Lefkoşa'da meydana gelen “Kanunsuz Bıçak Taşıma, Rahatsızlık Ve Uygunsuz Tavr-ı Hareket” suçlarından tutuklanan Fırat Gürler dün sabah yeniden mahkemeye çıkarıldı. 

Polis memuru mahkemede olguları aktardı.

Polis, zanlının 22 Kasım 2024 tarihinde saat 10:00 raddelerinde Lefkoşa'da Barış Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nde kendisine tedavi yapılmadığı gerekçesiyle yüksek sesle 'tedavi yapılmazsa kendimi keserim" diye bağırıp elleri ile kollarını gelişi güzel sağa, sola sallayarak “Rahatsızlık ve Uygunsuz Tavrı Harekette” bulunduğunu anlattı.

Polis, zanlının daha sonra tasarrufunda bulundurduğu toplam uzunluğu 21 cm olan çakıyı o sırada olay yerinde bulunan polis memurlarına gösterdikten sonra bahse konu çakıyı sağ el bilek üstüne sürterek 5 cm kesi oluşmasına sebebiyet verdiğini, makul güç kullanılarak suçüstü hali gereği tutuklandığını  söyledi.

Polis, mesele ile ilgili olarak yapılan soruşturmada zanlımın 20 Kasım,21 Kasım ve 22 Kasım 2024 tarihlerinde de Barış Sinir ve Ruh Hastalıkları hastanesine tedavi olmak için gittiğini ve orada huzursuzluk çıkararak saldırgan davranışlarda bulunduğunu tespit ettiklerini açıkladı. 

Polis, zanlının mahkemeye çıkarılarak, 2 gün ek süre alındığını, bu süre içerisinde kameraları incelediklerini, hastaneden ifadeler aldıklarını belirtti. Polis, zanlının açıkta davası ve benzer suçlardan birçok sabıkası olduğunu kaydeden polis, serbest kalması halinde başkalarına zarar verebileceğini ifade ederek, tutuklu yargılanmasını talep etti.

Trafiğe bir genç kurban daha Trafiğe bir genç kurban daha

Zanlının avukatı ise müvekkilinin tedavi talebiyle 4 kez hastaneye gittiğini ancak kabul edilmediğini ifade ederek, “Bu şahsın aynı suçları işlediği belirtiliyor. Eğer cezaevine giderse çıktığında yine aynı suçları işleyecek, cezaevi değil hastaneye yatırılması gerekiyor” dedi.

Mahkemede konuşan zanlı ise sinir hastası olduğunu, istemeden bazı davranışlar sergilediğini söyledi. 

Yargıç, zanlının tutuklu yargılanmasına, bu amaçla bir ayı aşmayacak süreyle cezaevine gönderilmesine, cezaevine konulmadan önce Barış Sinir ve Ruh Hastalıkları hastanesinde doktor kontrolünden geçirilmesine emir verdi.

Zanlı kararın ardından “Ben suçlu değilim, hastayım” diyerek bağırdı.