Hani halk arasında herkesin kullandığı klasik sözler vardır; ”Önce sağlık gerisi hikaye...” Şimdi KKTC’de bu sözlerin en anlamlı olduğu ve zirve yaptığı bir dönemden geçiyoruz. Devlet, “Coronavirüs”e ilişkin önlemler almıştır. Bu mikrobun yayılmasını önlemek amacıyla KKTC devlet olarak önemli adımlar atmıştır. Bu önlemleri burada tekrar sıralayıp yazmaya gerek yok. KKTC Devleti ve Hükümeti OHAL gibi kararlar almıştır. Bu önlemler yazılı basında, internette, sosyal medyada duyurulmuştur. Yani kısacası gereken her türlü önlem alınmıştır ve alınmaya da devam edecektir. KKTC’nin devlet olarak aldığı tüm bu önlemlere rağmen, KKTC’de “birleşik Kıbrıs” çözümüne inanan bazı insanlar, “Coronavirüs” sorununun “ülke” çapında ele alınması zorunluluğundan söz etmekte... Onların “ülke” dediği Rum Kıbrıs Cumhuriyeti... Bu bağlamda, bu insanların halâ “birleşik Kıbrıs” sevdasıyla çok önemli “Coronavirüs” salgınına ve olayına politik görüşlerini katarak bu olayı böyle lanse etmeye çalışmaları düşündürücü...
Kıbrıs adasında biri tanınmış, diğeri tanınmamış olsa da iki ayrı devlet gerçeği vardır. Kökleşmiş bir çözüm olarak duran bir gerçek. Bu gerçek doğrultusunda hareket etmek en doğru olanıdır. İki ayrı devleti yönetenler sınır kapılarının (tümü olmasa da) kapatılması konusunda kararlar almışlar. Bu konuda sorulacak soru şu: İki devlet arasındaki sınır kapılarının kapalı olması mı yoksa açık olması mı “Coronavirüs”ün yaygınlaşmasını engeller? Tüm dünyada sınır kapılarını kapatan, ülkelerarası hava, kara, deniz yoluyla herhangi bir ülkeye girişlere yasaklar uygulayanlar boşuna mı almışlar bu kararları?... Kıbrıs adasında da iki devlet arasındaki sınır kapılarını kapatma kararları “Coronavirüs” salgınını önlemek açısından en uygun olan önlemlerdir.
Bu yüzden KKTC’de kimsenin ister iki ayrı devlet çözümünü, ister federasyonu, ister birleşik Kıbrıs’ı savunsun, sağlığın önüne geçmeye çalışarak politika yapmaması gerekir. KKTC önemli bir sınav vermektedir. Bu sınavı geçerse, (ki görülen o ki KKTC bu sınavı yüksek not alarak geçecek) ve devletin sınırları içinde “Coronavirüs”ün yaygınlaşmasını önlerse önemli bir konuma gelecektir. Hele hele Rum Kıbrıs Cumhuriyeti’nden daha başarılı olursa... Düşünmeye değer... Ne dersiniz?...