İlk Tanınma

Abone Ol

İnsanlara, bugün, KKTC’nin en başta ve ilk olarak yapması gerekenin ne olduğunu sorarsanız, büyük çoğunluk tanınma der. Düşünün bir kere, 1983 yılında Birinci Cumhurbaşkanı R.R.Denktaş yönetiminde Meclisin oybirliği ile aldığı karar ve ardından gelen bağımsızlık ilanından bu yana tam 37 yıl geçti...Rumlarla “federasyon çözümü “ için başlatılan müzakereler ve boş yere geçen tam 37 yıl... Uluslararası Toplumun baskısıyla “ federasyon çözümü “ masasına mecburi oturan bir KKTC Devleti, Rumların tüm adanın egemenliğini eline geçirme için başlattığı girişimler... Bu görüşmeleri “ federasyon çözümü “ ile sonuçlandırmak isteyen Rumlar, AB’nin desteğini de arkalarına alıp, sürekli “ federasyon çözümü  görüşmelerinin “ devamında ısrar ettiler. Üstüne üstlük, 2004’te AB, aldığı çok yanlış bir kararla, Rum Kıbrıs Cumhuriyeti’ni tek başına AB’ye üye yaptı. Kıbrıslı Türklerin devleti ise tamamıyla hiçe sayılarak, “ Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kuzey bölgesinde yaşayan azınlık ‘Kıbrıs Türk Toplumu’” yakıştırmasıyla hep dışlandı.

KKTC Devleti’nin 37 yıllık bağımsız, egemen statüsü hiçe sayıldı. Hiç bir anlamı olmayan ve tamamıyla Rumların çıkarlarını gözeten “ müzakere süreci “, şu veya bu şekilde,  canlı tutuldu. Bu işte tabii ki BM’ninde, tamamıyla Rum yanlısı ve “ federasyon çözümü” yanlısı politikalar üretmesinin de büyük rolü vardı. Sonuç, boş yere geçen tam 37 yıl... KKTC’de kaderine razı, bu boş yere geçen 37 yıl içinde hep tanınmamış bir devlet damgası altında ezilerek günümüze geldi. Hep, KKTC’nin artık tanınma istemesi söylendi, vurgulandı. Politikacıların büyük çoğunluğu tanınmanın artık tek yol olduğunu söylüyorlardı. Ancak KKTC politikacılarının tanınma ısrarı, Türkiye’nin de bu konuda kararsız kalmasından dolayı olduğu yerde kaldı.

Dünya yüzünde, tanınmayı çoktan hak etmiş bir devlet, egemenlik haklarını kullanarak tanınma istemesi gereken bir devlet, şu veya bu nedenle, olduğu yerde kalan bir bağımsız,egemen devlet... İşte bu KKTC Devleti, dünyada, uluslararası toplum tarafından tanınması gereken tek devlet... Ne var ki, Rumların “ federasyon çözümü “ politikalarını destekleyen uluslararası toplum, KKTC Devleti’nin tanınması gerektiği gerçeğini görmemezlikten gelerek, halkın ve çoğunluğun bu istemine kulaklarını tıkadı., ve bu günlere geldik...

Yeni Cumhurbaşkanı, yeni hükümet KKTC’nin kaderini değiştirebilir mi ? Türkiye Cumhuriyeti, 37 yıllık bağımsız, egemen KKTC’nin artık tanınması gerektiği konusunda politikalar üretebilir mi ?. Bunları önümüzdeki aylarda göreceğiz. Ancak her gerçekten daha büyük bir gerçek var... 37 yıllık bağımsız, egemen KKTC Devleti artık tanınma yoluna girmelidir. İlk olarak tanınma konusu ele alınmalıdır. Bu da ancak Türkiye ile KKTC’nin vereceği ortak bir tanınma politikası ile gerçekleşebilir. Tanınmamışlığın getirdiği sorunları ortadan kaldırmak halkın seçimlerde vereceği oylara bağlıdır. İşte bu yüzden, KKTC Devleti ve hükümetinin ilk olarak ele alacaği konu tanınma konusu olmalıdır. KKTC Halkı için, KKTC Devleti için tanınma yolundan başka  çıkış yolu yoktur.