AA Muhabirinin finansal veri sağlayıcısı PitchBook verilerinden derlediği bilgilere göre yapay zekâ, 2024'te küresel çaptaki sermaye girişim yatırımlarının yüzde 35,7'sini oluşturdu. Bu oran, ABD'de yüzde 45,8'e ulaşırken, Avrupa'da yüzde 25,6 ve Asya'da yüzde 19,3 oldu.
Uluslararası danışmanlık şirketi EY'nin analizine göre sadece geçen yılın son çeyreğinde yapay zekâya sağlanan girişim sermayesi finansmanı 62,2 milyar dolar olurken, bu alandaki dört büyük yatırım tek başına 26,6 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti.
EY verilerine göre, 2024'te girişim sermayesi fonlarının yapay zekâ yatırımları yıllık bazda yüzde 27 artışla 180 milyar doları aştı.
-"Girişim sermayesi yatırımlarında yapay zekâyla desteklenen büyüme söz konusu"
Buenos Aires'te yer alan IAE İşletme Okulu Dekanı Carolina Dams, AA muhabirine yaptığı açıklamada, son dönemde yapay zekânın yükselişini girişimcilik ekosisteminin büyümesi için bir fırsat olarak gördüğünü söyledi.
Girişimcilerin yapay zekâ teknolojilerini düşük maliyetle kullanarak yeni şirketler kurabilecekleri ve uygulamalar geliştirebileceklerini dile getiren Dams, "Son 4-5 yıldır girişim sermayesi yatırımlarında bir düşüş görülüyordu ancak şu an büyük ölçüde yapay zekâ ile desteklenen bir büyüme söz konusu. Girişim sermayesi yatırımlarının büyük bir kısmı yapay zekâ alanındaki çalışmalara gidiyor. Öte yandan, yapay zekâyla ilgili konuştuğum birçok girişim sermayesi yatırımcısı, her gün girişimlerden yatırım talebi aldıklarını ve bu taleplerin fazlalığı nedeniyle ne olup bittiğini anlamanın zor olduğunu da söylüyor." diye konuştu.
-"Oyun yeni başlıyor"
Dams, yapay zekânın çok geniş bir alana yayıldığını ve bu nedenle hangi sektörlerde en büyük etkiyi yapabileceğinin iyice anlaşılması gerektiğini vurguladı.
"Bu alanda oyun yeni başlıyor ve geleceği tahmin etmek zor." diyen Dams, büyük şirketlerin üst düzey yöneticilerine şu öneride bulundu:
"Önemli bir değişim söz konusu ve bunun birçok sektör ve şirket üzerinde etkisi olacağına inanıyorum. Ancak şu anda büyük şirketlerin üst düzey yöneticileri için teknolojiye yönelik devasa yatırım yapma zamanı değil çünkü belirsizlikler fazla. Bunun yerine, keşfetmeye, öğrenmeye ve küçük yatırımlara odaklanarak teknolojinin nasıl gelişeceğini görmenin daha akıllıca olacağını düşünüyorum. Çin'deki DeepSeek'in ortaya çıkışı sonrası gördüğümüz gibi, açık ve kapalı kaynak platformlar arasındaki rekabetle, geleceğin belirsiz olduğu bir dönemdeyiz ve yakın gelecekte ne olacağını tahmin etmek zor. Bu tür dönemlerde, 'bekle-gör' yaklaşımını benimsemek daha doğru olabilir."
Dams, yapay zekânın bu dönemde gelişmekte olan piyasalara çeşitli fırsatlar sunduğunu da dile getirdi.
Yapay zekânın, daha küçük ekipler ve daha az sermayeyle girişimlerin geliştirilmesine olanak sağladığını belirten Dams, "Gelişmekte olan ekonomiler, özellikle finansmana erişim ve eğitim gibi konularda birçok zorlukla karşı karşıya olsa da, bu süreçte birçok fırsatı değerlendirebilirler." diye konuştu.