Merhabalar,
Bugün uzun bir aradan sonra sizlerle kendi köşemde yazılarımı tekrardan paylaşabilmenin heyecanını yaşamaktayım.
Birçoğunuzun bildiği gibi 44 yıllık hayatım, spor camiasının içerisinde ve birçok spor branşında aktif sporcu ve yönetici olarak geçti. Ama bunların içerisinden hiç vazgeçemediğim ilgi duymanın sevmenin ötesinde benim için tutku olan Ralli Sporunu hiç bırakamadım ve hep daha iyi nasıl olur diye çok uzun mesailer harcadım.
Evet, bugün yazmak istediğim ilk konu olarak Kuzey Kıbrıs’taki motor sporlarının nasıl doğduğu ve gelişimini seçtim.
Bu yazıyı hazırlamamda bana destek olan Kuzey Kıbrıs’taki motor sporlarının başlamasını sağlayan abilerimden biri olan Sn. Salih Çeliker’e çok teşekkür ederim.
Kuzey Kıbrıs’ta Otomobil Sporlarının tarihi;
Kıbrıs Türk Otomobil Kurumu, 1975 yılında kuruldu. Kurulduğu dönemde ben henüz 6 aylık bir bebektim.
Kıbrıs Türk Otomobil Kurumu Kurucuları arasında Salih Çeliker, Mehmet Başkaya, Fikri Direkoğlu, Yücel Köken ve Mustafa Galip vardı.
İlk faaliyet 1976 yılının Şubat ayında Plümer Koruluğunda Autocross şeklinde düzenlendi. Daha sonra ayni yıl içinde Autocross, autotest ve tırmanma yarışları ile piknik rallileri de düzenlenmeye başladı.
İlk faaliyete katılan araçların, bir tanesi hariç, tümü günlük şahsi arabalar idi ve hiç bir ek özellikleri yoktu. BeachBuggy, spitfire, MG Midget, MG B, Mini, VW Kaplumbağa ve hatta 1950’lerden HilmanMinks bile vardı. Sadece bir araç, daha sonraları Zeki Topçu tarafından satın alınarak uzun yıllar rallilerimizi renklendirmiş olan J 162 plakalı ColtGalant araç ralli otomobili şeklinde yapılmış idi.
İlk faaliyeti organize eden ekip ise Salih Çeliker, Turgut Dizdaroğlu ve Güren Dellaloğlu ekibi idi. Turgut ve Güren arkadaşlar yurtdışı tahsillerine devam etmeleri nedeniyle daha sonraki faaliyetlerin bazılarında hazır bulunmuşlardı. Ama kuruluşundan beri işin içinde olan, gerek yarışmacı, gerek organizatör olarak çok uzun yıllar Kuzey Kıbrıs’ta otomobil sporlarının gelişmesine emek veren Salih Çeliker, Mehmet Başkaya, Ahmet Kişmir, Erden Baykara, Çolakoğlu kardeşler, Serdar Denktaş, Zafer Altıntaş, Orhan Olkanlı, Hasan Ali Yücel, Hilmi Karaca, Ersen Macila,. Hasan Macila, Eray Özseyhan, Yücel Paralik, Mazhar Ünüvar ve daha sonraları Ünver ve Mücahit kardeşler, Erdin Nurioğluları, Vural Avcan, Türkmen Sencer, Atan Alp, Osman Candaş, Özpaşa kardeşler ve daha pek çok isim bu sporun Kuzey Kıbrıs’ta gelişmesine ciddi emek koymuşlardır.
1980 yıllarında artık Rallicilerimiz Türkiye’de de yarışacak duruma geldiklerini görüp, Türkiye’deki Rallilere de katılmaya başlamışlardır. 1980 yılında Hilmi Karaca Günaydın Rallisine katılarak bir ilke imza atmıştı. 1981 yılında da Hasan Macila, Ford Escort RS2000 ile Yücel Paralik Renault 12 ile Hilmi Karaca VW ile, John MarshEscort 1600 ile Türkiye’nin en önemli rallisi olan Günaydın Rallisinde ciddi dereceler elde ederek o zamanlardan ülkemizin tanıtımı için kendi ceplerinden çok ciddi girişimler yapmaya başlamışlardı.
Bu arada Ülkemizdeki Otomobil Sporlarının gelişim sürecine bakarken, Raşid Ahmet Raşid beyin bu spora katkıları yadsınamaz. Merhum Raşid bey, hayatta iken, Goodyear sponsorluğunda çok büyük ve renkli Ralliler organize etmeye başlamıştık. Raşid bey vefat edince, de Şirketi Rallinin ismini Raşid Bey Rallisi olarak değiştirmişti ve biz de yıllarca bu isimde ralliler düzenlemekten onur duymuştuk. Kuzey Kıbrıs’ta otomobil sporlarının gelişmesindeki en önemli km taşı Raşid Bey Rallileridir.
Daha sonraları Kuzey Kıbrıs Turing ve Otomobil Kurumu olarak yoluna devam eden Otomobil sporları, 1990’lı yılların ortalarında da çok ciddi bir gelişmeye şahit oldu. Salih Çeliker ve ekibi o yıllarda hayal gibi olan ama şimdi müthiş yararını gördüğümüz gümrüksüz ralli aracı ithal edebilme hakkını O zamanlar Turizm Bakanı olan Sn. Serdar Denktaş’ın kararlılığı ve tam desteği ile elde etmiş oldu. Bu da Kuzey Kıbrıs’ta Otomobil sporlarının çok çeşitlenmesine, kalitenin artmasına ve uluslararası yarışlarda yarışabilecek araçlar elde etmemize sebep oldu. Bugün seyretmekte olduğumuz ralli arabalarının alınabilmesinin gerisinde o, günlerde bu gençliğe inanarak ve güvenerek verilmiş olan bu hak yatmaktadır.
Bugün parkurlarımızda kullanılan araçların kalitesinin bu kadar yüksek ve son teknolojik olmasının sebebi o dönemde atılan tohumlardır.