SOSYAL MEDYANIN SESİ

Bir ülkede eğitime değil betona yatırım yapılırsa o ülkenin geleceğini oluşturacak olan genç nesiller nato mermer nato kafa olmaktan öteye geçemez.
Acı ama gerçek budur...
(Hasan Mullaoğulları)

Mahkemenin daveti üzerine dönemin Başbakan Yardımcısı olarak yargıç önüne çıktığım ve ifade verdiğim davada Özgür Gazete ve sevgili Pınar Barut’un mahkeme tarafından haklı bulunması basın özgürlüğü açısından olumlu ve önemlidir. İnsanlara özellikle de basın mensuplarına somut bir delil yokken yapılan itham, hakaret ve suçlamaların önüne geçmezsek bu türden baskı yöntemleriyle basın yavaş yavaş sindirilmiş olur. Sadece bu açıdan bile alınan karar çok anlamlıdır diye düşünüyorum.
(Kudret Özersay)

Bir ayda 6000 reçete yazan doktor varmış sigorta yolsuzluğunda. Bu hastaların muayenesini nasıl yetiştirmiş?
6000 reçete 30 günde 200 hasta.24 saatte hiç durmadan 8 dakikada bir muayene ve reçete yazmış olmalı.
Derhal ordınarüs profosor ünvanı verin.
Bu işi temizleyin ve açıklayın. Doktorlarımız bizim baş tacımızdır.
Allah sisi bildiği gibi yapsın.Doyumsuzlar.
(Hüseyin Cumaoğlu)

40 farklı ülkeden öğrenci...
Hastahaneler, yollar, alt yapı yetmiyor...
Trafik keşmekeş...
Cezaevinde 376 üçüncü ülke, 209 TC, 183 KKTC, 105 çift uyruklu var...
Nüfus çok hızlı artıyor, yetişemiyoruz...
İnanmıyorum!
Tüm bunlar dün mü oldu?
Yoksa geçtiğimiz hafta mı?
(Engin Arca)

Okulların bir kısmı açıldı.
Fotoğrafları çektik, mutluluğu paylaştık. Çocuklar ve aileler heyecanlı.
Peki ya Isias Hotel'de hayatını kaybeden çocukların aileleri?
Kuzey Kıbrıs halkı unutma, unutturma...
Acıyı paylaş ve destek ol.
(Yusuf Yıldızev)

Üretmek için çabalayan değil; oturup sadece kebap ve muhabbet yapan bir TOPLUM yarattınız..! Büyüğü de genci de hep birden çalışmanın ayıp olduğunu taaa yürekten hisseden bir toplum...!
(Aytaç Ali Baklacı)

Devam edelim.
1-Polise, reçete düzenleyen doktorların adını verdi mi?
2-İlaçlar verip, tahsilat yapan eczanelerin isimlerini verdi mi?
3- Sigortaların hangi eczaneye ne kadar ödemeye yaptığının bilgisini/listesini verdi mi?
Aksı takdirde Bektaşinin,
"Ben aletini taşırım. 
Beni zina suçundan kadının huzuruna çıkarın" 
gibi olur
(Hüseyin Garip)