Kamplaşma derinleştiriliyor!

Abone Ol

 

Geçmiş hükümet dönemlerinde de karşılaşmış olduğumuz için ilk duyduğumda yadırgamadım!

İşin başında söylenen sözler, allanıp, pullanıp hoşa gidecek ifadelerin yer aldığı açıklamalar, hepsi aldatıcı, hiçbirinde doğruluk olmayan yaklaşımlardır .

Göreceksiniz, bizzat kendilerinin ifade etmekten çekindiklerini paravan kullanarak duyuracaklar, yapmak isteyip te yapamadıklarını birileri vasıtasıyla yaptıracaklardır!

Geçmişte bunlara yaşayarak tanık olanlardanız.

Türkiye yi töhmet altında bırakacak bir işe mi girişecekler, ya da TC Elçiliğine saldırı mı gerçekleştirecekler?

Sadece siyasal değil, her türlü birliktelik içindeki uzantıları, bir kuruluş ya da kuruluşları devreye koyarak bunu hayata geçirmenin yollarını bulacaklardır.

Geçmiş taktiksel uygulamalar dörtlü koalisyonun hayata geçirileceği kesinlik kazandıktan sonra hemen başlatıldı.

Dün de gün boyu devam etti gitti!

Henüz daha Başbakanlık makamını ele geçirmeden, yeni atanan bakanlıklar devri teslimini gerçekleştirmeden telefonlar işlemeye, aldıkları bakanlıklarda halen görev yapmakta olan müdür ve müsteşarların hatta daha alt kademedeki çalışanların sicillerini öğrenmeye, yakın tarihlerde emekliliği gelen çalışanları tespit etmeye giriştiler bile.

Hani müşavirler ordusunun sayısı çoğaltılmayacaktı?

Yoksa, düzenleme tasavvurunda oldukları yeni üçlü kararnameler, personel yasası kilit noktalara kendi yandaşları yerleştirildikten sonra mı uygulamaya konacak?

Bu ve benzer uygulamalar sonrasında değil toplumsal kamplaşmanın önünü almak, kamplaşmalar arsındaki derinlik daha da genişleyerek büyütülecek!

Bir 22 Ocak olayları tutturdular, gidiyorlar!

Buna ve yaşananlara sebep olanlar kim, ya da kimler sebep oldu?

Bu insanlar tasvip edilmeyen taşkınlıkları hiç sebepsiz mi yaptılar?

Çekip bunlardan hesap soran oldu mu?Yoksa arkaları sıvazlanmaya devam mı ediliyor?

Korkarım ki korkulan kamplaşma bu tutum ve tutumlar sayesinde sayesinde giderek derinleşecektir.

Bunun ilk tohumlarını atan maalesef hiç beklenilmeyecek şekilde Halkın Partisi olmuştur!

Ülkemizde sandıktan çıkan halkın iradesini hiç dikkate almadan, karşılıklı saygı kavramınıhiç hesaba katmadan diyalog çağrısına bile sırtını dönebilmiştir.

Unutulmamalıdır ki kamplaşmalar ancak diyalog yolu ile çözülebilecek meselelerdir.

Yoksa tek yanlı suçlamalar ve cezalandırmalarla, diyalog kültüründen yoksun durmakla sonuçta bu gelişmeler yattığımız yerden bir çoğumuzu titreterek rahatsız edecektir!