DİREKT UÇUŞLAR DERHAL BAŞLATILMALIDIR
Esas sorun, Kuzey Kıbrıs’a direk uçuşların yapılamaması. Veya neden böyle bir durum hasıl oldu?
Bu durumu gören, hatta Rumların tek taraflı AB’ye alınmalarına karşı çıkan vicdan sahibi siyasetçiler seslerini yükseltmeye başlamışlardır.
Kıbrıs’a coğrafi ve doğallık açısından baktığımızda, adanın en güzel kumluk sahillerinin ve doğal güzelliğinin KKTC topraklarında olduğunu söyleyebiliriz. Kıbrıs’ı kendine mesken tutanlar bu ayrıntının farkındadırlar. Kuzey ve güneyin bu yapısını kendi gözleri ile gören üçüncü uyruklu insanlar, onun ötesinde “Rumların aldatmacasına” gelmiyorlar.
Geçen gün İngiltere’de 50 etkili siyasetçiden oluşan bir grup, İngiltere Dışişleri Bakanı Lord David Cameron’a ,İngiltere’nin KKTC’ye doğrudan uçuşlara uyguladığı “cezalandırıcı ve haksız yasağa” son verilmesi çağrısında bulundu.
Bu çıkış ve bu talebin yerinde bir çıkış ve yerinde bir talep olduğu görülüyor. KKTC’ye direk uçuşların başlatılmasına, İşçi Partisi’nin eski Dışişleri Bakanı Lord Straw ve eski muhafazakar Parti Başkanı Sir Iian Duncan Smith de destek veriyor.
Bu mektupta 50 siyasetçinin imzaları var. Buna yönelik verilen haberde, bu girişimin 1974 Mutlu Barış Harekatı’nın 50’nci yılına tekabül ettiği vurgulanıyor.
İşçi Partisi Dışişleri Bakanı olarak şu açıklamayı yapıyor:
“2004’te referandumdan, sunulan Annan Planına Rumlardan red cevabı çıkmıştır.”
Hatta o süreci çok yakından takip eden Straw, Annan Planına göre, Kıbrıs Rumlarının AB’ye alınmasında ön koşul olmasına rağmen, Rumlar AB’ye alınmıştır, sözlerini kullanmıştır.
Bunun çok ciddi bir rahatsızlık olduğu hususuna da parmak basıyorlar, o mektupta. Ve Kuzey Kıbrıs’a direkt uçuşların derhal başlatılması gerekir deniyor.
Ayrıca o mektupta direkt uçuşlar konusunda KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın başa çektiğine değiniliyor.
Özgürlük ve Adalet hareketinin kurucusu Chet Ramadan’ın da şu açıklamayı yaptığı görülüyor.
“KKTC’ye uçuş alanında uygulanan gerici yasağın sonlandırılmasının zamanı gelmiştir. Bu 20 yıl önce verilmiş bir sözdü ve halen yerine getirilmemiştir. İngiltere’de yaklaşık 300 bin Türk yaşıyor. Kuzey Kıbrıs’ta da 15 bin İngiliz yaşıyor. Uçuşlardaki bu gereksiz ve külfet çıkaran sınırlamalar, sadece ailelerini ziyaret etmek isteyenlere ve tatile gitmek isteyenlere ek zorluklar oluşturuyor.”
İşin özü burada...
İngiltere’de yaşayan Türklerin o rakamdan çok olduğunu düşünüyorum. Dolayısı ile İngiltere siyasetinde etkin rol alan Kıbrıs Türkleri, bu gerçekleri bütün İngiliz siyasilerinin yüzlerine haykırmalıdırlar. Hatta bazı sivrilmiş Türkler parlamentoya girmeye hak kazanmışlardır.
Gerçek olan şudur...
Annan Planı öncesinde gerek İngiltere, gerekse ABD Büyükelçileri bütün adayı dolaşmışlar ve her iki taraftan EVET çıkması için türlü vaadlerde bulunmuşlardır. Bu vaadlerden birisi de, Kuzey Kıbrıs’a direkt uçuşların başlataılması meselesiydi.
Yani açık konuşacak olursak, Kıbrıs Türkleri resmen aldatılmışlar ve oyuna gelmişlerdi. Türkler o plana EVET dedi ama Rumlar HAYIR demelerine karşın tek taraflı olarak AB’ye alınmışlardır. Şimdi o 50 İngiliz siyasi bunu hatırlatıyorlar şimdiki hükümete. Ayıp denen birşey vardır. Biz Türkler sözümüzün eriyiz. İngilizlerin en yakın dostları da Türklerdir.
Mesela EOKA’nın katlettiği İngilizler’in aileleri, ölenlerin anısına bir anıt dikmek istemişlerdir. Rumlar hemen devreye girmişler ve o ailelere “Gelin o anıtı güneyde bir yere dikelim” deyince acılı İngiliz ailelerden tepki gelmişti. “Bir o anıtı dikeceksek, ancak KKTC topraklarında dikeriz” sözlerini sarfetmişlerdir.
Artık bu ambargonun suyu çıktı. İngiltere’den gelecek olan veya İngiltere’ye gidecek olan yabancılar ve Kıbrıslı Türkler, önce istanbul’a sonra da KKTC’ye uçacaklar, prensibine göre bu işkence devam ediyor. Bunların modasının geçtiğine de vurgu yapalım.
BM’nin 4 Mart 1964 kararı da bu ambargonun bir başka şeklidir.
Kıbrıs gerçeklerini en iyi bilenler de İngilizlerdir. Şayet tarihi kaşıyacak olursak pek çok şey dökülecek ortaya. Adanı gerçek sahibinin Türkiye olmasını kabul etseler, durum daha da farklı boyutlara ulaşır. Bu durumu biir başka yazımda ele alayım, diyorum.
Şimdi KKTC’ye direkt uçuşların yapılması hususunda 50 İngiliz siyasetçinin mektubunun sonuçlarına bakalım...