Kendi yolumuza

Abone Ol

*** Rusya'nın Güney Kıbrıs Büyükelçisi Osadehily, " Kıbrıs" müzakerelerinin BM parametreleri çerçevesinde sürmesi gerektiğini söylemiş. BM parametrelerinin hiç bir katkı koymadığı ortada. BM parametrelerinin artık sözü dahi edilemez. Durum böyleyken, Rus Büyükelçisinin hala BM parametrelerinden söz etmesi çok tuhaf...

*** TMT Mücahitler Derneği, iki devletli çözümden başka bir seçeneğin mümkün olmadığını vurguladı. TMT Mücahitler Derneği, bu görüşünü müzakerelerin başladığı günden bu yana ileri sürmekte ve gerçek çözümün KKTC'nin yaşaması, devam etmesi ve tanınması ile mümkün olabileceğini söylemektedir. İyi ki KKTC'de gerçekleri çoktan görüp doğru söyleyenler var...

**Rumlar, politikalarına uyduğu için hala AB müktesebatına uyumu ısrarla sürdürmektedir. Hedef, KKTC'nin bir devlet olarak değil, Rum Kıbrıs Cumhuriyeti'nin bir parçası olarak AB müktesebatına uyumunu sağlamak... Bizim devlet ve hükümetimiz AB müktesebatı defterini hemen kapatmak. AB dışındaki bağımsız, egemen KKTC devletinin AB müktesebatına uyuma ihtiyacı yok. Eğer KKTC devleti olarak bağımsız, egemen statümüzü sürdürebileceksek, bu defteri hemen şimdi kapatmak lazım. Müktesebat oyunu Rumlarla "çözüm" müzakerelerinin tekrar başlamasına yöneliktir. Bu yüzden, bu iş hemen sonlandırılmalı.

***Çok iyi anlaşılması ve bilinmesi gereken bir konu var. Rumlarda, Anastasiadis ve tüm diğer Rum siyasi partiler çöken "birleşik federal Kıbrıs" müzakerelerinin tekrar başlamasını istemektedir. Bu tehlike ortada durdukça ve KKTC devleti tanınma yoluna girmedikçe, KKTC rahat etmeyecek. "birleşik federal Kıbrıs" çözümünün KKTC halkına hiç bir şekilde uygun bir çözüm olmadığını müzakereler başlamadan ve başladıktan sonra defalarca bu sütunlarda dile getirdik. KKTC devleti ve halkının 34 yıllık bağımsız, egemen devletinden vazgeçip uyduruk " kurucu devlet" sistemiyle böyle bir çözüme zorlanmasının er veya geç yanlış bir yol olduğu anlaşılacaktı. İşte şimdi bu anlaşılmıştır. Bu yüzden, artık "federal birleşik Kıbrıs" tan söz etmekten vazgeçilmeli... Veya bu çözüme yaklaşarak müzakerelere tekrar dönme tuzağına düşmemek gerek.

***KKTC devleti ve hükümeti müzakerelerin çöküş nedenlerini anlatmayı bir kenara bırakıp devletin tanınmasına konsantre olmalı. Konuşulacak, karara bağlanacak olan KKTC'nin tanınma politikasıdır. Bu tanınma politikasına yoğunlaşmakta geç bile kaldık. Rumlarla siyasi esirlikten söz etmek de yanlıştır. İki ayrı devlet varken esirlikten söz etmek tanınma politikasına ters düşen bir anlayıştır. Rumlarla eşitliğe dayalı bir çözüm olmayacak. İki ayrı devlet gerçeği vurgulanacak. Tanınma yolunu açmak için hemen harekete geçmeli. Rumlar kendi yoluna, biz KKTC devleti olarak kendi yolumuza...