Kıbrıs Türk halkının egemen eşitliği eşit uluslararası statüsü ve bir devlet olarak tanınma anlamında çok mücadele verdiğini, izolasyon ve ambargoların halka zulüm niteliğinde olduğunu ancak halkın pes etmeyeceğini söyleyen Tatar, “Çünkü biz büyük Türk milletinin kopmaz bir parçasıyız” dedi.
Crans Montana sürecinde sıfır asker sıfır garanti noktasına kadar gelindiğini söyleyen Tatar, o dönemde Kıbrıs meselesinin o şekilde halledileceği ve Kıbrıs Türkünün dünyayla kucaklaşacağının söylendiğini belirtti.
“Biz dünyayla değil Türk dünyasıyla kucaklaşmayı elbette tercih ediyoruz” diyen Tatar, Kıbrıslı Türklerin şehitleri, acıları, göçleri ile verdiği mücadelenin sonunda bağımsız bir halk olarak kendi geleceği ve devletiyle var olduğunu ifade etti.
Türk Devletleri Teşkilatı’na (TDT) gözlemci üyeliğin milat niteliğinde olduğunu dile getiren Tatar, üyelik sürecini anlattı.
Perde arkasında Türk devletlerini bu karardan yıldırmaya çalışanlar olduğunu söyleyen Tatar, bu kararla Kıbrıs Türkünün yeni bir yolculuğa adım atacağının bilindiğini bu nedenle diplomatik çalışmalarla engellemeler yapılmaya çalışıldığını ancak başta Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın gayretleriyle KKTC’nin Anayasal adıyla TDT’ye gözlemci üye olduğunu vurguladı.
Cumhurbaşkanı Tatar, hala daha federal temelde bir anlaşmayla toplumu sıfır asker sıfır garantiye götürmeye niyetli zihniyete karşı milli duruşu sonuna kadar korumanın bahtiyarlığı içinde olduklarını söyledi.