MUSTAFA KEMAL ATATÜRK VE 19 MAYIS 1919’A GİDEN YOL (17)

Abone Ol

30 Ekim 1918  Mondoros Mütarekesi’nin   7. Maddesine göre  İtilaf Devletleri güvenliklerini tehdit eden bir durumu  bahane ederek istedikleri bölgeleri işgal  edebileceklerdi. Nitekim kısa bir süre sonra  Mondoros Mütarekesinin  hemen ardından  işgaller başlayacaktı..

Mondoros Mütarekesinin hemen ardından Boğazları, kontrolü altına alan    İngilizler Çanakkale, Musul, Batum, Antep, Konya, Maraş, Samsun, Bilecik, Merzifon, Urfa , Urla ve Kars’ı işgal ettiler. Fransızlar ise; Trakya’daki  demiryolunun   önemli istasyonlarını , Dörtyol, Mersin, Adana ve  Afyon  istasyonlarını işgal ettiler.. İngilizler tarafından işgal edilen Güney Doğu’daki bazı iller daha sonra  Fransızlara terk edildi..

…Musul’daki petrol kaynakları için Fransa ile 15 Eylül 1919’da  imzalanan Suriye İtilafnamesi  ile Musul İngilizlere, Maraş, Antep ve Urfa civarı  Fransızlara bırakıldı. Fransızlar 10 Nisan 1920’ye kadar işgali sürdürdü. İtalyanlar ise Antalya, Kuşadası, Bodrum, Fethiye ve Marmaris’i işgal ettiler.  Konya  ve Akşehir’e de asker  yolladılar. Kaynak: dünya.com/kose-yazisi/milli-mucadele-basladıginda-anadolu-isgal-altinda-idi/327605

İzmir’in işgali düşüncesi 1919’un Şubat ortalarında Yunanistan Başbakanı Venizelos’un önerisiyle, İngiltere Başbakanı Lloyd George tarafından ortaya atıldı. 7 Mayıs’ta İngiltere, ABD ve Fransa, Yunan donanmasının  İzmir’e gönderilmesinde hemfikir oldular.  Yunanlılar kendilerine vaat edilen Ege Bölgesini ele geçirmek üzere İngiliz, Amerikan , İtalyan ve Fransız savaş gemilerinin koruması altında, Yunan Efzon Alayı  15 Mayıs 1919’da saat 08.55 sıralarında  askeri gemiden inerek   İzmir’e girmişlerdi.  

Diğer bir değişle Türk Milletinin  Milli Mücadelesi başladığında Anadolu işgal  altında idi. Türk Kurtuluş Savaşı’nda işgallere karşı ilk silahlı direniş Güneydoğu Anadolu’da Fransızlara karşı başlarken   ilk Kuvay-ı Milliye hareketi Batı Anadolu’da Yunanlılara karşı ortaya  çıktı. Yunan askeri birliklerinin İzmir’i işgal etmesi ve ardından Anadolu içlerine ilerlemeye başlaması Kuvay-ı Milliye’nin doğuşunu   ve Milli Mücadele’nin  diğer bir değişle Kurtuluş Savaşı’nın başlamasını sağlayacaktı..

15 Mayıs 1919’da İzmir’i işgal eden  Yunanlılar,   16 Mayıs 1919’da Urfa, Çeşme, Karaburun ve  de Sisam, Midilli, Sakız, Ahikerya, İpsara adalarını, 18 Mayıs’ta Söke, 21 Mayıs 1919’da Menemen ve Torbalı, 22 Mayıs’ta Selçuk ve Bayındır, 23 Mayıs’ta Foça, 25 Mayıs’ta Manisa, 26 Mayıs’ta Germencik, 27 Mayıs’ta Aydın ve  İncirliova, 28 Mayıs’ta Atça, 29 Mayıs’ta Turgutlu, 30 Mayıs’ta Tire, 1 Haziran’da Ödemiş ve  2 Haziran’da Kınık ve Kiraz’ı işgal ettiler. Kaynak:https://tr.wikipedia.org/wiki/turk_Kurtuluş_Savaşı_Batı_Cephesi

15 Mayıs  1919’da İngiltere, Amerika, İtalya, Fransa ve İngiltere’nin desteğinde İzmir’e çıkan  Yunan askerleri,  İngiliz  birliklerinin desteğinde 22 Haziran 1920’de  Bursa-Uşak çizgisine doğru ilerlemeye başladılar ve  23 Haziran  1920’de Salihli kazası Yunanlılarca işgal edildi..

Yunanlılar, 24 Haziran’da Alaşehir ve Soma kazalarını, 25 Haziran’da Mudanya ve Bigadiç’i, 29 Haziran’da Savaş Tepe’ye ve Sındırgı’yı, 30 Haziran’da Balıkesir’i, 7 Temmuz’da Balya’yı, 8 Temmuz’da Bursa’yı, 10 Temmuz’da Orhaneli’yi, 12 Temmuz’da İznik’i işgal ettiler.. 20 Temmuz 1920’de Doğu Trakya’da Yunan  taarruzu başlar. Yunanlılar 3 Tümenlik bir kuvvetle Doğu Trakya’ya  saldırdılar. Tekirdağ, Mürefte ve Çorum Yunanlılar tarafından işgal edildi.. 21 Temmuz’da Lüleburgaz, Babaeski ve Hayrabolu,  24 Temmuz Uzun Köprü’yü, 25 Temmuz’da Edirne, Havza, Pınarhisar, Kırklareli, Malkara ve Lalapaşa, 27 Temmuz’da İpsala, Şarköy, Vize ve  Demirköy’ü, 28 Temmuz’da Enez, 30 Temmuz’da Keşan, 29 Ağustos’ta Uşak Yunanlılar tarafından işgal edildi.. 25 Ekim 1920’de Yunan Ordusu Bursa Cephesinden taarruza  geçerek Yenişehir ve İnegöl’ü işgal etti.. 

10 Ağustos 1920’de de Sevr Antlaşması imza edildi.  Sevr Antlaşması çerçevesinde İzmir, Ege Bölgesi ve Doğu Trakya’nın   önemli bir bölümü Yunanistan’a veriliyordu..  Sevr Antlaşması ile Anadolu’da Ermeni ve Kürdistan Devleti kurulması hedeflenirken, Irak, Arabistan  ve Suriye   İngilizler ve Fransızlar tarafından paylaşılıyordu..

 Sevr Antlaşmasına göre Antalya ve Konya Bölgeleri İtalyanların; Adana, Sivas ve  Malatya ise Fransızlara bırakılıyordu.   Sevr Antlaşması ile   sadece  Osmanlı İmparatorluğunun tasfiyesi değil, Türk milletinin yok edilmesi hedefleniyordu..  Yine, Mondoros Mütarekesi koşullarına aykırı olarak Musul, İskenderun, Kilis ve Antep; İngilizler tarafından işgal edildi. Bir süre sonra da  Mondoros Mütarekesinin 7. Maddesine  dayanarak Maraş’ı ve  Urfa’yı işgal edeceklerdi…

Fransızlar; Adana, Mersin, Osmaniye’yi işgal ettiler. İngiltere ve Fransa  kendi aralarında anlaşarak Irak ve  Filistin mandası; Suriye, Lübnan ,  Fransa’nın eline geçti.. Daha sonra Antep, Urfa  ve Maraş el değiştirerek Fransa’ya geçti..

Yunanlılar, Bursa ve Uşak bölgelerinden Eskişehir ve Afyon istikametinden 6 Ocak 1921’de ileri harekata geçer. 9 Ocak’ta İnönü mevzilerinin önüne  gelen  Yunan Kuvvetlerinin, 10 Ocak sabah saat 6.30’da   taarruzu başlar.  11 Ocak’ta,  I. İnönü Savaşları Türk’ün zaferi ile sonuçlanıyordu.  Birinci İnönü zaferinin ardından Alb. İsmet İnönü Tuğgeneralliğe terfi ederken  I. İnönü zaferi ile TBMM Hükümetinin içte ve dışta itibarı yükseliyordu…

I.İnönü Muharebesinden sonra Batı Cephesi Komutanı Albay İsmet Bey’e TBMM Reisi Mustafa Kemal Paşa , 11 Ocak 1921 tarihli telgrafında: Bu muvaffakiyetin mukaddes topraklarımızı düşman istilasından kamilen kurtaracak olan  kesin zafere bir hayırlı başlangıç olmasını Allahtan diler ve bu tebrikatın  umum Batı Ordusu Er ve Subaylarına  iletilmesini rica ederim. Kaynak: Prof. Dr. Hamza Eroğlu, İsmet İnönü ve I. ve II. İnönü Muharebelerinin İçerde ve Dışarda Etkileri, s.70

I.İnönü  Zaferinin ardından gerçekleşen Londra Konferansında İtilaf Devletleri istedikleri Antlaşmayı TBMM’ne  onaylatamayınca  Yunan ordusuna destek vererek yeni bir taarruzun başlamasını sağlayacaklardı. 

Londra  Konferansı sırasında  zaman kazanarak toparlanan Yunan Ordusu TBMM’nin düzenli askeri birliklerini yenerek  Ankara’ya ulaşabileceğini düşünmekteydi..  Yunan taarruzunun amaçları Ankara’yı işgal ederek TBMM’ni dağıtıp ulusal direnişe son vermekti.

Ancak, 23 Mart-1 Nisan 1921 tarihleri  arasında  Bursa’dan İnönü istikametinde  gerçekleşen Yunan saldırıları , düzenli Türk askeri birlikleri karşısında  daha fazla direnemeyecek ve de Yunan Ordusu bozguna uğrayarak  31 Mart gecesi  geri çekilmek zorunda kalacaktı.

İsmet İnönü, 1 Nisan 1921’de Atatürk’e çektiği telgrafta zaferi müjdelerken Atatürk de İsmet Paşa’ya  çektiği telgrafta  , “Bütün tarihi alemde , sizin İnönü Meydan Muharebesinde deruhte ettiğiniz vazife kadar ağır bir vazife deruhte etmiş komutanlar enderdir… Siz orada  yalnız  düşmanı değil, milletin makus  talihini de  (kara bahtını) da yendiniz. Düşman  çizmesi altındaki  karabahtlı   topraklarımızla beraber bütün vatan en ücra köşesine kadar sizin zaferinizi kutluyor…”  demişti.

II.İnönü Zaferi ile TBMM’ne  duyulan güven artarken, Batı Cephesinin güneyindeki askeri birlikler de İsmet Paşa’nın komutasına veriliyordu..  DEVAM EDECEK