Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Başkanı NikosAnastasiadisin29 Eylül 2015de BM Genel Kurul konuşması ve diğer temasların da yapmış olduğu açıklamaları , Rum-Yunan liderliğinin dün olduğu gibi bugün de tutumlarında bir değişiklik , en küçük bir farklılık olmadığını göstermektedir.
Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Kıbrıs Türkleri ile eşitlik temelinde herhangibir uzlaşıyı kabul etmemektedir.Newyorkta , EOKA ruhu ile mücadelesini sürdüreceğini söyleyen Anastasiadis: “Adada aranan çözüm , Türkiyenin askerlerini ve vatandaşlarını geri çektiği , garanti anlaşmalarının iptal edildiği, dört Temel Özgürlüğün hayata geçirilmesine bağlı olduğunu” söyledi.
Fileleftheros gazetesi, Newyorkta bulunan Rum Dışişleri Bakanı Kasulidis ile yaptığı özel bir söyleşi 5 Ekim 2015de yerel basınımızda da yer aldı. Bu söyleşide Kasulidis: “Çözüm isteyen bir Kıbrıs Türk lideri var. Kıbrıs sorununu sayın Akıncı ile çözmezsek kimseyle çözemeyiz. Hoşumuza gitsin veya gitmesin bu bir gerçektir…
Bu sefer Kıbrıs sorununu çözmezsek sonraki kabusu düşünmek bile istemiyorum. Halka bu sefer evet deyin , aksi halde Kıbrıs sorununun sonu olacak denmemelidir. Kıbrıs halkına , Annan Planına benzer bir çözüm şekli sunulursa , reddetmesi ihtimali yüksektir. Dolayısıyla , bir daha öyle tarihi gelişmeyle karşılaşmak istemeyen sorumlu liderin halkı böyle bir ikilemle karşı karşıya getirmemesi gerekir … Bulunacak bir çözümde Kıbrısta Türk askerinin varlığını dahi öngörürse, Kıbrıs sorununun çözümünün bir manası olmaz …” dedi.
Şu bir gerçek ki her iki halkın hak ve hukukunu koruyan adil ve kalıcı bir siyasi çözüm çok uzaktadır.
Anastasiadisin , KKTC Cumhurbaşkanı sayın Akıncı ile ayni vizyonu paylaştığını söylemesi ise şaşırtıcı bir yaklaşımdır….Sayın Cumhurbaşkanımız sayın Akıcı KKTC halkının bu adadaki haklarını savunmak için vardır ve öyle olmaya devam edecektir….
Rumların BM Güvenlik Konseyinin 541(1) ve 550 (1984) sayılı kararlarıyla başlayan ve 1 Mayıs 2004 itibarıyla ABne tam üye olmalarıyla ABne tam üye olmalarıyla devam eden kazanımları ; haksız ve hukuksuz gelen üstünlükleri Kıbrıs sorununun siyasi çözümsüzlüğünün en büyük nedenidir.
Kıbrıs Türk halkı olarak KKTC olarak AB desteğindeki Rum tarafının bu durumu istismar etmesine izin vermemeliyiz… Dolayısıyla sayıları az da olsa bazı sivil toplum örgütlerimizin Rum Yönetimi önderliğinde uluslararası ilişkileri geliştirme adımları kaygı vericidir.
Federal Devlet çözüm arayışlarıyla birlikte KKTC erozyona uğratılmak istenmektedir. KKTCni kaybedersek , başka bir devlet kuramayız. Unutmayalım ki 31 Ağustos 1913 tarihinde Batı Trakyada kurulan Garbi Trakya Hükümet-i Müstakilesi “ Batı Trakya Türk Cumhuriyeti” devleti , Bulgaristanın Batılı Devletler ve Rusya nezdinde yapmış oldukları girişimler sonucu Osmanlı Devleti üzerinde baskılar oluşturuldu. Bu baskıların neticesinde Osmanlı devleti Bulgaristanla yapılan İstanbul Anlaşmasını imzalayarak Batı Trakyanın Bulgaristana ilhakını onaylamak zorunda kalmıştır. Neticede İstanbuldan gelen Alb. Cemal Beyin gözetiminde23 Ekim 1913de Batı Trakya Bulgar kuvvetlerine teslim ediliyordu. Kaynak: Ömer Aynalı, Tarih Dosyası, Dünya Bülteni. www.dunyabulteni.net/tarihten-olaylar/293496/ilk-turk-cumhuriyeti-bati-trakyada-ittihatciler-tarafından-kurulmustur.
Kıbrıs Türk halkı olarak birlik ve beraberlik içinde hareket ederek KKTCni yaşatmak durumundayız. KKTC hükümeti , Cumhurbaşkanı , Cumhuriyet Meclisi birlikte hareket etmek durumundadırlar. KKTC olarak anavatanımızla işbirliği içerisinde devletimizin tanınması için seferber olmalıyız.
Kıbrıs Türk halkı olarak, KKTC olarak, KKTC Toplumsal örgütleri olarak , siyasal partiler olarak, KKTC Hükümeti olarak devletimize ve egemenliğimize sahip çıkmazsak, sesimizi duyurmazsak, KKTCnin tanımasını istemez ve de görüşme masasında Federal Devleti konuşuyorsak dünya Kamuoyundan ne bekleyebiliriz ki.Biz devletimize sahip çıkacağız, tanınma isteyeceğiz ki Dünya Kamu oyu da bize destek versin, KKTC tanınsın. Biz Federal Devlet istiyoruz, AB vatandaşı olmak istiyoruz dersek , dünya Kamuoyu KKTCni nasıl tanısın ki !... Biz devletimiz KKTCne sahip çıkacağız ki, büyük güçler de bize destek versin !...Sorarlar bize, siz tanınma istediniz de biz mi tanımadık diye!...
Kıbrıs Türk halkının ve KKTCnin sonunu getirecek olan Federal devlet de neyin nesi!...