BM Kıbrıs’ta “ne iş” yapar!
"Belirsizlik Çağında Stratejik İletişim" temasıyla düzenlenen zirvede yaptığı konuşmada, Kıbrıs sorununun geçtiği aşamalardan, Kıbrıs Türkleri’ne uygulanan ambargo, izolasyon ve ayrımcılıktan örneklerle bahsederek, “İşlemediğimiz bir suç nedeniyle sürekli cezalandırılıyoruz” ifadesini kullanan Ertuğruloğlu, salondaki katılımcılara, “Burada olanlardan, Kıbrıs Türklerinin çektiği mezalimden haberi olan var mı!” diye sormuştu.
Salonu dolduran katılımcılar tarafından pürdikkat dinlenen konuşmasında, BM Barış Gücü’nün gözü önünde Kıbrıs Türkleri’ne katliam uygulandığını ifade eden Ertuğruloğlu, “Anavatan Türkiye sayesinde Kıbrıs Türkleri hayatta kalabildi. Bizler özgür ve egemen bir devletiz. Diğer tüm devletlerin sahip olduğu tüm çağdaş unsurlara sahibiz” demişti.
Konuşmasında BM Barış Gücü’ne ayrı bir vurgu yapan Ertuğruloğlu’nun, BM Güvenlik Konseyi’nin Kıbrıs’la ilgili kararlarının iptal edilmesi gerektiğini vurgulaması gerçekçi bir çağrıdır.
4 Mart 1964 tarihli kararla Kıbrıs’ta görev yapan, Birleşmiş Milletler Barış Gücü’nün (UNFICYP) Kıbrıs’taki işlevi, yanlı tutumu hep tartışma konusu olmuştur.
“BM çatışmaları durduramadı ve Türklerin cesetlerini toplayan mezarcı durumuna geldi…”
Gazeteci Yazar Ahmet Tolgay’ın, Kıbrıs Gazetesi’nde dünkü yazısında, BM Barış Gücü’yle ilgili, “Ne yazık ki, Makarios Rejimi’ni akredite edildiği meşru hükümet olarak algılayan BM, çatışmaları durduramadı ve Türklerin cesetlerini toplayan mezarcı durumuna geldi…” ifadeleri de acı bir gerçek.
Halkın Sesi Gazetesi’nde dün (14 Aralık 2022) yayımlanan bir haber ise, Kıbrıs’ta görevli Birleşmiş Milletler (BM) Barış Gücü’nün “ne iş” yaptığını bir kere daha sorgulattı.
Haberlerden anlıyoruz ki, Lefkoşa’da Yiğitler Burcu altındaki Baf Kapısı bölgesinde bariyerlerle kesilmiş olan ara bölge, BM Barış Gücü askerleri ve bazı sivil kişiler tarafından açılıyor, bölgeye Rumların girişi sağlanıyor, alana araçlar park ediliyor, orası otopark gibi kullanılıyor.
BM açıklamasından anladığımız ise bölgeyi “sivil kullanıma” açmış…
Hangi siviller!? Elbette Rumların kullanımına açmış.
Kıbrıs Türklerinin bölgeye erişimi olmadığını herkes biliyor.
İşin aslı, BM, Kıbrıs’ta yanlı tutumunu sürdürmeye devam ediyor.