmalı .. en kötü ihtimal ,ben bu özel okullara verdiğim paranın belli bir kısmını devlete vermeye razıyım .. yeterki bu sistem gelsin bu sistem yapılsın .. bizde halk olarak bu sisteme oluşana kadar destek vermeye razıyız....son olarak geçen sene 40.000 TL peşin ödeme verdiğimiz okul bu sene tabloda görüldüğü gibi 95.000 TLödeme istiyor o da 31 Mayıs'a kadar ödersek.. yorumu sizlere bırakıyorum geçen sene mayıs ayındaki döviz kuru belli bu sene mayıs ayındaki döviz kuru belli hesabı yapmak çok basit nereden kaynaklandı bu artış!???
(Sami Güneş)
 
ÇARPIKLIK: Bizim devlet bütçemizden gelmeyen bir kaynakla inşa edilmekte olan Cumhurbaşkanlığı ve Cumhuriyet Meclisi binaları için feveran edenler tek milletvekilinin seçileceği bir ara seçimde yoksul bütçemizden harcanacak on milyonlar konusunda kayıtsız ise vardır bu işte bir çarpıklık...
(Ahmet Tolgay)