“Bu acıya dayanacak gücüm yok”

12 yaşındaki Nehir Çevik, Gazimağusa TMK öğrencisiydi. Aslen Adıyamanlıydı ve o da Adıyaman’a giden KKTC kafilesiyle birlikteydi. Nehir, memleketinde olmanın sevinciyle iki gün öğretmeninden izin aldı ve anneannesinin yanında kaldı. Depremden saatler önce öğretmeni kutlama yapacaklarını söyleyerek kendisini otele çağırdı ve o gece orada kalan Nehir'in kısacık hayatı memleketinde sona erdi Şampiyonluk hayali ile gittiği Adıyaman’da enkaz altında kalan 12 yaşındaki Nehir’in ardından acılı babası Yoksuli Çevik’in isyanı yürekleri parçaladı: “Kızımın hayalleri vardı, hepsi yarım kaldı. Kızımın cansız bedeni gözümün önünde. Bu acıya dayanacak gücüm yok. Mezara her gittiğimde bana Nehir’imi vermesi ve beni alması için yalvarıyorum”

Adıyaman'da deprem sırasında yerle bir olan İsias Hotel'de KKTC'den giden Gazimağusa Türk Maarif Koleji kız ve erkek voleybol takımlarından oluşan 39 kişilik kafileden 35 kişi hayatını kaybetmişti.
Enkazda yaşamını yitiren öğrencilerden 12 yaşındaki Nehir Çevik, 26 yıl önce Ada'ya yerleşen Adıyamanlı bir ailenin evladıydı.
Aslen Adıyamanlı olan Nehir, memleketinde olmanın sevinciyle iki gün boyunca öğretmeninden izin aldı ve anneannesi Zeynep Hazar ve teyzesinin yanında kaldı, hasret giderdi.
Depremden saatler önce öğretmeni Nehir Çevik’i otele davet ederek kutlama yapacaklarını söyleyince o da yalnız bırakmak istemediği arkadaşlarının yanına döndü ve burada depremde hayatını kaybetti.
12 yaşındaki kızını teşhis eden babanın feryadı ise yürekleri dağladı.
26 yıl önce Adıyaman’dan KKTC’ye yerleşen Çevik ailesi kendi memleketlerinde acıların en büyüğü ile tanıştı, evlatlarını enkaz altında kaybetti.
Şampiyonluk hayali ile gittiği Adıyaman’da izinli olarak orada bulunan ailesinin yanında da iki gün kaldığı öğrenilen Nehir, öğretmeninin “Şampiyonluk kutlamamız olacak” çağrısı üzerine otele geldiği günün akşamı ne yazık hayatını kaybetti.
6 Şubat tarihinde yaşanan acı olay üzerine günlerce enkaz başında
bekleyenlerden biri olan baba Yoksuli Çevik duygularını anlattı.
Baba Yoksuli Çevik, enkaza dönüşen otelin sahiplerine isyan etti. 1997'de çalışmak için KKTC'ye gittiğini ve buraya yerleştiğini söyleyen Yoksuli Çevik, "Nehir (12) ve Irmak (15) adında iki kızım var. Nehir çok sevilen bir çocuktu. Çok başarılı bir sporcuydu. İlk maçı Niğde takımıyla yapmışlar ve galip gelmişler. 2 gün izin istedi ve bu süre boyunca anneannesinde kaldı. Depremden önce öğretmeni aramış ve otele çağırmış. O da arkadaşlarını yalnız bırakmamak için gitmiş" dedi.
“YARI BEDENİM YOK NEHİR’İM YOK” …
Kızı Nehir’in çok başarılı bir çocuk olduğunu anlatan baba Yoksuli Çevik, “Kızımın hayalleri vardı, hepsi yarım kaldı” dedi. Kızından geriye sadece anıları ve fotoğrafları kaldığını söyleyen baba, “Kızımın cansız bedeni gözümün önünde. Bu acıya dayanacak gücüm yok, Nehir’im artık yok çok başarılı bir çocuktu. Bu bir katliamdır, cinayettir. Beton denilecek bir şey yoktu. 40 yıllık inşaatçıyım. Öyle bir binada bırakın bir insanı, bir karınca bile kurtulamaz. 100 kamyonluk bir kum döküldü sanki üzerlerine. Tuzla buz olmuştu tüm otel. Sorumluların peşini bırakmayacağız. Adalet yerini bulsun" diye konuştu.
ÇEVİK: O MEZARA GİTMEK FOTOĞRAFLARINI ÖPMEK ÇOK ZOR…
İsias Otel’in çocuklara, velilere ve öğretmenlere mezar olduğunu söyleyen gözü yaşlı baba, “Bu cinayettir” dedi.
Bozuk yapının, denetimsizliğin sonucunda onlarca çocuğun hayallerinin yarım kaldığını, ömür boyu gözlerinin yaşa mahkûm edildiğini söyleyen baba, “Kızımın her gece fotoğrafını öpmek çok zor, mezarının başına gitmek canımın parçasını o toprağın altında bilmek yüreğimi parça parça ediyor. Mezara her gittiğimde bana Nehir’imi vermesi için beni alması için yalvarıyorum” dedi. İsias Otel’in yapımından, sorumlusuna kadar hepsinden tek tek şikayetçi olduğunu kaydeden Yoksuli Çevik, “Sorumluların, bu acıya sebep olanların en büyük cezayı almasını istiyorum. Son nefesime kadar peşlerinde olacağım” dedi.
 
Daha Fazla Haber