Baybora yaptığı yazılı açıklamada, ülkede yaratılan siyasi, ekonomik ve kültürel yozlaşmanın her gün arttığını ve beraberinde toplumsal gerilemeyi de getirdiğini savunarak, “Ülkenin iyi yönetilmemesi toplumsal gerilemenin ana unsurundan birini oluşturmaktadır” dedi.
Vatandaşın gündeminin, geçim derdi ve hayat pahalılığı olduğunu ifade eden Baybora, yüksek enflasyona bağlı olarak artan gelir adaletsizliğinin, vatandaşın alım gücünü düşürdüğünü ve fakirleşmeyi artırdığını kaydetti.
Baybora, özel sektör ve kamu çalışanlarının alım gücünü korumak için düzenlenen hayat pahalılığı ve asgari ücret yürürlüğe girmeden önce, piyasada mal ve hizmetlere yapılan zamlar karşısında çalışanlara yapılan ücret düzenlemesinin eridiğini ifade etti.
Son olarak elektriğe yapılan zammın, piyasadaki mal ve hizmetlerdeki fiyatların artmasını beraberinde getireceğini, vatandaşın alım gücünü azaltacağını ve fakirleştireceğini belirten KTÖS Başkanı Baybora, bazı sermaye ve iş insanlarının “asgari ücret artışının, enflasyonu ve hayat pahalılığını artırdığı” söyleminin ekonomik analiz ve istatistiki veriden yoksun olduğunu öne sürdü.
Yüksek enflasyonu düşürmenin koşullarının, Ortodoks ekonomi politikalarını hayata geçirmekten geçtiğini ifade eden Baybora, ülkede bu politikaları hayata geçirecek siyasi iradeye ve istikrara ihtiyaç olduğunu belirtti. Baybora, hükümetin, bu irade ve becerisinin olmadığını iddia etti.