Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Milletvekili Doğuş Derya, Kıbrıs Postası TV'de önemli açıklamalarda bulundu. Meclis'te yaşananların sadece önceki günkü krizinden ibaret olmadığını, UBP'nin büyük ortak olarak görev yaptığı hükümetlerin ülkede yarattığı tahribatların bir sonucu olduğunu ifade etti.

“Bu insanların, uzun süredir ülkede yarattıkları tahribatlara karşı mücadele ediyoruz” ifadeleriyle hükümeti eleştiren Derya, son altı aydır liyakatsiz atamalar yapıldığını, bebeklerin ölümüne neden olan ihmaller zincirinin oluştuğunu, doktor ve hemşirelerin aşırı saatlerde çalıştırıldığını ve onkoloji bölümünde dahi ilaç tedarik edilmediğini vurguladı.

"Kendi partisini bile yönetemiyor, memleketi geçtim" diyerek Başbakan Üstel'i eleştiren CTP Milletvekili Derya, CTP olarak sürekli diyalog çağrısı yaptıklarını ve hukuksuzluğu kabul etmeyeceklerini defalarca dile getirdiklerini belirtti.

Derya, Ziya Öztürkler’in darbe yapılarak Meclis başkanı ilan edildiğini, yasayı yapanların yasaya uymaması durumunda halktan da bunu bekleyemeyeceklerini ifade etti.

CTP’nin meclis oturumuna katılmayacağını duyurduklarını belirten Derya, Meclis başkan yardımcısı Fazilet Özdenefe’nin şu anda meclisi açabilecek tek kişi olduğunu söyledi. Derya, “Bütçeyi engellemek gibi bir derdimiz yok, bütçeyi geçirelim dedik. Oturup geçirelim, konuşmak istiyoruz bütçe ile ilgili” dedi. 

Derya önceki gün yaşananları şöyle aktardı:

"CTP milletvekillerinin genel kurula girmemesi için kapıları kilitlediler Ziya Bey içeri girdiğimizde nöbet tutuyordu koltuk başında. İçeriye girdiğimizde senin ordan oturman yasal değildir dediğimizde hayır inmeyeceğim dedi.

 “CTP’li vekiller, Genel Başkan Tufan Erhürman ve Erkut Şahali, Öztürkler’e, ‘Senin orada oturman yasal değil, inmen lazım’ dedi, Öztürkler ise ‘İnmeyeceğim’ dedi.

Sonra arbede başladı, tam hatırlamıyorum ama birçok CTP’li ve UBP’li vekil vardı. Ben de gittim Öztürkler’e, “Ziya Meclis’te arbede çıkacak, oradan kalk’ dedim. ‘Kalkmıyorum, Genel Kurul’u açacağım’ dedi.

Bakın; halk iradesini gasp eden bir gaspçının burnu kanamadan oradan kalkmasının tek yolu su kullanmaktı. Orada olayların çok daha kötü bir yere varmaması için su kullanmak çok pasif bir yöntemdi.

Koenig: “Daha önce savunulan çerçevede yeniden birleşme artık gerçekçi değil” Koenig: “Daha önce savunulan çerçevede yeniden birleşme artık gerçekçi değil”

Sen madem kalkmıyorsun oradan o zaman bu şekilde kalkarsın, nitekim kalktı.

Şimdi sinekten yap çıkarmaya çalışır gibi bu olay üzerine beni ‘öteki‘ ya da ‘terörist‘ yaftalamasıyla algı operasyonları yapmak, toplumun aklıyla dalga geçmektir” dedi.

"TOPLUMU KORKU VE SİNDİRME KÜLTÜRÜ İLE MANİPÜLE EDİYORLAR"

Derya, UBP Gençlik Örgütü’nün, CTP Gençlik Örgütü Meclis önünde toplandığında provoke edici bir tavır sergilediklerini belirtti. Derya, “CTP Gençlik Örgütü arkadaşlarımı tebrik ederim, provokatörlere gelmediler” dedi.
Ayrıca, gazeteci Pınar Barut’a saldırmaya çalışıldığını ifade eden Derya, “Sırf ‘terörist ilan edemezsiniz’ dediği için saldırdılar” dedi. “Yaratılmaya çalışılan şey korku ve sindirme kültürüdür. İnsanları manipüle ederek bir kalabalığa dönüştürmeye çalışıyorlar. Bu kalabalık genelde erkeklerle olur ve futbolda gibi sloganlarla güç gösterisi yaparlar. 2-3 kişinin cebi dolacak veya menfaat dağıtılacak diye bu oyunlara alet olmayın” dedi. Derya, 
Faiz Sucuoğlu başkanlıktan el çektirildiğinde yürüyüş yapılmadığını, bebekler öldüğünde ya da çocuklar konteyner okullara hapsedildiğinde kimsenin yürüyüş yapmadığını söyledi. Derya, “Yaşadığımız süreci bir sosyoloji çalışması gibi değerlendiriyorum. Kıbrıslı Türkler, Ersin Tatar ile olan sürecini bitiriyor” ifadelerini kullandı.