banner913
banner932
banner1032

'Utanç' Polemiği

banner1020

22 meslektaşının yargılanmasına tepki gösteren öğretmenler, AKM’deki etkinliğe giderek yönetimi protesto etti. Cumhurbaşkanı Tatar ve Eğitim Bakanı Çavuşoğlu’nun da bulunduğu etkinlikte kürsüye çıkan KTOEÖS Disiplin Kurulu Üyesi Seçil Toprak, “Bu anlayıştan utanç duyuyoruz” dedi

banner1045
'Utanç' Polemiği

banner971
Öğretmenler Günü’nde 22 öğretmen, “polisi darp ettikleri” iddiasıyla mahkemeye çıkarıldı, bu sırada Lefkoşa’daki AKM’de Eğitim Bakanlığı tarafından “Öğretmenler Günü” etkinliği düzenlendi.
22 meslektaşının yargılanmasına tepki gösteren öğretmenler, AKM’deki etkinliğe giderek yönetimi protesto etti.
Buradaki tören öncesi AKM önünde toplanan KTOEÖS ve KTÖS üyeleri "Öğretmen boyun eğmez" yazılı pankart açtı. 
AKM’deki etkinliğe, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ve Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu katıldı. Her iki isim de öğretmenlerin şok eylemiyle karşılaştı. Etkinlikte müzik dinletisinin ardından Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS) Disiplin Kurulu Üyesi Seçil Toprak sahneye çıkarak dikkat çeken bir konuşma yaptı. KTÖEÖS Yönetim Kurulu üyeleri Seçil Toprak’ın konuşmasını salonda ayağa kalkarak dinledi. 
Seçil Toprak, öğretmenlerin dersler verdiğini, bu kez de “utanç” dersi vermek istediklerini söyledi, “yaşasın örgütlü mücadelemiz” dedi. Bunun üzerine salondaki sendika temsilcileri ve diğer öğretmenler ayağa kalkarak “yaşasın örgütlü mücadelemiz” diye haykırdı.
Yaşananlar sırasında Tatar ve Çavuşoğlu’nun yüzündeki şaşkınlık dikkat çekti.
 “Işığıyla yolumuzu aydınlatan Mustafa Kemal Atatürk’ün bu sözlerinin ifade ettiği anlamın neresindeyiz? ifadelerini kullanan Seçil Toprak, bugünü öğretmenler günü olarak kutlarken Atatürk’ün önemle işaret ettiği çağdaş, laik, bilimsel eğitimin neresinde olunduğunu sordu.
“Bugün, öğretmenin Atatürk’ten aldığı ilhamla çizdiği eğitim yolu ortadan kaldırılmaya çalışılmakta ve öğretmenler; hak ve özgürlükleri, demokratik, kamusal, laik ve bilimsel eğitim için verdiği örgütlü mücadelesinden dolayı cezalandırılmak istenmektedir.” diyen Toprak, her alanda, her platformda öğretmenin itibarsızlaştırılmak istendiğini, yıllarca verilen haklı mücadeleler sonucunda elde ettikleri haklarının da gasp edilmekte olduğunu söyledi.
 “Niteliksiz” gibi yaftalamalarla toplumun önünde öğretmenin küçük düşürülmeye çalışıldığını dile getiren Toprak, “12 Eylül cunta rejiminin katlettiği aydınların üzerini örterek ilan ettiği Öğretmenler Günü’nde, Atatürk’ün adını kullanmak ve onun öngördüğü tüm tehlikelere kucak açmak bir çelişki değil midir? Bugün, bizim için bir kutlama değil, mücadele günüdür.” ifadelerini kullandı.
“Öğretmenler olarak büyük bir utanç duyuyoruz bugün. Böyle bir günde yargılanan arkadaşlarımız adına, sizin duymanız gereken utancı biz duyuyoruz.” ifadelerini kullanan Toprak, okulların fizikî yapısının iyileştirilmemesi, çocukların can sağlığının tehlikede olmasına karşı öğretmenleri  "çağ dışı binalarda ve konteynerlerde ders vermek zorunda bırakan anlayıştan utanç" duyduklarını söyledi.
Her görevi, öğrencileri daha iyi bir eğitim alsın diye bıkmadan, usanmadan üzerine alan öğretmenlere hakaret edilmesinden "utanç" duyduklarını belirten Toprak “Evet, sizlerin duyması gereken utancı biz duyuyoruz. Belki öğretmen bu kez de utanç dersini verir ve bugünden sonra sizler de kendinizi öğretmenin yerine koymayı başarabilirsiniz.” dedi.
Toprak’ın konuşmasının ardından KTOEÖS üyeleri alkışlarla protesto eylemi yaparak salonu terk etti.


“Utanacak hiçbir şeyimiz yoktur”

Eğitim Bakanı Çavuşoğlu, öğretmenlerin protestosuna dikkat çekerek “Bizim görevde olduğumuz süre içerisinde öğretmeni üzecek, öğretmeni utandıracak veya yaptığımızdan utanacak hiçbir şeyimiz yoktur” dedi

24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıyla  başkent Lefkoşa'da Atatürk Anıtı önü  ve Atatürk Kültür Merkezi'nde (AKM) tören düzenlendi. 
Milli Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu konuşmasında, Kıbrıs Türk halkının Atatürkçü bir halk olduğunu ve Atatürk’ün ilke ve inkılaplarını dokusuna, zihnine ve gönlüne işlemiş bir halk olduğunu kaydetti.
Kendisinin birçok kez Milli Eğitim Bakanlığı yaptığını ve burada birçok kez konuşma fırsatı verildiğine dikkat çeken Çavuşoğlu, “Burada birçok eylem yapıldı. Gariptir ki, öğretmen öğretendir. Dinleyen değil, dinletendir. Bizim son dönemdeki eylemler sadece söyleyip gitmekten ibarettir. Oysa öğretmen söylediğinin cevabını da dinlemek durumundadır diye düşünüyorum ki daha sağlıklı bir değerlendirme olabilsin.” şeklinde konuştu.
Bugünü hazırlayan öğrencilerin  "güzel" motivasyonunu bozmak adına bir cevap verme düşüncesi olmadığını dile getiren Çavuşoğlu, “Bilinmesini isterim ki, burada Atatürkçülüğün ne olduğunu, tanımını okuyanlar, ‘utancın’ da Türk Dil Kurumundaki tanımını okumak durumundadır. Bizim görevde olduğumuz süre içerisinde öğretmeni üzecek, öğretmeni utandıracak veya yaptığımızdan utanacak hiçbir şeyimiz yoktur.” dedi. 
Bugüne kadar yapılan tartışmanın özünde olan; Öğretmenler Yasasındaki görevlerin yerine getirilmesiyle ilgili zorunluluklar, hizmet içi kursların yapılması, tam zamanlı eğitime geçme mücadelesi ve alışkanlıkların değiştirilmesinin öğrenciler için olduğunu kaydeden Çavuşoğlu, “Bizim için değil Sayın Cumhurbaşkanı için değil. Bu alışkanlıklar Atatürkçü nesillerin daha iyi yetişmesi için” ifadelerini kullandı.
Çavuşoğlu, Türk Dil Kurumu’nu defalarca gözden geçirmiş biri olarak ‘utancın’ ne olduğunu bildiklerini kaydetti.
 

Tatar’dan sağduyu çağrısı

Cumhurbaşkanı Tatar, “Bir öğretmenin bize baka baka 'utanın' demesi beni üzmüştür” dedi

24 Kasım Öğretmenler Günü nedeniyle AKM’de düzenlenen törede konuşan Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Atatürk ilke ve devrimlerinden ilham alan öğretmenlerin eğitim yanında ülkenin kalkınması ve milli mücadeleye verdikleri önemli katkıya değindi.
Bugünlerde çeşitli meselelerle bir çatışma kültürü içerisinde olunmasının kendisini üzdüğünü dile getiren Tatar, “Bir öğretmenin bize baka baka 'utanın' demesi gerçekten beni üzmüştür.” dedi.
Halkı sağduyuya çağıran Tatar, ülkenin ve devletin geldiği ve geleceği yerin belli olduğunu, gideceği yerin de belli olduğuna dikkat çekti.
Tatar, bir mücadele verilmesi halinde bu mücadelenin temelinde milli, manevi değerler, örf, adet, gelenekler, kültür ve Türkiye sevgisi ve millete bağlılık olması gerektiğini belirtti. Ülkenin demokrasisinin en üst düzeyde olduğunu kaydeden Tatar, çocukların erken yaşta akıllarını karıştırmak ve çatışma kültürünü göstermenin bir öğretmene yakışmadığını söyledi.
 
 
banner979
Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.