SOSYAL MEDYANIN SESİ

Tehditle her denileni yapan bir UBP Kavga ne? İstihdam.
Nereye?
Batmak üzere olan kurumlara.
Neymiş?
Yönetim kurullarının istihdam yetkisi varmış…
E aynı kurulların yönetme becerisi de olması gerekmez mi?
Hükümetten çekilecekmiş DP. Ya Turizm Bakanlığını alıp, tarımı verseniz çekilmez…
(Hüseyin Ekmekçi) 

Sadece okulun tavanı mı çöktü?
İçinde çocuklarımız olsaydı ne olurmuş?
Ateş düştüğü yeri yakardı…Giden canlara yazık olurdu. Üzülür, iki gün küfür eder ağlardık. Öğretmene fırsat bu fırsat hakaret ederdik.
Ve bu çirkefin içinde yaşamaya devam ederdik…Şimdi olduğu gibi…
Bence tavan değil bu ülke de vicdanlar da çöktü.
(Eralp Şerifoğlu)
 
 
Memleketi sorma gir hanına çevirdiniz sonra da bir gecede 600 küsur kaçak yakalansın. hade bakayım hangi parayla gönderilecek şimdi bu kaçaklar ülkelerine.
(Serkan Şah)
 
Annan Planında, Türkler aleyhine yorumlanabilecek gerçekten var olan bütün unsurları sıralayarak, kapkara bir tablo çizmek tabii ki mümkündür.
Annan Planına, bu kapkara tabloya karşı aslında, pembe bir tablo olarak değil, ama yaratacağı fırsatlar, hatta şimdi savunulan eşit statü talebine, ta o zamandan bir zemin yaratması açısından da bakmak gerekir.
Annan Planı Rumlar tarafından onaylansaydı ve öngörülen bütün aşamalarıyla hiçbir tıkanıklık olmadan hayata geçseydi, tabii ki pratikte Türkler aleyhine bir plandı. Hadi diyelim ki biz Kıbrıslı Türkler aldatıldık, hatta Türkiye de ekonomik gerekçelerle AB üyeliği hevesine odaklanarak bizi gözden çıkardı.
Peki ama, bizim bu kadar aleyhimize, onların ise lehine bir plana, Papatopulos ağlayarak hayır demeleri için Rum halkına niye yalvardı?
Tartışmasız Elen milliyetçisi olduğu halde, Türk dostu ve barış/çözüm/federasyon yanlısı AKEL, ne oldu da son dakika plana "Evet" kararını "Hayır"a çevirdi?
Çünkü Annan Planı, tam bir paradokstu. Yani hayali olarak mükemmel bir şekilde Rumların lehine bir plandı... Ama pratikte/uygulamada şansı olmayacak olan bir paradokstu.
Annan Planı’na “Evet” diyerek onayladıkları anda, 1963’de Anayasa’ya aykırı olarak tek başlarına egemen oldukları Kıbrıs Cumhuriyeti statüleri ortadan kalkmış olacaktı. Ve 1960’dakinden çok daha sağlam ve coğrafi zemine de sahip bir eşit Türk ortaklığı ile karşı karşıya kalacaklardı.
(Çetin Uğural)
 
YAZI YORUM
Dünyada en pahalı 4.ülke durumundaymışız (basından)
Yazıklar olsun bize. Hala birinci olamadık.
Ha gayret birazcık kımıldadı birinci olalım. Göreceksiniz bütün dünya bizi konuşacak.
Yarı yarıya tanınmadır bu.
(Hüseyin Cumaoğlu)