Hatırlayacaksınız BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, Kıbrıs Konferansı’na katılımında yaptığı konuşmada, kendisinin de Akdeniz li olduğunu hatta1975’te Türkiye’yi ilk kez ziyaret ettiğinde Amerikalı turistlerin kendisini Türk sanıp adres sorduğunu, benzer durumları Atina da da yaşadığını söylemişti.
İşte hem Türk’e, hemde Yunanlıya benzetilen bu adamın Crans Montana’ya yeniden gelmesini bekliyoruz.
Niçin? Kıbrıs ta uzlaşı amacıyla toplanan konferans çıkmaz bir sokağa girdiği için.
Antonio Gutteres in elinde sihirli bir değnek mi var?
BM taraflardan, başta Güvenlik ve Garantiler olmak üzere uzlaşılmamış konularda öneri istedi.
Taraflar da bu önerileri verdi.
Akıncı- Anastasiadis görüşme döneminde, başta Kıbrıs olmak üzere değişik yerlerdeki müzakerelerde birçok başlıkta sayın Akıncı aşırı boyutta tavizler içeren açılımlarda bulundu.
Harita verdi, nüfus oranlarını dörde bir şeklinde kabul etmekle zaman içinde Kıbrıs Türkünü kaybolmaya mahkum etti, mülkiyette ilk hakkın mal sahibine verilmesi konusunda ise binlerce Türk aileyi yeniden göç yollarına itti.
Bunları kendi aklına göre mi yaptı? Sanmıyorum, vebali boynuna muhakkak Türkiye ile istişare içinde gerçekleştirmiştir diye düşünüyorum.
Şimdi de Grans-Montanada güvenlik ve garantiler konusundaki açılımlar, ordunun büyük oranda adadan çekilmesiyle ilgili atılan adımlar.
Bütün bunlara rağmen Rum ve Yunan ikilisi mız-mızlık yapmaya, sıfır garanti-sıfır asker görüşünde dayatmaya devam ediyor!
Dünkü makalemde de vurguladım, BM in Genel Sekreteri Crans Montana’daki konferansın cenazesini kaldırmaya mı geliyor?
Yoksa zorla bir uzlaşıyı empoze etmeyi mi hedefliyor?
KKTC de temsilcisi bulunan dört siyasi yapıya mensup politikacılar müşterek bir karar almışlar ve BM Genel Sekreteri Antonio Gutteres i resmen yeniden konferansa müdahale etmeye çağırmışlar.
Yoksa asıl amaç, konferansı sonlandıran tarafı teşhir etmek amacına yönelik bir girişimde mi bulundular?
Kayıtsız şartsız teslimiyeti kabul edenler, aramızdaki Rum ve Yunan işbirlikçileri,
Genel Sekreterin sihirli değnek taşıdığı bilinci ile büyük bir beklenti içine girmek gafletine düşmeyin, dönüp etraflarına bir bakın!
Konferansın tıkanma sorumluluğunu Türkiye nin üzerine atma telaşına girmiş hain konumunda tavır alanlar içine düştükleri duruma bir daha bakın!
Bunlar, Rum ve Yunan emelinin adanın tamamına hakim olmak hedefi taşıdığını artık kafalarına sokmalıdırlar.
Kırık testinin yeniden bütün olabileceği, birinde evlat acısı, diğerinde kuyruk acısı çekenlerin bir arada yaşayabileceği nerede görüldü?
.