Kozmetik ve kişisel bakım ürünleri pazarı her yıl düzenli şekilde büyümeye devam ediyor. Güzellik vaat eden bu ürünlerde yanlış tercih yapılması ise tam tersi sonuçlar yaratabilir. Yakın Doğu Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Saç Bakımı ve Güzellik Hizmetleri Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Yeşim Üstün Aksoy, kozmetik bir ürün satın alırken dikkat edilmesi gerekenler hakkında bilgiler vererek uyarılarda bulundu.
Kimyasal içeriğe dikkat edin!
Yrd. Doç Dr. Aksoy, ilk olarak bir ürünü almadan önce içeriğinin incelenmesi gerektiğine vurgu yapıyor. Çünkü kozmetik ürünlerde kullanılan bazı kimyasallar sağlığa büyük zararlar verebiliyor. Yrd. Doç Dr. Aksoy’un dikkat çektiği kimyasallar arasında “Sodyum lauryl sülfat (SLS), sodyum laureter sülfat (SLES), propilen glikol (PG), dietanolamin (DEA), kokamid DEA, lauramid DE A, flor, alfa hidroksi asit (AHA), alüminyum, bütan, dioksin, flüorokarbonlar, formaldehit, gliserin, kaolin, lanolin, mineral yağ, petrolatum, propan, talk, klorlu bileşikler, PEG (Polietilen glikol” gibi pek çok kimyasal bulunuyor. Yrd. Doç. Dr. Aksoy,”Kozmetik ürünlerin ambalajında INCI (International Nomenclatune of Cosmetic Ingredients) olarak kısaltılan ürün bileşiminin yazılması zorunludur. Mutlaka içerikleri inceleyerek saydıığımız kimyasalları içeren ürünlerden uzak durmalısınız” dedi. Toksik olmayan içeriğe sahip ürünlerin tercih edilmesi gerektiğini söyleyen Yrd. Doç. Dr. Yeşim Üstün Aksoy, kozmetik ürünlerde raf ömrüne de dikkat edilmesi gerektiğini vurguladı.

Raf ömrünü tamamlamış ürünler kanserojenik ve toksik etki göstermeye meyillidir
Yrd. Doç. Dr. Yeşim Üstün Aksoy raf ömrünü tamamlamış ürünlerin büyük bir risk yarattığını söyleyerek ‘‘Raf ömrünü tamamlamış ürünler kanserojenik ve toksik etki göstermeye daha meyillidir. Dahası bu ürünler beklenmedik yan etkilerin ve alerjilerin gelişmesine neden olabilir. Kozmetik ürünlerinizi satış döngüsünün hızlı olduğu yerlerden almanız bu riski azaltabilir. Ayrıca kozmetiklerin raf ömrü boyunca uygun koşullarda saklanması da son derece önemlidir. Isı, ışık ve nemden etkilenecek ürünler için özel saklama şartlarının oluşturulması gerekir. Aksi taktirde bu ürünler raf ömrünü tamamlamamış olsalar dahi bozulabilir. Bozulmuş olan ürünün kokusu, kıvamı, rengi değişir ve su/yağ fazı ayrılmış halde görülür. Bu tür bozulmaya uğramış ürünleri kesinlikle kullanmayın’’ ifadesini kullandı.  
Organik ürünleri tercih etmeye özen gösterin
Organik ürün sertifikasına sahip, bitkisel kaynaklardan elde edilen, insan sağlığına ve çevreye dost ürünlerin kullanılması yönünde önerilerde bulunan Yrd. Doç. Dr. Aksoy, “Eğer tamamen organik ürünleri alamıyorsanız; sentetik madde içeriği az olan ürünleri tercih edin. Çok fazla hammadde içeren ürünler yerine daha içeriği daha sade ürünleri tercih edin” dedi.
Gebeler, bebek emziren kadınlar, belirgin alerjisi bulunanlar, deri hastalığı olanlar, bebekler, gelişim çağındaki çocuklar için bir kozmetik ürünü seçerken daha dikkatli olunması gerektiğini söyleyen Yrd. Doç. Dr. Aksoy, kokulu ürünlerden özellikle gebelerin, bebeklerin ve gelişim çağındaki çocukların sakınması gerektiğini belirtti. Yrd. Doç. Dr. Aksoy, ambalajı açılmış, zarar görmüş ürünlerin kesinlikle alınmaması gerektiğini ve satın alınan ürünlerin Sağlık Bakanlığı tarafından onaylı olup olmadığının da mutlaka kontrol edilmesi gerektiğini sözlerine ekledi