BM’den çifte standart BM’den çifte standart
Akdeniz Köyü’nde narenciye üreticiliği yapan Osman Konut, KKTC tarihinde ilk kez limon ithalatına izin verilmesine isyan etti.
Akdeniz köyünde ikamet eden Ziraat Mühendisi Osman Konut, çocuk yaşlardan beridir ailesi ile tarım işi ile uğraştığını ifade ederek, “10 yıl önce ailemin desteğiyle 12 dönüm limon bahçesi kurdum. Bin bir emek ve zahmetle bu bahçelerin bakımını yaptım. Amacım ata yadigarı topraklara üretim yaparak sahip çıkmaktı. Limon bahçelerimin tam verime girdiği bu yıllarda; Avrupa Birliği’nin de desteği ile yaklaşık 300 bin Euro’luk yatırım yaparak, soğuk hava deposu ve paketleme tesisini faaliyete soktum. Bu yıl soğuk hava deposunda muhafaza edeceğim portakal, greyfurt ve limon miktarlarını Tarım Bakanlığı yetkililerine bildirdim. Ancak rüyamda görsem inanamayacağım bir durum gerçekleşti. Limon ve narenciye memleketi olan ülkemizde; Temmuz ayı itibariyle, Tarım bakanlığı yetkililerinin bizzat bilgisi dahilinde limon ithalatına izin verildi. Artık Arjantin, Türkiye ve birçok ülkeden limon ve narenciye ürünleri ithalatı gerçekleştirilebilecek” sözleriyle bu duruma isyan etti.
 “Üreticilere ve üretici birliklerine açık çağrımdır” diyen Konut, “Tarım Bakanlığı’nın politika ve söylemlerine inanmayın. İç piyasa için üretim yapmayın yoksa benim düştüğüm duruma düşersiniz” dedi. Açılan ithalat izniyle Askeri birliklere 30 TL’ den limon verileceğini açıklayan Osman Konut, “Buradan Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı ve Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanlığı’na da ihbarda bulunmak istiyorum. Kazıklanıyorsunuz ve üstünüzden ciddi prim yapılıyor! Tüccarların oyununa gelmeyin. Birilerinin üzerinizden zengin olmasına izin vermeyin” sözleriyle tepkisini dile getirdi.
 “Mademki bu ürünler 30 TL gibi fiyatla askere verilebilecek neden Tarım Bakanlığı’na bağlı Devlet kurumu Cypfruvex daha bir ay önce 1,2 TL’den limon alımı yaptı?” sorusunu yönelten Konut, Tarım Bakanlığı’nın Cypfruvex’in fiyat politikasından haberi olup olmadığını sorgulayarak Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanı Dursun Oğuz’a şu soruları yöneltti:
*Neden kırsal kalkınma adında hibe desteği verip üreticiyi oyalıyorsunuz? Kırsalda ekonomik kalkınmayı, ülkede üretimi yapılan ürünlerin ithalatını açarak ve birkaç tüccarı zengin ederek mi sağlayacaksınız? Lütfen her platformda göğsünüzü gere gere anlattığınız üretimi destekleme yalanından vazgeçin!
*Mademki bu memlekette üretim yapılmasını istemiyor ve desteklemiyorsunuz! Ya beni de memur olarak Bakanlığınızda göreve başlatınız ya da bana söyleyin; bu memleketi terk mi edeyim yoksa Güney Kıbrıs’a işçi olarak mı gideyim?”
*Buradan Kıbrıs Türk halkına sesleniyorum; Eğer Tarım Bakanı bu çağrıma cevap vermez de toptancıyı-tüccarı destekleyecek tutumu devam ederse, depomdaki ürünleri Tarım Bakanlığı önünde bedavaya dağıtacağımı taahhüt ediyorum.