KKTC 35 YIL

Abone Ol

 

 

KKTC bağımsız, egemen Devleti 34’üncü yaşını doldurdu ve 35’inci yaşına bastı. Merhum I’inci Cumhurbaşkanı R. R. Denktaş; “Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Kıbrıs Türk Halkına en büyük hediyemdir.” demişti. Kıbrıs Türkünün bağımsızlık mücadelesi, merhum Dr. Fazıl Küçük’ün, her türlü koşullarda, halkı ile iç içe başlatıp devam ettirdiği ve onun liderliğinde başarı ile sonuçlanmış müthiş bir mücadeleydi. Bu mücadele, 1983’de KKTC Devletinin bağımsızlık ilanı ile taçlandırılmıştı.

1983 öncesi merhum Dr. Küçük döneminde yaşananlar tarih kitaplarında vardır. Biz, şimdi, 1983 ve sonrasına bakacağız. Hatta, şu böyle olmalıydı, bu böyle olmalıydı tartışmalarını bir tarafa bırakıp ileriye bakmak  lazım. Bu en doğru yol olur kanımca. Türkiye’nin yıllar boyu Kıbrıs Türklerine verdiği destek çok önemli. Bunu hiçbir zaman unutmamak gerekir. Kıbrıs Türk halkı da bu büyük desteğin değerini bilmiş ve çok zor yıllarda ayakta kalmayı başarmıştır.

Bugün dış dünyadan KKTC’nin tanınmasına ilişkin olumlu sinyaller gelirken, önümüzdeki aylarda ve 2018’de KKTC Devletinin en önemli konusu tanınma olmalıdır. Tanınma gerçekleştiği takdırde, iç sorunlar, yavaş yavaş kendiliğinden ortadan kalkacaktır. Bundan hiç kimsenin kuşkusu olmasın. Tanınma gerçekleştiği takdirde, ambargolar kalkacak, direkt uçuşlar başlayacak, çok iyi yerlere gelen turizm daha da büyük hedeflere ulaşacaktır. KKTC, ünüversiteleri ile bir eğitim merkezi olarak daha da büyük hedeflere doğru yol alacaktır. İç politikada iç düzen çok iyi yerlere gelecektir. Halkın yaşam kalitesi yükselecek, gelirler artacaktır. Ticaret alanında her türlü imkanlar sağlanacak, ekonominin gelişmesi de en ön planda yer alacaktır. Siyaset alanında birlik olma ve işbirliği gerçekleşecektir. Pembe tablo çizdim sanmayın. Bunlar teker, teker gerçekleşecektir.

Şu anda 35’inci yılna giren KKTC Devleti’nin halkının büyük bir çoğunluğu tanınmanın tek çözüm olduğunu sadece bilmekle kalmayıp, tanınmanın gerçekleşmesi için kendine düşeni yapacak kapasitede bir halktır. Pozitif düşünce ile hareket edenler sonunda başaracaktır. En önemli konu tanınmadır. Bu böyledir ve gerçektir. Dış politikada aktif olabilirsek ve tanınmayı gündemde tutabilirsek  başaracağız.

34 yıl geride kaldı, 35’inci yıla girdik. Halk bugüne kadar yapılanlara bir göz atmalı. Neleri başardık, neleri başaramadık. Bunları teker teker incelemeli. Her şey ortada. Başardıklarımız, başaramadıklarımızdan çok daha önde. Bu da bir gerçek. Siyaset kültürümüz güçlendikçe daha da başarılı olacağız. Bu kesin. Şimdi, politik arenada, Mecliste halkı temsil eden tüm siyasi partiler negatifliklerden vazgeçip, demokrasi kurallarının en yüksek seviyesinde hareket edebilmeli. KKTC’nin siyasi partileri tanınmayı, birlik içinde en büyük hedef olarak görmeli ve ona göre hareket etmeli. Halk onlardan bunu bekliyor.