KIBRIS GİRİT OLMASIN

Abone Ol

            Gerçekte bu kitap kaynak bir kitaptır.  Gerek Türkiye vatandaşları, gerekse Kıbrıs Türkleri açısından Yunanlıların Girit Türklerini bir gecede nasıl katlettiklerini ve Girit adasına sahip olduklarını öğrenme açısından çok önemlidir.
            Hani bir söz vardır...
            “Tarihini ve geçmişini bilmeyen bir ulus, erimeye ve yok olmaya mahkumdur.”
            Denktaş Bey bu kitabı bana imzaladığı günün gecesi, bir gecede okudum.  Bilinen veya bilindiği sanılan gerçekler belgelenmiştir bu kitapla.
            Kitapta çok önemli veriler var.
            Bakınız neler varmış bu kitapta...
            Eski Yunan Başbakanı Konstantinos 23 Ağustos 1998 tarihli beyanatında şöyle diyor:
            “...Kıbrıs o zamanki Girit sorunu arasında büyük benzerlik vardır...”
            Yani Yunanlılar ve Kıbrıs Rumlarının uygulaması gerekenlerdir, anlamdında.
            Yunanistan’ın Temmuz 1993 tarihli sayısında şöyle bir yazı vardı.
            “Giritliler neden kurtuldular biliyor musun?  Bir gece hep birlikte ayaklandılar ve Türkleri boğazlayarak ortadan kaldırdılar.  Bizim elimize Kıbrıs Türklerini kesip doğrama fırsatı geçti ama, liderlerimiz herşeyi berbat ederek yüzlerine gözlerine bulaştırdılar...Türk, Türktür.  Köpeklere benzer hepsi de...”
            Bu da Yunanlıların ve Kıbrıs Rumlarının nasıl köpeklendiklerinin kanıtıdır.
            Ağon gazetesinin 30 Aralık 1992 tarihli yayınında şöyle derler.
            “Giritlilerin, 85 yıl beklemeyi de içeren bir özgürlük mücadelesi verdiklerini hatırlama gerekir.  Elenizim, beklemesini de ısrarlı olmasını da bildiğini geçmişte kanıtlamıştır.  Kıbrıs Elenlerinin de, diğer Elenlerden geri kalmayacakları bilinmelidir.”
            Yunanlıların ve Kıbrıs Rumlarının niyetleri Girit’e benzerdi.  Bütün Türkleri köpeklikle vasıflandıran şu Elenler, herhalde İzmir’de nasıl denize döküldüklerini ve 20 Temmuz çıkarmasında yedikleri ikinci tokadı unutmuşlar gibi.
            Hani alışan dayağa doymaz derler ya. 
            Girit’deki Türk soydaşlarımız gibi bir gecede kurban edilecektik Kıbrıs’ta. Akritas Planı uygulamaya geçmişti.  O nedenle değil mi ki Muratağa, Saldallar’da kıyım yapmışlardı. 
Köprülerin altından çok sular aktı geçti.  Türkiye eski Türkiye değil.  Rumlarla Yunanlılar bunun idrakinde değiller. Veya farkındadırlar ama arkalarını AB’ye dayıyorlar.
            İşte size bir başka önemli açıklama.  Hem de Yunanistan’da yayınlanan Selides dergisinden.  Yayın tarihi 8 Ekim 1992’dir.
            Bu yazıyı Rum Milli Muharız Ordusu Eski Komutanı General Yeoryios Sirakadis yazmış.  İşte Yunanlı generalin kafasında ve gönlündeki sözler.
            “Çünkü Kıbrıs nedir?  Yunanistan değil mi?  Eğer bazıları buna inanmazsa ben onlardan değilim.  Tam aksine gelen Yunanlılara diyorum ki... Geldiğiniz yer yabancı bir yer değil, Yunanistan’dır.  Bugün Kıbrıs’ta Giritli Rumlar yaşasaydı, kuzeyde tek bir Türk bile kalmazdı.”
            Bu sözler ve buna benzer sözlerdir ki EOKA’cıları ve bütün Kıbrıs fanatikleri yüreklendirmiştir.
            Zaten bu general gibi çılgınlar değil mi savaşa sürükleyen?  Kıbrıs Rumları bunları iyi okumalı ve iyi kavramalıdır.
            Okul kitapları zehir zemberek hep kin ve nefret saçıyor.
            O nefret ve kin hala daha yüreklerinde ve kafalarında vardır.
            Yeni cenerasyonlar mı Kıbrıs Rumlarını değiştirecek.  Girit ve Lüzinyan artıklarının yüreğindeki kin ve nefret çok eskilere dayanır.
            Bu gerçekleri yazmazsak, Denktaş ve ona paralel yazarların yazdıklarını kafamıza sokmazsak, gelecek daha net görülemez.  Yolumuza devam edemeyiz.
            Yani Kıbrıs Girit olmasın...