3 Aralık Dünya Engelliler Günü dolayısıyla mesaj yayınlayan Sağlık Turizmi Konseyi Başkanı Dr. Ahmet Savaşan, Çağdaşlığın önemli göstergelerinin başında özel gereksinimi bulunan bireylerin toplumdaki diğer tüm bireyler gibi eğitim, sosyal ve ekonomik hayata erişimlerinin kolaylaştırılması ve toplumda kendilerini mutlu hissedebilmelerinin geldiğine dikkat çekerek, bu özel günün amacının, toplumun her alanında engelli bireylerin haklarının ve refahının teşvik edilmesi; engelli bireylerin durumu ile ilgili politik, sosyal, ekonomik ve kültürel yaşamın her alanındaki farkındalığın arttırılması olduğunu vurguladı.
 
“Engelliler için daha iyileştirmek: Erişilebilir ve sürdürülebilir bir COVID-19 Sonrası Dünyasına Doğru”…
2020 Dünya Engelliler Günü temasının, “engelliler için daha iyileştirmek: Erişilebilir ve sürdürülebilir bir COVID-19 Sonrası Dünyasına Doğru” olduğunu belirten Ahmet Savaşan, ekonomik kırılganlıklarının da etkisiyle halihazırda kronik rahatsızlıklarla mücadele eden ve yeterli sağlık hizmetlerine erişim konusunda çeşitli zorluklar yaşayan engellilerin buna ek olarak salgın sürecinden de olumsuz etkilendiklerine işaret etti.
 
Engellilerin hastalıktan çok daha fazla etkilenme riski var…
Savaşan, “engelli bireyler, toplumun gündelik işleyişi sırasında halihazırda hizmet ve kaynaklara erişim, erişilebilirlik gibi konularda sıkıntı yaşamaktadırlar. Bu bireyler enfekte olduklarında, engeli olmayan herhangi bir bireye kıyasla hastalıktan daha fazla etkilenmektedirler. Çünkü temel ihtiyaçlarını gidermek kapsamında diğer insanlara muhtaç olan engelli bireyler için sosyal mesafe şansı oldukça düşüktür. Virüsten korunma, semptomların fark edilmesi gibi konularda yapılan işitsel ve görsel medya uyarılarına engelleri dolayısıyla erişimde zorlanan bireyler de mevcuttur. Fırsat eşitsizliği nedeniyle toplumda normal şartlar altında dahi yüksek kırılganlıkları olan engelli bireylerin salgın sürecinde hastalıktan çok daha fazla etkilenme riski mevcuttur. Kurulacak yeni hükümetin bu gerçekleri gözeterek gereken adımları atması son derece önem arz etmektedir” ifadelerini kullandı.
 
İsveç’i baştan keşfetmeye gerek yok!
Engelli politikalarının Kuzey Kıbrıs’ta da diğer politikalar ile aynı tempoda ilerlemesi gerektiğine vurgu yapan Ahmet Savaşan, İsveç hükümetinin 2000’lerde “hastadan yurttaşa” şiarıyla engelli politikasına yeni bir perspektif getirdiğini anımsatarak, “bilindiği gibi bütün Dünya’da engellilik uzun yıllar boyunca bir “hasta sorunu” olarak görüldü. İsveç ve az sayıda ülke ise bunu bir demokrasi ve insan hakları sorunu olarak gördü ve politikalarını yurttaşlık, eşitlik ve tam katılım olarak belirledi. Bu algı gelişmiş ülkelerde değişmiş olmasına rağmen hala değişmeyen ülkeler çoğunlukta. Bizim ülkemizde de bu algının henüz değişmemiş olması, engellerin önündeki en büyük engeldir. İsveç’i baştan keşfetmeye gerek yok. Dünya’daki doğru ve sonuç vermiş örnekler incelenmeli ve ülkemizde de uygulanmalıdır” dedi.
 
BM engelli hakları sözleşmesine uyulmalı…
KKTC’deki gerçek problemin bu güne kadar engellilerin eşit vatandaş görülmemesi olduğunu vurgulayan Ahmet Savaşan, Evrensel ‘Birleşmiş Milletler Engelli Hakları Sözleşmesi’ doğrultusunda, siyasi, ekonomik, sosyal, kültürel, medeni veya başka herhangi bir alanda insan hak ve temel özgürlüklerinin tam ve diğerleri ile eşit koşullar altında kullanılması veya bunlardan yararlanılması önünde engelliliğe dayalı olarak gerçekleştirilen her türlü ayrım, dışlama veya kısıtlamayı ortadan kaldırmak üzere gerekli bütün uygulamaları sağlayacak bilgi, eğitim-öğretim, sağlık, ulaşım, rehabilitasyon, istihdam, sosyal koruma, fonlandırma sistemlerinin, sosyal politikaların ve gereken yasaların bulunduğu ve uyguladığı bir devlet yapısının yaratılması gerektiğinin altını çizdi.
 
'Engelli' olarak tanımlanan bireyler, 'engel' olarak görülmemeli!
“Bizden farklı olanın; eli, kolu, gözü, kulağı olmak, yaşamını kolaylaştırmak, iyi şeyler hissettirmek, fark etmek, fark ettirmek, sosyal yaşamda var edebilmek başta politikacılar olmak üzere hepimizin ortak sorumluluğu olmalıdır” diyen Ahmet Savaşan, yasal zorunluluklar ve hukuki gereksinmeler nedeniyle 'engelli' olarak tanımlanan bireylerin, hayatın içerisinde 'engel' olarak görünmemeleri en büyük temennimizdir. Dünya Engelliler Günü vesilesiyle, 'engelli' bireylerin toplumda daha fazla görünür kılındığı, hayatlarının fiziki ve duygusal anlamda daha fazla kolaylaştırıldığı, ötekileştirilmeden diğer insanlarla eşit haklara sahip olduğu bir dünya diliyor; engellilerimizin karşılaştığı sorunların giderilmesi için yasal gereklilikleri yerine getirecek olan siyasilere, bu konuda farkındalık geliştiren ve destek olan bütün kişi ve kurumlara şahsım ve konseyimiz adına şimdiden teşekkür ederim" ifadelerini kullandı.