LİDERİMİZ DR. FAZIL KÜÇÜK’Ü ÖLÜMÜNÜN 37’NCİ YIL DÖNÜMÜNDE SAYGIYLA ANIYORUZ (3)
Rum Ortodoks Kilisesinin 15 Ocak 1950’de düzenlediği Enosis Plebisitinin ardından Enosis sesleri tavan yaparken Yunanistan konuyu BM’e taşıyarak sözde self-determinasyon hakkı tanınmasını isteyecek ancak Anavatanımız Türkiye’nin İngiltere’nin de desteği ile yapmış olduğu girişimler sonucu hedefine ulaşamayacaktı..
1952 yılında Liderimiz Dr. Fazıl Küçük: “Gayemiz, hür bir tebaa olarak bu ada üzerinde milli kültür ve haysiyetiyle yaşamaktır. Bize her şeyi çok görenler, yaşamayı bile haram sayanlar artık anlamalıdırlar ki uyanan, şahlanan bir Türklük meydana çıkmıştır. Açık yolun yolcularıyız” diyordu..
Daha bir üniversite öğrencisi iken, Türk Maarifinin İngiliz Müdürler tarafından yönetilmesinde ısrar eden Kavanin Meclisi’nin Türk üyelerine karşı çetin bir mücadeleye giren Liderimiz Dr. Fazıl Küçük; bütün siyasi hayatı boyunca, Türk okulları ile Evkaf İdaresi’nin Kıbrıs Türk Halkına devredilmesi için, Sömürge Hükümeti’ni ikna etme üzerinde mücadeleye girdi.. Liderimiz Dr. Fazıl Küçük’ün ve dava arkadaşlarının İngiliz Sömürge Yönetimine karşı verdiği mücadelenin sonunda 15 Nisan 1956’da Evkaf binasına Türk bayrağı çekilirken halkımız göz yaşlarını tutamıyordu..
Liderimiz Dr. Fazıl Küçük; sahibi olduğu Halkın Sesi Gazetesinde toplumsal konulara ağırlıklı olarak önem veriyor ve sürekli olarak Türk okullarındaki Eğitim, Aile Mahkemesi ve Evkaf İdaresi’nin İngiliz Sömürge Yönetimi’nden Türk Toplumunun yönetimine devredilmesi yönünde yazdığı yazılarla İngiliz Yönetimine karşı mücadele etmeye devam ediyordu..
Gazete yazılarında Liderimiz Dr. Fazıl Küçük: “Mekteplerimizi idare etmek emelindeyiz. Türk çocuğuna benliğini biz öğreteceğiz. Ona seciyeyi biz vereceğiz.. Ey Kıbrıs Türkü, en ulvi vazifen bilim ocağımızın imdadına koşmaktır… Bizi kurtaracak olan milli bir mücadeledir… Mabet kadar kutsi ilim ocağımızın başında bayrağımızdan başka bir bayrağı görmeye tahammül edemeyiz ve etmeyeceğiz… Türk, hakkını elde etmek ve hürriyetine kavuşmak için mania bilmez” diyordu..
Liderimiz Dr. Fazıl Küçük’ün önderliğinde verilen mücadeleler sonunda 1 Eylül 1950’den itibaren Lefkoşa’da Lisemizdeki İngiliz Müdür yerine Anavatanımız Türkiye’den Kıbrıs asıllı Çorum Lisesi Müdürü Yavuz Gonnolu gelirken, 1954’ten itibaren Türk Aile Mahkemeleri Kanunu uygulamaya geçiyor ve de 15 Nisan 1956’da İngilizlerin Kıbrıs Türk halkına devretmek durumunda kaldığı Evkaf’a Türk Bayrağı çekilirken Kıbrıs Türk Halkı göz yaşlarını tutamıyordu..
“Taksim” tezinin Anavatanımız Türkiye’de de hükümet politikası olarak ön plana çıktığı dönemde, Kıbrıs Türk halkının en zor günlerinde Türkiye çapında 8 Haziran-6 Temmuz 1958 tarihleri arasında “Ya Taksim Ya Ölüm” Mitinglerinin bir çoğuna konuşmacı olarak katılan Liderimiz Dr. Fazıl Küçük ısrarla “Taksim” tezini savunmuş; Muhtariyet ve diğer çözüm yollarına kapıları kapatmıştı…
Kıbrıs Türk Halkının içinden çıkan ve halkıyla kucaklaşan Liderimiz Dr. Fazıl Küçük; Atatürk Milliyetçiğinin takipçisi olurken Kıbrıs Türk Halkının egemenlik ve özgürlük yolunun aydınlanmasında dönemin aydın kesimini de etrafına toplayarak yürüttüğü mücadelede gazetesi Halkın Sesi kanalıyla sürdürdüğü mücadelenin Kıbrıs Türk Halkının bugünlere gelmesinde önemli bir rolü olmuştur..
15 Ocak 1950 Enosis Plebisit çerçevesinde ; BM’den “self-determinasyon” adı altında Enosis’e giden yolu açmak isteyen Rum-Yunan ikilisi 1954’te bunu başaramayınca E. General Grivas’ın liderliğinde 1 Nisan 1955’te EOKA tedhiş örgütü faaliyete geçiyordu..
1960 Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kuruluşuna giden yolda dava arkadaşı Rauf R. Denktaş ve Osman Örek’le ayni görüşü paylaşan ve olası bir antlaşmada Anavatanımız Türkiye’nin garantörlüğü yanında mutlaka “Türk Askerinin Adaya Ayak Basması”nı ısrarla savunan Liderimiz Dr. Fazıl Küçük ve arkadaşlarının ne kadar halkı oldukları çok kısa bir süre sonra çok daha iyi anlaşılacaktı..
Sonuçta , Kıbrıs Türk Halkının konu haklı istekleri doğrultusunda bir antlaşma imzalandı ve Kıbrıs Türk Halkı 82 yıllık bir ayrılıktan sonra; 19 Şubat 1959 Zürih ve Londra Antlaşmaları çerçevesinde Türkiye, Yunanistan ve İngiltere’nin garantörlüğünde, Kıbrıs Türk ve Rum halklarının siyasi eşitliğine, egemenliğine ve ortaklığına dayalı olarak Kıbrıs Cumhuriyeti kurulurken, 16 Ağustos 1960 Lefkoşa Antlaşmaları ile 650 kişilik Türk Alayı ve 950 kişilik Yunan Alayı ayni gün Mağusa Limanından adaya çıkarken Kıbrıs Türk halkının 82 yıllık hasreti de sona eriyordu..
Diğer bir değişle; Liderimiz Dr. Fazıl Küçük ile dava arkadaşı Rauf R. Denktaş’ın ve diğer yoldaşlarının birlikte yaptığı mücadele ile Kıbrıs Türk Halkı ‘azınlık’ olarak nitelenen bir cemaat yerine, iki halktan oluşan 1960 Kıbrıs Cumhuriyetine taşımışlardır..
19 Şubat 1959 Zürih ve Londra Antlaşmalarını imzalamasının ardından 3 Aralık 1959’da rakipsiz olarak Kıbrıs Cumhuriyeti’nin ilk Cumhurbaşkanı Muavini olarak seçilen Liderimiz Dr. Fazıl Küçük; 21 Aralık 1963 Kanlı Noel saldırılarının ardından oluşturulan Genel Komite’nin başkanlığını yaptı.. 27 Aralık 1967’de tarihinde kurulan Geçici Kıbrıs Türk Yönetimi’nde başkanlığa getirildi.. Dr. Fazıl Küçük, 18 Şubat 1973’te Cumhurbaşkanı Muavinliği’nden ayrılarak, yerini yılların dava arkadaşı Rauf R. Denktaş’a bırakırken gazetesindeki mücadeleyi sürdürerek Halkın Sesi Gazetesini Kıbrıs Türk Halkının milli davasına bayrak yapmaya devam edecekti..
Başta liderimiz Dr. Fazıl Küçük olmak üzere Rauf R. Denktaş ve dava arkadaşları ve Kıbrıs Türk halkı 20 Temmuz 1974 Barış harekatının mutluluğunu yaşadı.. 20 Temmuz 1974 Barış Harekatı sonrası Rauf R. Denktaş; 1 Ekim 1974’te kurulan Otonom Kıbrıs Türk Yönetimi, 13 Şubat 1975’te kurulan KTFD Başkanı olurken ve 15 Kasım 1983’te bağımsız ve egemen devletimiz KKTC’nin ilan edilmesinin gururunu yaşadı.. Liderimiz Dr. Fazıl Küçük’ün dava arkadaşı Rauf R. Denktaş, Kıbrıs Türk halkını özgürlüğe, egemenliğe ve devlet sahibi olmaya taşıdı..
21 Aralık 1963 Kanlı Noel saldırılarının hedefi birkaç gün içinde Kıbrıs Türk halkını etkisiz hale getirerek bir Hele Cumhuriyeti kurmak ve ardından Enosis’i gerçekleştirmek ve de Kıbrıs Türk Halkını Maronitler, Ermeniler gibi ‘azınlık’ hakları vererek Girit misali yok etmekti.. Ancak Kıbrıs Türk halkı o günde Rauf R. Denktaş ve arkadaşlarının bugün kuruluşu 1 Ağustos 1958 olarak kabul edilen Türk Mukavemet Teşkilatı (TMT) etrafında bütünleşerek Anavatanına güvenerek 11 yıl boyunca büyük mücadeleler verdi.
15 Temmuz 1974’te Yunan Cuntası desteğinde RMMO ve EOOKA-B’nin Makarios’a karşı düzenledikleri darbenin esas hedefi Enosis’i gerçekleştirmekti.. Nitekim Makarios’un yerine getirilen Nikos Sampson 17 Temmuz 1974’te televizyonda yaptığı konuşmasında Kıbrıs Helen Devletini ilan etmiştir.
Bu gelişmenin ardından Anavatanımız Türkiye’nin düzenlediği 20 Temmuz 1974 Barış Harekatı ile Kıbrıs’a barış ve huzur geldi. İki bölgeliliğin oluşmasının ardından yıllarca devam eden görüşme sürecinin Rumların Enosis hedefleri nedeniyle başarısızlıkla sona ermesinin ardından Kıbrıs Tük Federe Devleti Meclisi oy birliği ile aldığı kararın ardından bağımsız ve egemen devletimiz Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni ilan etti..
15 Kasım 1983’te Rauf R. Denktaş; bağımsız ve egemen devletimiz Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni Meclis binasının balkonundan ilan ederken Liderimiz Dr. Fazıl Küçük mutluluktan gözyaşlarını tutamıyordu…
Ölümünden önce verdiği son demecinde de hastalığının geçtiğini söylüyor ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kurulmasını görmesiyle hayata yeniden kavuştuğunu vurgulayan Liderimiz Dr. Fazıl Küçük; 15 Ocak 1984 tarihinde tutulduğu hastalıktan kurtulamayarak tedavide bulunduğu Londra’da , 78 yaşında hayata gözlerini yumdu…
Günümüzde Kıbrıs Türk Halkına düşen görev Anavatanımız Türkiye’nin desteğinde bağımsız ve egemen devletimiz Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetini yaşatmaktır, tanınmasını sağlamak için yola çıkmaktır.. Liderimiz Dr. Fazıl Küçük, Kıbrıs Türk halkının özgürlük ve varoluş mücadelesi verdiği zor yıllarda kutsal bir görev üstlenerek Kıbrıs Türk halkına öncülük etmiş, Kıbrıs Türk halkının mücadele tarihiyle özdeşleşmiş ve bütünleşmiştir..
Kıbrıs Türk Halkının varoluş ve özgürlük mücadelesinin Lideri Dr. Fazıl Küçük’ün mücadelesi her zaman Kıbrıs Türk Halkına yol gösterecektir. Kıbrıs Türk halkı esarete ve yok olmaya doğru itilirken bir özgürlük mücadelesi veren Anavatanımız Türkiye’nin her türlü desteğini alan Kıbrıs Türk halkının KKTC’nin kuruluşuna giden yolda verdiği mücadelede Liderimiz Dr. Fazıl Küçük’ün büyük bir rolü vardır..
Atatürkçü çizgide Kıbrıs Türk halkının haklarını ve özgürlüğünü savunun Liderimiz Dr. Fazıl Küçük’ün Kıbrıs Türk Halkına emanet ettiği, “Barış ve Özgürlük Meşalesi” günümüzde yolumuzu aydınlatmaya devam etmektedir.. Varoluş ve özgürlük mücadelemizin Lideri Dr. Fazıl Küçük ve dava arkadaşı Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf R. Denktaş’ 2 gün ara ile anarken dava arkadaşları Osman Örek’i, çalışma arkadaşlarını , aziz şehitlerimizi ve gazilerimizi saygıyla selamlıyorum.
İngiliz Sömürge Yönetiminin karanlık günlerinde Kıbrıs Türk Halkının egemenlik, özgürlük ve varoluş mücadelesine yaşamını adayan Liderimiz Dr. Fazıl Küçük’ü kalbimizde yaşatarak sonsuzluğa uğurlayışımızın 37’nci yılında sevgi , saygı ve rahmetle , şükranla anıyoruz.. Ruhu Şad Olsun ..