15 Ocak 1950 Enosis Plebisitinin ardından 1950’li yıllarda Kıbrıs’ın Yunanistan’a ilhakını ön gören Megali İdea’nın yarattığı sıkıntılı süreçte Dr. Fazıl Küçük , Kıbrıs Türk toplumunun lideri olarak öne çıkan ve Kıbrıs Türk toplumunun yok edilmesi için yapılan tüm planlara karşı köy köy ; kasaba , kasaba gezerek insanları bilinçlendirmek adına büyük fedakarlıklarla çalışarak, Kıbrıs Türk toplumunun direniş kaynağı olmuştur.
Taksim tezinin anavatanımız Türkiye’de hükümet politikası olarak ön plana çıktığı dönemde, Kıbrıs Türk Toplumunun en zor günlerinde Türkiye çapında 8 Haziran - 6 Temmuz 1958 tarihleri arasında düzenlenen “Ya Taksim Ya Ölüm” Mitinglerinin birçoğuna konuşmacı olarak katılan Liderimiz Dr. Fazıl Küçük ısrarla ‘ Taksim’ tezini savunmuş ; Muhtariyet ve diğer çözüm yollarına kapıları kapatmıştı…
Liderimiz Dr. Fazıl Küçük, Kıbrıs Türk toplumunun özgürlük ve varoluş mücadelesi verdiği zor yıllarda kutsal bir görev üstlenerek Kıbrıs Türk toplumuna öncülük etmiş, Kıbrıs Türk toplumunun mücadele tarihiyle özdeşleşmiş ve bütünleşmiştir.
Liderimiz Dr. Fazıl Küçük, Kıbrıs Türk toplumunun milli davasının anavatanımız Türkiye’de benimsenmesi ve Kıbrıs Türk toplumunun tezinin dünyaya tanıtılmasında tarihi görüşmeler ve konferanslarda Kıbrıs Türk toplumunu şerefle temsil etmiştir.
Kıbrıs Türk toplumunu insanca bir yaşama kavuşturma adına yaptıkları saymakla bitmeyen Liderimiz Dr. Fazıl Küçük, en zor yıllarda ortaya çıkarak halkına ışık tutmuş, İngiliz Sömürge Yönetiminin tüm tehdit ve baskılarına rağmen yılmadan halkıyla bütünleşerek mücadelesini sürdürmüştür…
19 Şubat 1959 Zürih ve Londra Anlaşmalarıyla birlikte anavatanımız Türkiye’nin etkin ve fiili garantörlüğü Kıbrıs Türk halkının bağımsızlığına giden yolda çok önemli bir aşama olurken, bu bağımsızlık mücadelesinin bayrağını dalgalandıran; önce Dr. Fazıl Küçük sonra da Kurucu Cumhurbaşkanımız Rauf R. Denktaş ve dava arkadaşları verdiği mücadelelerle Kıbrıs’ın Yunanistan’a ilhakını engellemişlerdir…
19 Şubat 1959’da Londra’da Zürih ve Londra Anlaşmalarının imzalanmasıyla birlikte anavatanımız Türkiye ,Yunanistan ve İngiltere Dışişleri Bakanları yanında , Kıbrıs Rum Toplumu adına Makarios ve Kıbrıs Türk Toplumu adına da Liderimiz Dr. Fazıl Küçük imzalamıştı. Dr. Fazıl Küçük’ü bir kurtarıcı gibi gören Kıbrıs Türk halkı onu 3 Aralık 1959’da tek aday olarak Kıbrıs Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Muavini olarak seçerken 13 Aralık 1959’da da Makarios III, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin ilk Cumhurbaşkanı seçiliyordu…..
Ancak, 16 Ağustos 1960 Lefkoşa Anlaşmaları ile Kıbrıs Cumhuriyeti ilan edilir ve de 950 kişilik Yunan Alayı ve 650 kişilik Türk Alayı Mağusa’dan Kıbrıs’a ayak basmasının ardından çok kısa bir süre sonra Makarios 1960 Anayasası ile Kıbrıs Türklerine çok haklar verildi diyerek Anayasada değişiklik yapmak ister. Bu değişiklikleri gerçekleştiremeyince Enosis’e giden yolu açmak için 21 Aralık 1963’de başlayan Kanlı-Noel saldırıları ile Akritas Planı devreye konulur ve Rumların silahlı saldırıları çok kısa bir sürede tüm adamıza yayılır.
İşte o günde 1964 yılında Liderimiz Dr. Fazıl Küçük : “Mabet kadar kutsal ocağımızın başına bayrağımızdan başka bir bayrağı görmeye tahammül edemeyiz ve etmeyeceğiz” diyordu…
1967 yılında da Dr.Fazıl Küçük, “Eğer bugün Kıbrıs’ta bir Türk halkının mevcudiyetini dünya kamuoyuna anlatabilmişsek bu ancak 120 000 Türk’ün eseridir. Bu eserde yedisinden yetmişine her ferdin hissesi vardır” diyordu.
21 Aralık 1963 tarihinde Kıbrıs Türk halkına karşı Rumların başlatmış olduğu Kanlı-Noel saldırıları sonrası oluşturulan Kıbrıs Türk Genel Komitesi’nin başkanlığına getirilen Liderimiz Dr. Fazıl Küçük; 27 Aralık 1967’de kurulan Geçici Kıbrıs Türk Yönetiminin Başkanlığa getirildi. 18 Şubat 1973’de görevinden ayrılan Dr. Fazıl Küçük, bayrağı dava arkadaşı Rauf Denktaş’a bırakır, fakat gazetesi Halkın Sesi’nde yazdığı yazılarla siyasi mücadelesini aralıksız sürdürmeye ve de Kıbrıs Türk halkının haklı mücadelesini duyurmaya devam eder…
20 Temmuz 1974’de yapılan Barış Harekatı ile özgürlüğüne kavuşan Kıbrıs Türk halkı 15 Kasım 1983’de Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni ilan eder.
Rum liderliğinin isteklerine karşı “Enosis hayaldir ve böyle kalacaktır, Kıbrıs Türk’ü hür ve bağımsız olarak yaşayacaktır” diyerek mücadeleyi başlatmasından yarım asrı aşkın bir süre sonra Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin ilanını yaşamının son günlerinde gören Liderimiz Dr. Fazıl Küçük , “Bu son günlerimde hayata yeniden doğmuş gibiyim” diyor ve ömrünü verdiği mücadelenin bu mutlu aşamaya ulaşması karşısında KKTC Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf R. Denktaş ve dava arkadaşı Osman Örek ile birlikte halkını selamlarken göz yaşlarını tutamıyordu.
Dr. Fazıl Küçük, 15 Ocak 1984’de tutulduğu hastalıktan kutulamayarak tedavide bulunduğu Londra’da henüz 78 yaşında iken hayata gözlerini yumdu…..
Kıbrıs Türk halkının var oluş ve özgürlük mücadelesinde ulu önder Atatürk’ün mazlum milletlere ışık tutan, eşsiz mücadelesini örnek alan ölümsüz Liderimiz Dr. Fazıl Küçük’ü ve dava arkadaşlarını bir kez daha minnet ve şükranla anıyoruz…