Elektrik kesintileri öyle bir usandırdı ki bu ahaliyi, yaşlısı genci, kadını erkeği, köylüsü kentlisi her çevre ya hükumete isyan ediyor ya yönetim beceriksizliği ile dalga geçiyor. Sanırsınız ki yarın seçim olsa hükumet devrilir. Oysa aynı ahali ilk seçimde kendini karanlıklara layık görenleri ülkeyi yönetmeye yine layık görür. Böylece herkes hak ettiği gibi yönetilmeye istikrarlı bir şekilde devam eder.

(Ahmet Billuroğlu)

Guney Kıbrıs kadar olamadınız. Orda vatandaşa teşvik verip düşük faiz ile solar sistemi kurma imkanı veriyor. Bizim taraf ise herhalde gözleri kapalı bunları görmüyor. Sizlerde alt yapıyı güçlendirin ve vatandaşına düşük faizli kredi imkanından solar enerji kurmasını sağlayın ki elektrik kesilme sorunları ortadan kalksın. Ama kimin umurunda... KABAK KESMEYE devam. Zerre kadar ileri gitmeyik ve gidemeyeceyik. Bu zihniyet değişmediği surece. Bu memleket öyle bir hale getirdiniz, millet illah çekiyor. ( Bazı kesimler ve çıkarı olanlar hariç)

(İnanç Kölgelikaya)

Şimdi öncelikli konu bu değil ama; ne yapacağız bu kömür işini? Kömür diye hepimize toprak satarlar. Yakan, yanmaz... Yanar, hemen ufalanır... Kömür dediğin neydi? Yani her gün yüzlerce kömür torbası satılan bir memlekette, bu kazzık değil de nedir? 30 TL'ye satılan da toprak, 130 TL'ye satılan da... Napalım, ayda yılda bir mangal yanacaksa, odun yakalım? 2 saat... Kömür değil, toprak satarlar resmen... Bir kişi de denetleyip, "bu topraktır" demez...

(Hüseyin Ekmekçi)

"Özür borcumu var" diyor, son 5 yılda, 5'inci atanan Yönetim Kurulu Başkanı...

Özür mü?

Bırakıp gitme borcunuz var, hep beraber!

Bu görevlerde işinin ehli insanların bulunması gerekiyor

Hava limanından sonra deniz limanlarını da Türkiye’nin yandaş şirketlerine peşkeşe hazırlanıyorlar ve bu “yönetim” tüm bu hamleler için korunuyor.

İzliyoruz a dostlar!

(Cenk Mutluyakalı)

Akşam Larnaka y giderken Pile de durduk bir kahve içelim diye. Arkadaşa sordum "hangisine gidelim" diye "bu Türk kahvesi bu Rum kahvesi" dedim. Vaallahi verdiği cevaba şaşırdım "Yok aman ha bir kahve içeçeyik bizimkilere elektriği keserler karanlıkta kalırız" dedi.

"Yok elektriği kesilmeyen tek Türkler bunlardır" dedim bu sefer o şaşırdı.

(Hüseyin Cumaoğlu)

Bazı tanıdığım kadınları sokakta görsem yemin ederim tanımayacağım ve bana selam verse yabancı diye vermeyeceğim derecede tamamen farklı simalara sahip olmuşlar...

İnanılır gibi değil!

Tanıdık insanların yüzüne baktığımda "bu gerçekten de O mu" diye hayret ediyorum, tereddüt ediyorum, şoke oluyorum.

Botoksu anlarım, dolguyu gerekliyse anlayabilirim ama suret değiştirecek kadar, bu denli müdahale için söyleyecek söz bulamıyorum...

Değil para vermek, bana milyonlar verseler asla simamı, suretimi, yaratılışımı ve özümü asla ve asla değiştirmem! Kattiyen kafama silah dayasalar ben kendimi bu duruma düşürmem, düşüremem.

Ben buyum, beğenseler de beğenmeseler de Yaradan beni böyle yaratmış... Nokta.

Sen kendi doğal yaratılışını beğenmeyecek kadar derin bir travma nasıl yaşarsın?

On yıllarca tanıdığın "sana" nasıl yabancılaşırsın?

Sen özündeki sana aynada baktığında içten içe psikolojik olarak ruhunun alacağı derin yaraları nasıl düşünemezsin?

Bol paradan şaşırmış olabilirsiniz ama simanızı, özünüzü değiştirmeyen süsler yapın. En güzel en pahalı kıyafetler alarak, takma tırnaklar yaparak, saçlarınızı sık sık boyatarak tatmin olun mesela, kitap filan okuyarak değil. Bunlar en azından simanızı yaratılışınızı tamamen değiştirmez. Bunlarla yetinin.

Ama en azından bilindik yüzünüzü tamamen alakasız bir yabancıya çevirmeyin...

Sosyal Medyanın Sesi Sosyal Medyanın Sesi

Yemin ederim sokakta görsek tanıyamayıp selam vermeyebiliriz.

Sen sen ol doğal ol, isterse kimse beğenmesin, sen kendini beğen yeterli....

(Rana Sarro)