O bir tarihti, bir tarih göçtü!

<p class="MsoNoSpacing">Su konusunda CTP Parti Meclisinin aldığı kararın hükümet de dahil, bir çok konuyu etkileyebileceğinden, inatla kalkanın zararla oturabileceğinden ve nihayet kılavuzu karga olanın akıbetinden söz edecektim ama haber...

Abone Ol

Su konusunda CTP Parti Meclisinin aldığı kararın hükümet de dahil, bir çok konuyu etkileyebileceğinden, inatla kalkanın zararla oturabileceğinden ve nihayet kılavuzu karga olanın akıbetinden söz edecektim ama haber kanallarına düşen bir ölüm haberi  bu konuların ertelenmesine yetti de arttı bile!

Albay İsmail Tansu büyüğümüzü yıllar önce tanıma, tanışma fırsatım oldu.

Epeyce ileri yaşlardaydı ama zekası, gerilerden aldığı gelişmeleri günümüzle harmanlaması müthişti.

Bir süre önce sevgili Özgül Mutluyakalı ile bir söyleşi yapmıştı.

İsmail Albayla ilgili olarak Özgül hanımın kanaatlerine ben yıllar önce sahiptim.Çeşitli nedenlerle Ankara ya gidişlerimizde hele 20 Temmuz münasebetiyle evinde yaptığımız ziyaretlerde İsmail Albayım adeta çocuklaşıyor, sevinç ve mutluluğundan kabına sığmıyordu!

Hele sıra TMT nin kuruluşuna uzanan anılarını anlatmaya geldiğinde adeta coşuyor, coşuyordu!

Bizleri ağırlamak için özel hazırlıklar yapar, bahçelerinden getirttikleri kirazları, kayısıları özellikle tatmamızı isterdi.

1958 de Başbakan rahmetli Adnan Menderesin ve dönemin Dış İşleri Bakanı rahmetli Fatin Rüştü Zorlu beyin o günlerde Özel Harp Dairesi Başkanı General Daniş Karabelen Paşaya talimatlarıyla TMT (Türk Mukavemet Teşkilatı) nin kuruluş aşamasına geçiliyordu.

Karabelen Paşa ile Korede Kunniri savaşlarında beraber olmuş ve  o dönemde Binbaşı rütbesindeki İsmail Tansu bey  emir üzerine kolları sıvıyor ve kuruluşuna hayat veriyorlardı.

Bana rahmetli Rauf Denktaşla, Burhan Nalbantoğlu ile nasıl tanıştıklarını anlatmıştı.

Nalbantoğlunu çok tutuyordu.

Bir keresinde 1974 Barış Harekatlarında Meriç Tabur Komutanlığı yapmış rahmetli Albay Saldıray Hakgüder,  İsmail Tansu Albayın evinde olduğum sırada telefonda beri aramıştı.

Nerede olduğumu söyledim, benden İsmail beyle tanıştırmamı rica etti.

İsmail Tansu beyin Saldıray beyin harekatlardaki yararlılıklarından haberi vardı.

Telefonda  birbirlerine öyle bir sarılışları vardı ki heyecanlanmamak mümkün değildi.

Her ikisini de birbirlerine kenetleyen ve heyecanla birbirlerine sarılmalarını sağlayan ortak nokta “Kıbrıs tı, Kıbrıs Türküydü.”

İsmail Tansu Albayıma Tanrıdan rahmet diler başta ailesi olmak üzere onun mücadelesine inananlara sabırlar dilerim!