Cumhurbaşkanı Tatar, Minareliköy’de doğup Lefkoşa’ya yerleşen, o günün koşullarında Kıbrıs Türk Çiftçiler Birliği’nin kuruluşunda büyük hizmetleri geçen Kemal Deniz’in, çiftçiye, hayvancıya ve üreticiye sahip çıkan ve siyasi kimliği olan biri olduğunu ifade etti.
Kemal Deniz’in adanın dört bir yanını, insan ve toprak sevgisiyle dolaşıp halkla bütünleştiğini dile getiren Tatar, Kemal Deniz’in bağımsız milletvekili olmayı başardığını vurguladı.
Babası ve dedesi arasında, "İşte bu seçimde göreceksiniz, Kemal Deniz, Dr. Fazıl Küçük ve Rauf Raif Denktaş kadar oy alacak" şeklinde konuşma geçtiğine tanıklık ettiğine işaret eden Cumhurbaşkanı Tatar, Kemal Deniz’i halkın çok sevdiğini ve kendisinin de halkına ve Türkiye’yle büyük değer verdiğini kaydetti.
Türkiye ziyaretleriyle Türk insanıyla diyalog kuran ve iletişimi gerçekleştiren Kemal Deniz’in, kurduğu kitapevleri ile hizmet verdiğini anlatan Cumhurbaşkanı Tatar, ihtiyaç sahiplerine bedava kitap veren ve eğitime burs katkısı yapan bir değer olduğuna dikkat çekti.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve iki devletin iş birliğine dayanan çözümü savunurken, Kemal Deniz’in geçmişte verdiği mücadeleler ve gösterdiği fedakarlıklardan feyz aldığını anlatan Cumhurbaşkanı Tatar, “Kemal Deniz ve onun gibi değerleri, her zaman hatırlamalıyız ve genç nesillere aktarmalıyız. Bu topraklarda mücadele verilirken, geleceği gören ve kendi kültürü, kimliği ve maneviyatıyla yaptıklarını görüyoruz” dedi.
Ticaret ve siyaset hayatında Kemal Deniz’in kimseye yanlışı olmayan, vatanperver ve milliyetçi biri olduğuna dikkat çeken Cumhurbaşkanı Tatar, kendisiyle yaptığı sohbetlerde, çiftçiye ve hayvancıya büyük önem vermesinden dolayı Türkiye’den suyun gelmesini çok önemsediğini ifade etti.
Türkiye’den 2015 yılında suyun gelmesiyle Deniz'in özlemlerinden birinin yerine getirildiğine işaret eden Cumhurbaşkanı Tatar, bir diğer özleminin ise Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin tanınması olduğuna vurgu yaptı.
Cumhurbaşkanı Tatar konuşmasının devamında, “Tanınmayı arzu eden biriydi. Bulunduğum makamda, bu özlemini yerine getirmek için, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin ve Kıbrıs Türkü’nün bağımsızlığının, özgürlüğünün ve egemenliğinin kabul görmesi ve tanınması için gayretlerimi sürdürüyorum” ifadelerini kullandı.