Dumlupınar kendine gelmeli

Abone Ol

Süper Lig’e uzun yıllardan sonra geri dönen Mağusa’nın güzide kulübü Dumlupınar ikinci devreyle birlikte oynadığı son 5 maçta sadece bir puan alarak adeta kendi kendinin ipini çekmeye başladı.

Bu sezon ikinci kez izlediğim Dumlupınar takımını dün tanımakta gerçektende zorlandım. İlk devre izlediğim Dumlupınar takımı ile dünkü Dumlupınar takımı arasında ruh farkı vardı. Zira ilk devrede izlediğim Dumlupınar, hem daha istekli, hem daha fazla ne yapmak istediğini bilen bir takımdı.

İlk devrenin bitmesiyle takıma yapılan yeni transferlerle birlikte takımın başında olan Mustafa Borataş hocamın iyi bir hazırlık geçirerek çok farklı bir Dumlupınar seyrettireceğini umama rağmen dün izlediğim Dumlupınar takımı bende hayal kırıklığı yarattı.

Maçın sadece ikinci yarısında 10-15 dakika kadar kazanmak için çalışan üreten bir Dumlupınar takımı seyrettik. Geri kalan dakikalarda Türk Ocağı hem daha iyi top yaptı, hem de oyunun kontrolünü elinde tutarak istediği zaman gol attı ve maçtan galip ayrıldı.

Dün izlediğim Dumlupınar takımı sanki antrenman yapmayan, gücü olmayan bir takım görüntüsündeydi. Takımın koordinesi olmadığını da söyleyebilirim. Özellikle defans ile orta saha ve orta saha ile forvet arasında bir kopukluk olduğu görülüyor.

Dumlupınar ilerleyen günlerde gerek yönetim gerekse, futbolcular ve teknik yönetim olarak kendine gelip üstündeki kara toprağı atmazsa ligde ilk sezondan yeniden küme düşecek. Bunun için camianın bir an önce takıma sahip çıkması gerekiyor.

 Biraz da Türk Ocağı takımını konuşacak olursak sezonun ilk devresine göre çok fazla oyuncu transfer etmeden ideal kadrosuna birkaç yabancı oyuncuyu katarak doluna devam etmesine karşın ne yaptığını bilen hedefine ulaşmak için gerekeni yapan bir takım. Özellikle Mehmet Bolkan’ın takımın başına geçmesiyle yakalanan kendine güven oyuncuların rahat futbol oynaması hedefe ulaşmalarına önemli katkı koyuyor.

Hedefleri ligde ilk beş olması ve kupada da final olması nedeniyle ilerleyen günlerde kadro derinliğine ihtiyaç duyacak olan Türk Ocağı takımında özellikle Rum kaleci Mattihous Andrew soğukkanlılığı ile gerçektende bende büyük hayranlık uyandırdı.