Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Milletvekili ve Kadın Örgütü Başkanı Doğuş Derya, Bakanlar Kurulu’nun, küçük kız çocuklarının başörtüsü ile okula gelebilmelerine olanak sağlayan gerici Disiplin Tüzüğü değişikliğine tepki koydu.

Doğuş Derya’nın açıklaması şöyle:

“Çocuklar Üzerine İstediğiniz Sloganı Yazacağınız Birer Levha Değildir

Sağ Popülistlerin en çok kullandığı stratejilerden biri düzenli olarak suni "kimlik politikaları" kışkırtarak bunlar üzerinden "biz ve "onlar" ayrımı üretmek, bu ayrım dolayımıyla kavram ve akıl karışıklığı yaratmaktır. "Özgürlük" ve "hak" gibi tüm toplumu ilgilendiren evrensel kavramları, sadece muhafazakâr bir grubun ideolojik hegemonyasını kurmak ve gericiliği daha fazla tedavüle sokmak için kullanırlar. Uygarlık tarihinin ürettiği sözcükleri, medeniyetten vazgeçmek için araçsallaştırmaya kalkarlar. Kendi gerici ve baskıcı ideolojilerini tedavüle sokmak için finanse ettikleri kurumları ve bazen de kişileri kullanarak yarattıkları suni tartışma gündemleriyle halkı meşgul ederler ki, yarattıkları yoksullaştırma, rant, yalan ve talan düzenini konuşmayalım.

“MS’i öğren, beniMSe, MSe inat gülüMSe” “MS’i öğren, beniMSe, MSe inat gülüMSe”

Kadınların, çocukların, hayvanların haklarına, doğaya ve ekosisteme tüm iştahları ile saldırırken, sosyal adalet talebinden bizi uzaklaştırıp konuyu "dinci"-"dinsiz" ayrımına kilitlemeye kalkarlar. Ücretsiz kamu eğitimi nerede? Çaldığınız deprem vergileri nerede? Çocuklarımız ve öğretmenlerimiz niye konteyner sınıflara mahkum ediliyor? Kamusal eğitime ayrılması gereken parayı niye yabancı şirketlere peşkeş çekiyorsunuz? Çocuklar kırtasiye malzemesi alamıyor, yetersiz beslenmeden dolayı okullarda açlıktan bayılıyor, sizin uğraştığınız nedir? sorularını sormayalım diye yaratılan gündemlerle meşgul ediliyoruz. Lafı dolandırmadan net söyleyeceğim, çocuklar üzerine istediğiniz sloganı yazacağınız birer levha değildir. Evrensel kabul görmüş Çocuk Hakları sözleşmeleri başta olmak üzere, yazılı olan ve yazılı olmayan tüm yasalarımız çocuğun ruhsal ve fiziksel sağlığını öncelemeyi gerektirir. Çocukları kullanarak sosyal mühendislik yapmak, yetişkinlerin ideolojik hezeyanlarını yürürlüğe koymak için çocukları kullanmak kabul edilebilir bir şey değildir. Yarattığınız talan düzeni içinde çocuklara yaşayacak yurt bırakmadınız, mesainizi önce insan olmaya sonra da sosyal adaleti ve eşitliği sağlamaya ayırın bir zahmet.”