Sendika Başkanı Selma Eylem yazılı açıklamasında, "hala okul binalarının güçlendirmesiyle ilgili somut adımlar atmadığını, tam gün programının dayatıldığını, kitap içeriklerinin dinselleştirildiğini, torpil, adam kayırma, rüşvet işlerinin devam ettiğini ve Bakanlığın diploma kriziyle ilgili hiçbir sorumluluk almadığını" ileri sürdü.
Eğitim Bakanlığı’nın 6 Şubat depremi üzerinden bir yıldan fazla süre geçmesine, halktan vergi toplanmasına rağmen, hala okul binalarının güçlendirmesiyle ilgili somut adımlar atmadığını belirten Eylem, “Vergilerin akıbeti, binaların performans analiz raporları açıklanmamış, sır gibi saklanmakta, öğrencilerimiz, öğretmenlerimiz, risk altında, okul binalarında tutulmaya devam etmektedir” dedi.
Tam gün programının öğrenciye, veliye, öğretmene, okul idarelerine rağmen dayatıldığını savunan, eğitsel kolların derse dönüştürüldüğünü; çocukların sportif, sanatsal faaliyet yapmak yerine sınıflara hapsedildiğini ileri süren Eylem “Aç kalmaları, güvenlik riski altında olmalarını, okullarda yaşanan kaosu görmezden duymazdan gelmekte, eğitimin niteliğiyle hiçbir ilgisi olmayan bu dayatmayla öğretmeni itibarsızlaştırma, sendikasını zayıflatma ve eğitimde dönüşüm önündeki engelleri kaldırmaya çalışmaktadır” ifadelerini kullandı.
Bakanlığın eğitimde hedeflenen dönüşüm bağlamında, kitap içeriklerini kitap komisyonlarından izinsiz, habersiz değiştirerek dinselleştirip ikinci ilahiyat açılmasına onay verdiğini ileri süren Eylem, kuran kurslarına yazılı izin verildiğini savundu. Eylem, “Yasadışı tarikat yurtlarında barınması, beslenmesi sağlanıp beyinleri yıkanan 18 yaş altı öğrencilerimizle ilgili ise üç maymunu oynamaya devam etmektedir. Eğitim adı altında tarikat yapılanmalarının faaliyetlerini artırmasına, Anayasaya, Milli Eğitim yasasının çiğnenmesine göz yumulmakta, çanak tutulmaktadır” dedi.
Bakanlığı torpil, adam kayırma, rüşvet işlerini devam ettirmekle suçlayan Eylem ihalesiz konteyner alımı yapıldığını, ihtiyaç olmayan kadrolara münhal açılarak haksız, adaletsiz faaliyetler sürdürüldüğünü savundu.
Eğitim Bakanı ve Yüksek Öğrenim ve Dış İlişkiler Dairesi Müdürünü istifaya çağıran Eylem, “Sahte diploma kriziyle ilgili hiçbir sorumluluk almamakta, bakanlıktan onaylanan ama YÖDAK onayı olmayan üniversiteyle ilgili ise ‘öğrenim kurumu’ diyerek kamuoyu ile dalga geçmektedir. Her yıl öğrenciler Bakanlar Kurulu kararıyla geçirilmekte, sınıf geçme sistemi delinmekte, mezun edilip üniversitelere müşteri sağlanması hedeflenmekte, merdiven altı üniversitelere izin verilmekte, kaçak, özel okul adındaki yapılar denetlenmemektedir. Bu konuda yapılması gereken ilkeli, onurlu tavır Eğitim Bakanı ve Yüksek Öğrenim ve Dış İlişkiler Dairesi Müdürünün derhal istifa etmesi olmalıdır” ifadelerini kullandı.
Eylem, “Değirmenlik Lisesinde, aylardır sorunlar yaşanmakta, bunlar öğretmenlerin imzasıyla bakanlığa iletildiği halde, öğretmenlerle, sendikamızla defalarca görüşmeler yapıldığı halde Bakanlık sorunu çözmek yerine ötelemeyi tercih etmektedir. Bu noktadan itibaren doğacak tüm eğitim kaybından, yaşanacak her türlü sıkıntıdan Bakanlık sorumlu olacaktır” dedi.