“KKTC’yi savunmaya devam edeceğiz”

1 Ağustos Toplumsal Direniş Bayramı nedeniyle Lefkoşa Atatürk Anıtı’nda tören yapıldı.
Piyade Kurmay Yüzbaşı Tuğkan Yavuz günün anlam ve önemini belirten konuşmasında, Kıbrıs tarihine yön veren gelişmelerin yıl dönümü olan bugünün önemini anlamak için tarihte bugün yaşananları hatırlatmak gerektiğini belirtti.
Kıbrıs adasının Osmanlı İmparatorluğu tarafından fethi sürecini anlatan Yavuz, 1571 yılında 80 bine yakın şehit verilerek Kıbrıs adasına barış, huzur ve adalet getirildiğini kaydetti.
1878 yılında Ada’nın yönetiminin geçici olarak İngiltere’ye devredildiğini ve 1914 yılında Birinci Dünya Savaşı’nın başlamasıyla İngiltere’nin Ada’yı tek taraflı olarak ilhak ettiğini açıkladığını anımsatan Yavuz, “Ancak bu husus Osmanlı İmparatorluğu tarafından kabul edilmemiştir” dedi.
İngiliz hakimiyeti altındaki dönemin Rumların Enosis ideallerine karşı Kıbrıs Türkü’nü varoluş mücadelelerine sahne olduğunu ifade eden Yavuz, 1 Ağustos 1958’de Türk Mukavemet Teşkilatı’nın kurulduğunu belirtti ve “Türk Mukavemet Teşkilatı mensupları, damarlarındaki asil kandan aldığı güçle, etmiş oldukları yemine sadık kalarak mücadele ve direnişi hiçbir zaman bırakmamıştır” dedi.
Kıbrıslı Türklerin hakları gasp edilerek Kıbrıs Cumhuriyeti’nin yıkıldığını ve Kıbrıs Helen Cumhuriyeti’nin kurulduğunu anlatan Yavuz, bunun sonrasında ise Kıbrıs Türküne yönelik baskı ve zulümlerin arttığını söyledi. Yavuz, Türkiye’nin ise Garanti Anlaşması’ndan doğan haklarını kullanarak 20 Temmuz Barış Harekatı’nı yaptığını ve halkın özgürlüğüne kavuştuğunu kaydetti
Yavuz, “Adaya ikinci kez barış ve huzur ortamı Mehmetçik ile Mücahidin omuz omuza vermiş olduğu mücadele ile 1974 yılında gelmiştir. Kıbrıs Türk Halkının varoluş mücadelesinin nişanesi Türk Mukavemet Teşkilatı, 1 Ağustos 1976’da misyonunu tamamlamış, Devletinin silahlı gücü Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı’na dönüşmüştür” diye konuştu.
Yavuz, Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı’nın teşkil edildiği günden bugüne olduğu gibi milletinden aldığı güçle, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni, egemen ve eşit iki devlet anlayışını destekleyerek, savunmaya devam edeceğini vurguladı.