Hayırlı olsun!

<p class="MsoNormal"><span>Hayırlı ve de uğurlu olsun, nur topu gibi bir dairemiz daha oluyor!</span></p> <p class="MsoNormal"><span>“Trafik Dairesi” </span></p> <p class="MsoNormal"><span>Yetki karmaşasına son verilmesi amacıyla kurulacağı...

Abone Ol

Hayırlı ve de uğurlu olsun, nur topu gibi bir dairemiz daha oluyor!

“Trafik Dairesi”

Yetki karmaşasına son verilmesi amacıyla kurulacağı açıklanan dairenin

belki hangi Bakanlığa bağlı olacağı, sayfa üzerinde işlevinin ne olacağı belli olabilir ama yetkilerinin, hele hepsinden önemlisi yaptırımcı gücünün ne olacağını bu günden kestirmek bana sorunlu gibi geliyor!

Ülkemizde yaşanmakta olan trafik hadisesi kangrenleşmiş bir sorundur.

Bunu her kesim kabul etmektedir ama iş fiiliyata geldi mi sorumlu olması gereken kesimler maalesef yan çizmekte, ortalardan kaybolmaktadır!

Trafikte ölümlü kazalar her geçen gün artmakta, alt yapıdan ve yolların bakımsızlığından ve de yetersizliğinden kaynaklanan kaza nedenleri birinci sırada durmaktadır!

Kurulması kararlaştırılan Trafik Dairesi yol sorunlarını ve de yetersiz alt yapı eksikliklerini hayata geçirebilecek yetkilere sahip olabilecek mi?

Karanlıkların içinde kaybolmuş ölüm tuzağı olan yollar ışıklandırılabilecek mi?

Yoksa Maliyenin inayetinde onun yaratacağı bütçe onayını bekleyecek, Elektrik ya da Karayolları birimlerinin hareketlenmesini hasretle  özleyecek durumda, iki eli böğründe bir konumda mı hareket edecek?

Trafikte yaşanan sorunların bir diğer nedeni ise görgüsüzlük ve kültürsüzlüktür diyebiliriz!

Trafik Dairesi bunları ortadan kaldırabilecek ne gibi önlemler geliştirecek!

İnsanların, insan saygısını nasıl tesis edebilecek. Uzun bir zaman dilimini gerektiren böyle bir çalışmanın meyvelerini bakalım kim bilir kimler görebilecek!

Yoksa on beş, yirmi vatandaşın istihdam kapısı olmanın ötesinde işlevi olmayan, diğer Devlet Dairelerinde gördüklerimize benzer “ay geçsin maaş gelsin” mantığı içinde hareket eder konumdaki bir yapıda olacaksa, boşuna zahmetlerde bulunulmasın! 

                                           ************************

“Kan içerim ama soranlara kızılcık şerbeti içtim derim” sözcüğü eskilerin her sorununu dışa yansıtmama, dosta, düşmana duyurmama yaklaşımının bir ifadesiydi ve rahmetli anacığımın her sırası geldiğinde kullandığı bir sözcüktü!

İçinde bulunduğumuz şu günlerde, sevgili torunum Arınnın yaşadığı bazı sıkıntılı sağlık sorunlarından dolayı ailece oldukça zor günlerden geçtiğimizi ama her ne koşulda olursa olsun görevimin başında bulunduğumu, kan içtiğim halde kızılcık şerbetinden tattığımı dostlarımın bilmesini isterim.

YDÜ Hastanesinin bilinçli ve şefkatli ellerinde, inşallah bu zor ve sıkıntılı günleri de aşacağımıza inanıyorum.

 

Bu vesile ile ilgisini ve geçmiş olsun dileklerini esirgemeyen dostlarıma binlerce  teşekkürler.