Geç bile kalındı!

Abone Ol

Günümüzde giderek haddini aşan, işlevinin dışına taşan işlerle uğraşan, çoğu zaman kendini devlet yerine koyup bu doğrultuda uygulamalara kalkan bazı sendikalara bu yetkileri kimler verdi?

Çoğumuzun canını sıkan uygulamalar yanında, yıllardır KKTC nin verdiği olanaklarla beslendiği halde KKTC yi çökertmek, yok etmek için uğraş verilmesine olanak tanıyan kimlerdi?

Ekonomik zorluklar içinde sürdürülen devlet olgusu zaman, zaman zafiyetler gösterir!

Genellikle bizim ölçeklerdeki devletlerde bu bir olağan gelişmelerdir.

İstenilen düzeyde mali olanaklar sağlanamadığı hallerde idari bazı tavizler vererek zoru atlatmalara gidilir!

Öğretmen tayinlerinden, nakillere, terfilere varıncaya kadar devlet işlevi olarak düşünülmesi gereken başlıklarda sendikaların ülkemizde tabir yerinde ise “horoz” kesilmesinin altında yatan asıl neden bundan kaynaklanmaktadır!

Ne var ki  sendikal faaliyet alanlarının dışına taşarak ülkenin geleceğiyle ilgili tavırlar sergilenmesi, haddini aşan, devlet olanaklarıyla devletin altına dinamit yerleştirmeye kalkan uygulamalara gidilmesi bu güne kadar gösterilen sabrın sona ermesine neden olmuştur!

Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu’nda, “Öğretmenler Değişiklik Yasa Önerisinin” komitede ivedilikle görüşülmesine ilişkin tezkerenin oyçokluğuyla kabul edilmesinin altında yatan neden budur!

Kimilerinin bu konuda hükümetin almak istediği, yapmak istediği tasarrufları  intikamcılıkla, düşmanlıkla değerlendirmelerini hayretle karşılıyorum !

Aynı sıkıntıların CTP nin iktidar dönemlerinde de yaşandığına şahit olmadık mı?

Halbuki ülkenin geleceği söz konusuysa gerisi teferruattır!

Sendikal hak olarak algılanan olanaklar, devlet olanaklarının zorlanmasıyla oluşan kazanımlardır.

Bu kazanımlarla sınıf yaratmak, devlet olanaklarını tepe, tepe kullanarak “hak yiyiciliği” ne fırsat yaratmak  artık son bulmalıdır.

Sendikal faaliyet adı altında devleti çökertmek, Güney Kıbrıs ın  uydusu haline getirmek için yapılan çalışmalara öncülük etmek, bunu nankörlük boyutunda ihanete çevirmek nihayete erdirilmelidir.

Hükümetin bu konuda almak için hareketlenmesi asli bir görevdir!

Sendikal anlayışın artık ülkemizde vermeden almak kavramından çıkarılması, alın terine verilen saygının yeniden hayat bulması çabaları, geç bile kalınmış bir harekettir!