BM’den çifte standart BM’den çifte standart
UBP-DP-YDP hükümeti kamuya sınavsız ve münhalsiz yeni istihdamlar yapıyor.
Koalisyonun büyük ortağı Ulusal Birlik Partisi’nin yetkisindeki Başbakanlık, koalisyon ortakları Yeniden Doğuş Partisi ve Demokrat Parti’nin uhdesindeki bakanlıklara 10’ar kişilik geçici işçi istihdamı yapabilmeleri için yetki verdi.
27 Nisan tarihli belgelere göre Başbakanlık, Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı ile Turizm, Çevre, Kültür ve Gençlik Bakanlığı’na 10’ar kişilik geçici işçi istihdamı yapabilmeleri için yetki verdiği, belgelerle ortaya çıktı.
UBP’nin ise 50 istihdam yapacağı öğrenildi.
70 yeni istihdamın devlete maliyeti ayda 2 milyon 100 bin TL, yılda 24 milyon TL olacak. Temmuz ayında verilmesi planlanan hayat pahalılığı ödeneği ile bu maliyet daha da artacak.
İstihdam girişimleri, sendikaların tepkisini çekti.
Kıbrıs Türk Amme Memurları Sendikası (KTAMS) Başkanı Güven Bengihan, UBP’nin iktidarda olduğu her seçim döneminde olduğu gibi yine seçime yönelik partizanca istihdamların başladığını söyledi.
Bengihan, Lefke Avrupa Üniversitesi’ne 15 kişilik istihdam yapılacağı konuşulurken, Başbakanlık Müsteşarı imzasıyla UBP-DP-YDP koalisyon ortaklarına gönderilen yazı ile her bir ortağa 10 kişilik partizanca istihdam yapma yetkisi verildiğini, UBP’nin de 60 civarında partizanca istihdam yapacağı bilgisinin kendilerine ulaştığını söyledi.
Bengihan “Binlerce gencimiz eşitlik ilkesine bağlı, liyakate dayalı, adaletli istihdam için münhal açılıp sınav yapılmasını beklerken İktidar partilerinin devletin kaynaklarını kendi yandaşları için kullanarak fırsat eşitliğine aykırı partizanca istihdam yapmasını şiddetle kınıyoruz.  Anayasa’nın eşitlik ilkesini yok sayarak yapılan partizanca istihdamlara karşı mücadele edeceğimizi vurgularız” dedi. 
KAMU-SEN
Öte yandan Kıbrıs Türk Kamu Görevlileri Sendikası (KAMU-SEN) Başkanı Metin Atan, kamuya 70 kişiye yakın geçici işçi alımı yapılacağına yönelik kararı şiddetle kınadığını belirtti.
Atan, işe girmenin herkesin en doğal hakkı olduğunu ancak bu şekilde işe alımı doğru bulmadıklarını kaydetti. 
Devlet dairelerinin işçilerle doldurulduğuna dikkat çeken Atan, liyakat ve donanımdan bahsedilirken hükümet kanadının “bayrak sallayanı ve yanında koşanı” iki dudak arasında işe aldığını savundu.
Atan, adalet ve hakkaniyete dayalı olmak koşuluyla her zaman emeğin yanında olduklarını belirterek, “Sınava giren ve tüm kriterlerden geçen kişiler kadro yetersizliği nedeniyle dışarıda bırakılırken 10 kişi Turizm Bakanlığı’na, 10 kişi Ulaştırma Bakanlığı’na, geriye kalanlar da Başbakanlığa ‘çete’ gibi bölüşülerek dağıtılması hiç doğru değil” ifadelerini kullandı.  
Devler dairelerinde işçiye de ihtiyacın olduğunu ancak bu kişilerin işe sınavla alınması gerektiğini vurgulayan Atan, kamuya girmek için sınavlara giren diğer kişilere “adaletsizlik” yapıldığını kaydetti.
Hükümetin “Seçim üstü her şey mübahtır” anlayışına karşı hesap soracaklarını belirten Atan, “Kendileri o koltuktan kalkma niyetinde değil, şimdi de eş, dost, akraba, örgüt başkanı, onun çocuğu veya bunun kızını işe alıyorlar… Tamam da diğer insanlarımız ne olacak? Üniversiteyi bitiren onlarca gencimizin kamuya girme hakkı yok mu” diye konuştu.
Kamuya işçi diye alınacak kişilerin masa başı işlere konulacağını belirten Atan, kamuya geçici istihdam konusunda asla tavır vermeyeceklerini söyledi.
Atan, bu konuya karşı gerekirse grev, eylem veya protesto da yapacaklarını vurguladı.