'Avrupa'nın en zengin kraliyet ailesi' denilince akıllara İngiltere, Hollanda, Belçika gibi köklü kraliyet geleneklerine sahip ve dünyada söz sahibi olan ülkeler gelir... Ancak işin aslı öyle değil. Avrupa'nın en zengin prensi; İngiliz Kralı Charles'ın iki katı servetine sahip ve ülkesinin nüfusu 40 bin civarında...
Lihtenştayn Prensi Hans-Adam II'nin yaklaşık 4 milyar sterlinlik serveti; onu Avrupa'nın en zengin prensi yapıyor. İngiltere Kralı Charles'ın serveti ise yaklaşık olarak yarısı kadar: 1,8 milyar sterlin...
Lihtenştayn Prensi'nin kişisel serveti, ülkenin önde gelen özel bankacılık ve varlık yönetim şirketi LGT Group'taki büyük hisselerine dayanıyor. Ayrıca bu servet, Prens Lihtenştayn Vakfı tarafından yönetiliyor. Vakıf; gayrimenkul yatırımları, devasa ormanlık alanlar ve oldukça başarılı şarap işletmeleri gibi farklı alanlardaki yatırımları içeriyor.
ÜLKE KOCAMAN BİR BANKA GİBİ YÖNETİLİYOR
LGT Group, Prensin liderliği altında küresel bir bankacılık devine dönüşmüş durumda. Bu akıllı yatırımlar sayesinde, Liechtenstein Prensi Avrupa’daki diğer tüm kralların finansal olarak bir adım önüne geçmiş bulunuyor.
Öte yandan İngiliz Kralı Charles’ın 1,8 milyar sterlinlik serveti, Lancaster Dükalığı’ndaki varlıklar, geniş arazi sahiplikleri ve değerli sanat koleksiyonlarından oluşuyor. Ancak bu varlıklar, Prens Hans-Adam II’nin özel girişimlerden elde ettiği servet karşısında sönük kalıyor.
Lihtenştayn gibi küçük bir ülkenin, düşük vergileri ve finansal uzmanlığıyla yıllardır tanındığı biliniyor. Prens Hans-Adam II, bu avantajları ustalıkla kullanarak ailesinin servetini devasa boyutlara ulaştırmayı başarmış.
Lihtenştayn Kraliyet Ailesi’nin en dikkat çekici yanı, servetlerinin büyük ölçüde özel yatırımlara dayanması. Devlet fonlarına bağımlı modelleriyle, diğer kraliyet ailelerinden ayrılıyorlar...