GÜNEYİN ANKETLERİ VE HRİSTODULİDİS
Güneyde yayınlanan Politis gazetesi ve diğer gazeteler, iki ayrı şirket tarafından yapılan anketlerde Hristodulidis’in kamuoyunda çok ciddi destek kaybı uğradığı veriliyor.
Henüz seçileli bir yıl olan Hristodulidis, kendi halkına verdiği beyanatlarla ve eski başkan Anastadiadis’in altın pasaport skandallarıyle başkan seçilmişti. Altın pasaport meselesinin Anastasiadis’in başını yiyeceği belliydi.
Başkanlık seçimlerinde karşı tarafın olumsuzluklarını çok iyi kullandı Hristodulidis. Anastasiadis’in Kıbrıs sorununa hiçbir katkısı olmadı. Gelen ağam, giden paşam misali bir devri kapattı Anastasiadis.
Hristodulidis’in Kıbrıs sorununun çözümüne yönelik halkına vediği vaadler ve ümitler de suya düştü bu anketlerle.
Ankette soruyorlar... Şimdi seçim olsa kime oy verirsiniz sorusuna halk, Hristodulidis’i üçüncü sırada görüyoruz, demişlerdir.
Fileleftheros gazetesi şöyle veriyor anketlerin yorumunu:
“Hükümetin imajı sarsılıyor. Nikos Hristodulidis Hüümetinin bir yılının ardından toplumun hayal kırıklığı büyük.”
Bu gibi anketler ve bilgiler, halk arasında her zaman rağbet görür. Gelecek başkanlık seçimlerinde Hristodulidis ne yapacak?
Gerçekten Kıbrıs sorununu bitiren adam olacak mı?
Hristodulidis “federasyon” martavalıyla Kıbrıs sorununu çözeceğini sanıyor. Yeni bir vizyonu yok anladığımız kadarıyla.
Zaten herşey ortada. KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar egemenliğimizin tanınmasını söylerken, Hristodulidis’in menfi yanıtı, yeni bir vizyon değildir.
Rumları anlamak mümkün değil. Yani Türkler kendilerini Rumların kucağına atar mı? Atmaz. Sadece şu soruyu sormaları lazım kendilerine.
“Kıbrıs Cumhuriyetini Türklerle kurmadık mı?”
Kıbrıs Cumhuriyetini kurdular ama hala bizi azınlık olarak görüyorlar. Halbuki Londra ve Zürih anlaşmaları herşeyi kapsıyor ve açıklıyor.
Kıbrıs’ın tümünün kendilerinin olduğu hayaliyle kıvranıp duruyorlar. Halbuki Rumlar, tam altmış yıldan beri yarım Kıbrıs’la dünya üzerinde atıp tutuyorlar ve herkesi aldatıyorlar.
Hristoduludis’in yapabileceğı ve Kıbrıs sorununa ivme katabileceği tek şey, Türklerin egemenlik haklarını kabul etmeleridir. Zaten etmese de Türkler kendilerini var etmesini biliyorlar.
Bir gün gelecek, Kıbrıs sorunu başka bir şekil alacak. Türklerin egemenliğini tanımayan Rumlar, oluşan ve gelişen formül içinde, artık federasyon fikrinin de bir anlamı kalmadığını anlayacaklar.
Hristodulidis Türklerin egemenliğini tanımakla kendi siyasetinden birşey kaybetmeyecek. Bilakis kendi halkı tarafından alkışlanacak. Rum halkı o durumda Hristodulidis’i vatan haini mi ilan edecek? Haydi canım siz de. Öyle bir saçmalık olamaz. Yeni kabuk ve yeni kabuk değişimi işte o zaman nasır bağlayacak.
Prime Market Research and Consultin Şirketinin anketteki en önemli sorusu şuydu:
“2023 yılındaki aynı adaylarla şimdi seçim olsa oyunuzu kime verirsiniz? Şeklindeki soruya katılımcıların yüzde 22’si Andreas Mavroyannis’e, yüzde 17’si Averof Neofidu’ya” yanıtını verirken, Hristodulidis’e de yüzde 16 ile üçüncülük veriyor, yukarıda değindiğim gibi.
Aşırı milliyetçi parti ELAM, yüzde 10-13 oranda kalıyor. Ki bu da Rum siyasetinin bölük pörçük olduğunu gösteriyor. Veya aşırı sağa prim vermiyorlar.
Diğer taraftan DİKO yüzde 8, EDEK de yüzde 2-3’lük oranla yetiniyor.
Günü geldiğinde ve tekrar seçim meydanlarına inildiğinde bu rakamlar konuşacak bence. Hata gazeteleri kendisine hatırlatacak.
Belki de Hristodulidis yeniden aday olmayacak. Lakin alışan can durmaz misali, Hristodulidis’in yeniden aday olacağı intbaını veriyor gidişat.
Yeni bir bölünme fiiliyatta çatışmaya döner mi? Bunu zaman gösterecek.
Rumları sonsuz uçuruma sürükleyen Grivas’ı da hayatlarından çıkardılar. Gerçekte Grivas değil mi Rumların bu duruma düşmesine sebep olan.
Makarios öldüğünde ona Trodos’ta devasa bir anıt mezar yapmışlardı. Bizler de gerek Dr. Küçük’e gerekse Rauf Denktaş’a anıt mezarlar yaptık. Yaptık ama hiçbir zaman onların hatıralarına leke sürmedik. Hristodulidis başkanlık seçimlerinde hep kahramanlıklardan söz etmişti. Lakin Grivas’ı da hayatlarından çıkardılar. Ona bir anıt mezar bile yapmadılar.
Yani Histodulidis öyle bir siyasi yoldan geldi.
Hristodulidis kötü adam olmak istemiyor halkının gözünde. Halbuki gerçeklere dayanan bir politika izlese ve halkına “Artık geri dönüş yok, bir yerde yeni bir politika üretmeliyiz” dese ve görüşmeleri yine gerçekçilik çerçevesinde götürse, kahraman olacak. Geri dönülmeyeceğine göre.
Kıbrıs Türkü’nün arkasında garantör ülke Türkiye var. Hatta Türkiye ile KKTC arasında bütünlüklü bir politika vardır.
Hristodulidis de gelmiş geçmiş politikacılar gibi bir politika izlemeye devam ederse, çok gitmez anketlerde çıkan sonuçtan daha kötü sonuç alacaktır. Garantörlüğü Rumların kafasına sokmak zorundadır. Hatta halkına Londra ve Zürih anlaşmaları temelinde Türk askerinin Kıbrıs’a çıkarma yapmasını da dile getirmelidir. Rumların tazmini konusunda yeni politikalar ve Mal Tazmin Komisyonsu vasıtasıyla mağdur olanların mağduriyetlerinin giderileceğini dile getirmelidir.
Ne söylesek boş. Bir süre sonra Hristodulidis yine eski teranelerine başlayacak. Ama Kıbrıs sorununa da hiç katkı koyamayacak. Ankete katılan insanlar karşılarında gerçek bir politikacı görmek isterler. Kim bilir... Daha kaç tane anlet yapılacak siyaset üzerine.
Velhasıl zaman herşeyi gösterecek.