Madalyaları alırken!

Abone Ol

Kavga kültürü hiç kimselerin tercih ettiği bir yöntem değil.

Haklı olsan bile işi kavgaya döktün mü kaybedersin!

Kaybetmesen bile, tepki çekersin!

“Ne asi ol asıl, ne uysal ol basıl” derdi rahmetli babam.

Benim için sonsuz anlamı olan sözün “ne uysal ol basıl” kısmından yola çıkarak sizlerle madalya konusunu ele alacağım.

                                         ************************

Kıbrıs Türkünün  çeşitli kademelerde yıllarca vermiş olduğu mücadeleyi sembolize eden, bir anlamda hizmetleri tespit eden sembol madalyalar verilmesi hususunda mücadele verenlerin arasında ben de vardım.

Mücahitler Derneği Genel Sekreteri sıfatımla bu çalışmalarda epeyce terim olduğunu söyleyebilirim.

 Madalyalar yasasında Türk Mukavemet Teşkilatı saflarında hizmet edenlere ayrı formasyonda düzenlenmiş madalya, Mücahit ordusunda hizmet edenlere ayrı ve Barış Harekatlarına katılanlara ayrı dizaynlarda hazırlanmış madalyalar verilecekti.

Kısacası, TMT de, Mücahit hizmetlerinde ve Barış Harekatlarına katılmış bir kimseye toplam üç madalya verilecekti. Amaç aynı bile olsa, İki hizmette bulunana iki, sadece birinde hizmet yapana yaptığı hizmeti sembolize eden madalya verilecekti!

Hatta bu başlıkta yarışma düzenlemiş, madalya şekillerini belirlemiştik.

Hatırlıyorum da Mücahitler Derneği olarak derece alanlara ödüller bile vermiştik.

Sonra yüksek maliyetler hesaplandı, devlete yüksek miktarlarda külfet yükleyecek olan her hizmete ayrı madalya verilmesi, rafa kaldırıldı.

Yerine tüm hizmetleri kapsayacak tek bir madalya verilmesi kararı alındı.

Seçim yasakları içine giren ve dağıtımı üyesi bulunulan muharip dernekler veya başka yollardan yapılacak olan madalyalar bu madalyalar.

Bu gün Türk mukavemetinde önemli bir yeri olan Sönmezliler Ocağında bana da bu madalyalardan verilecek.

Sapla saman farkı gözetilmeden, yorgan döşek yatanınan, fırsat buldu mu kaçan ınan kısacası tek bir kurşun bile harcamamışa verilecek olan da aynı madalya, başına gelmeyen kalmayana da verilecek olan aynı madalya.

Çok geç kalınmış bir gelişme ama yine de bunu gündeme taşıyan sayın Özgürgün hükümetine teşekkürler.

Yazımın başında da dedim ya, kavga kültürü hiç kimselerin tercih ettiği bir yöntem değil.

Haklı olsan bile işi kavgaya döktün mü kaybedersin!

Kaybetmesen bile tepki çekersin!

“Ne asi ol asıl, ne uysal ol basıl” derdi rahmetli babam.