Kıbrıs Sağlık Turizmi Konseyi Başkanı Dr. Ahmet Savaşan, 1 Aralık Dünya AIDS Günü’nün, son 35 yılda 35 milyondan fazla insanı öldüren bu bulaşıcı hastalıkla mücadelenin yollarını hatırlamak ve bu hastalığın farkına varmak için önemli bir fırsat sunduğuna vurgu yaptı.
Dünya Sağlık Örgütü’nün bu yıl “topluluklar fark yaratır” temasıyla gerçekleştirdiği Dünya AIDS Günü’nde “kırmızı kurdele takalım” çağrısında bulundu. Savaşan “HIV Virüsünün ilk defa tanımlandığı 1980’li yıllardan bugüne 35 milyondan fazla hasta hayatını kaybetti. Diğer bir ifadeyle Kanada'nın nüfusu kadar insan AIDS nedeniyle yaşamını yitirdi. Birleşmiş Milletler AIDS Programı (UNAIDS), 2018 yılında dünya genelinde AIDS hastası 770 bin kişinin hayatını kaybettiğini açıkladı. UNAIDS'in raporuna göre, 2000 ile 2017 yılları arasında HIV virüsüne yakalanan kişi sayısında yüzde 36’lık düşüş yaşandı. HIV kaynaklı ölüm oranları da yüzde 38 oranında azaldı” dedi.
KKTC’DE PEK ÇOK KİŞİ HIV TAŞIDIĞINI BİLMİYOR!
HIV’le yaşayan kişilerin önemli bir kısmının virüs taşıyıcısı olduğunu Dünya’da da KKTC’de de bilmediğine dikkat çeken Ahmet Savaşan, “ülkemize bakıldığında Kasım 2019 itibari ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti vatandaşı 75 kişinin HIV tanısı ile yaşadığını görüyoruz. Dünya’da yaşanan olumlu gelişmelere rağmen HIV virüsü ile mücadele konusunda ülkemizde halen atılması gereken çok adım var” dedi.
HIV POZİTİF İLE AIDS FARKLI ŞEYLER!
Hükümetlerden sivil toplum kuruluşlarına, üniversitelerden sağlık kurumlarına kadar toplumun bütün kesimlerinin AIDS ile ilgili farkındalık yaratmak için harekete geçmesi gerektiğine işaret eden Savaşan, HIV pozitif taşımak ile AIDS olmak arasında büyük bir fark olduğuna dikkat çekti. Savaşan, “HIV pozitif bir kişi tedavi edilmezse ortaya çıkan sendroma verilen isimdir AIDS (Acquired Immune Deficiency Syndrome / Edinilmiş Bağışıklık Eksikliği Sendromu). Virüse bağlı olarak kişinin bağışıklık sisteminin çökmesi anlamına geliyor. HIV (Human Immunodeficiency Virus / İnsan Bağışıklık Yetmezlik Virüsü) ise bu virüsün isimdir ve HIV ile yaşayan bireylerin uzun yıllar tedavi olmazlarsa, virüs sendroma yol açmaktadır” dedi.
ŞÜPHE HİSSEDENLER MUTLAKA TARAMA YAPTIRMALI…
Dünya çapındaki insanların HIV ile mücadele için bir araya geldiği bu önemli günün, HIV ile yaşayan insanlara destek vermek ve AIDS kaynaklı hastalıktan ölenleri anmak ve toplum bilincini artırmak için değerlendirilmesi gerektiğinin altını çizen Savaşan, AIDS ile mücadelede erken tanı ve tedavinin çok önemli olduğuna işaret etti. Ülkemizde HİV’in tanısının çok hızlı konulabildiğini vurgulayan Savaşan, “HİV’in tedavisinin mümkün olduğunu bilerek, şüphe hissedilen risk durumlarında vakit kaybetmeden tarama yaptırmanın hayat kurtardığını unutmamalıyız” ifadelerini kullandı.
RİSKLİ GRUPLARDA SIK TARAMALAR YAPILMALI…
Kuzey Kıbrıs’ta cinsel sağlık eğitiminin müfredatlara dahil edilmesinin elzem bir ihtiyaç olduğuna vurgu yapan Ahmet Savaşan, Kuzey Kıbrıs’a gelen ve belirli bir sürenin üzerinde kalacak olan risk grubu kişilerin taranması, riskli gruplarda sık taramalar yapılması gerektiğine de ihtiyaç olduğuna dikkat çekti.
HIV virüsü ile ilgili olarak toplumsal bilinci geliştirmez ve bu konuyla gerektiği şekilde mücadele edilmezse Kuzey Kıbrıs’ta HIV pozitif taşıyan insan sayısının armasının kaçınılmaz olduğuna dikkat çeken Dr. Ahmet Savaşan, Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi bünyesinde HIV pozitif kişilerin takip ve tedavilerinin yapılabileceği ayrı bir HIV Merkezi oluşturulmasına da ihtiyaç olduğuna vurgu yaptı.
