RUM -YUNAN İKİLİSİNİN MEGALİ- İDEA HAYALLERİ VE EOKA TEDHİŞ ÖRGÜTÜNÜN FAALİYETE GEÇİŞİNİN 68. YIL DÖNÜMÜ (3)

Abone Ol

Törende yer alan  “Yunanistan Kıbrıs İlhak (Enosis)” pankartı dikkat çekti!.
EOKA tedhiş örgütünün faaliyete geçişinin 68. yıl dönümü etkinlikleri çerçevesinde GKRY Lideri Nikos  Hristudulidis, GKRY Meclis Başkanı Annita Dimitriu, GKRY Eğitim Bakanı Atina Mihailidu ve GKRY  Başpiskopos’u Georgios Papachrysostomou  Kıbrıs’ı Yunanistan’a bağlamak, diğer bir değişle Enosis’i gerçekleştirmek için 1 Nisan 1955’te faaliyete geçen EOKA’nın kuruluş yıl dönümü nedeniyle düzenlenen törene katılarak EOKA’cıları ayakta alkışladılar.
Nitekim bu çerçevede tören öncesi GKRY lideri Nikos Hristodulidis, GKRY Meclis Başkanı Annita Dimitriu  ve GKRY Eğitim Bakanı  Mihalidu tören öncesi EOKA’cıların mezarlarını ve anıtını ziyaret ettiler.
Bu ziyaretlerin ardından düzenlenen resmi  törende konuşan GKRY Lideri Hristodulidis: “EOKA bize gidilecek yolu gösterdi. 1 Nisan 1955 Kıbrıs Helenizm tarihinin en güzel ve en parlak sayfası olarak öne çıkmaktadır. EOKA’nın gösterdiği yolda yürümeye devam edeceğiz.” demişti.
Yerel yazılı basınımıza yansıyan haberlere göre; EOKA’cılar  Derneği’nin Güney Lefkoşa’da Tassos Papadopulos-Eleftheria Stadyumunda gerçekleştirdiği büyük etkinlikte konuşan GKRY Lideri Hristodulidis, Rum Hükümetinin  vatanın kurtuluşu, yeniden birleşmesi ve halkın bir arada yaşaması için mücadele ettiğini söyledi.
Hristodulidis, “Somut girişimlerin üstlenilmesiyle tüm halkın uyumlu ve refah içinde bir arada yaşa ve işbirliğinin nimetlerinden yararlanılabilmesi için, mutabık kalınan çerçeve , uluslararası hukuk ve Avrupa Hukuku temelinde gerçek barış ve güvenlik için müzakerelerin yeniden başlatılmasını istiyoruz” dedi.
..GKRY Lideri Hristodulidis, “Kahramanlarımızın fedakarlıklarına, kendimize, tarihe, ve geleceğimize karşı onurlu kalmamamız gerekir, sahip olduğumuz tek hak, Kıbrıs’ın nihai olarak adalete kavuşması, kurtuluşu ve yeniden  birleşmesi için mücadeleye devam etmektir.” Dedi. 
..Hristodulidis, EOKA’nın mücadelesinin Helenizmin evrensel ve zamandan bağımsız  standardını özetlediğini ifade etti.  Hristodulidis, ayrıca Kıbrıs Helenizmi’nin 1821 ve 1940 Paligenez (Yeniden Doğuş)  destanlarındakine benzer kahramanlık  ve fedakarlık anları yaşadığını vurguladı.
Konuşmasında Nikos Hristodulidis, EOKA’nın 1 Nisan 1955’te İngiliz boyunduruğunu ortadan kaldırma ve Yunanistan ile Enosis’i  gerçekleştirme hedefiyle kurulduğunu ifade etti ve EOKA’nın ilk bildirisinden şu alıntıları okudu:
“Uluslararası diplomasi adaletsiz ve büyük ölçüde geri kalmışsa , Kıbrıslı ruhun cesur olduğunu, diktatörlerimiz özgürlüğümüzden vazgeçmek istemiyorsa, onu kendi ellerimizle ve kanımızla talep  edebileceğimizi dünyaya göstermenin zamanı geldi. Yarış  zor olacak. Diktatör  araca  ve sayıya sahiptir. Ruhumuzu veriyoruz, hukuk da bizim tarafımızda . Bu yüzden biz kazanacağız.
Hristodulidis, 1 Nisan 1955’in , “Kıbrıs Helenizm tarihinin en güzel ve en parlak sayfası” olarak öne çıktığının  altını çizdi.  Hristodulidis “Bu nedenle bugün, bize özgürlük ve adalet için en büyük görevi hatırlatıyor” dedi. Hristodulidis, “Bu nedenle , çocuklarımıza ve yeni nesle EOKA’yı daha iyi bir Kıbrıs için , bugün sahip olduğumuz  Kıbrıs Cumhuriyeti için hayatlarını feda edenlerin mücadelelerini  ve fedakarlıklarını      anlatmakla yükümlüyüz” dedi.
EOKA terör örgütü her ne kadar da öncelikle İngiliz Yönetimine karşı harekete geçmiş olsa da gerçek ve ana hedefleri  Kıbrıs Türk halkını  yok etmek, Kıbrıs Türk Halkına karşı etnik bir temizlik yapmak ve de  adadan söküp atmayı hedefliyordu. Nitekim EOKA 21 Haziran 1955  tarihinden itibaren silahlı saldırılarını ve bombalarını Kıbrıs Türk halkına yönelteceklerdi.
Konu ile ilgili olarak KKTC Cumhurbaşkanı sayın Ersin Tatar; GKRY lideri Hristodulidis’in EOKA’dan övgü ile bahsetmesi çağdışı bir zihniyeti yansıttığını dile getiren sayın Ersin Tatar; Kıbrıs Türk Halkı olarak çok acılar çektik, soykırımdan geçtik. Tüm bunların altında EOKA yatıyor” dedi.
Yıllar sonra anılarını kitaplaştıran General Grivas; ada genelinde tedhiş ve terör eylemlerine başladığı  günlerde , ellerinde tek silah ve tek mermi bulunmayan Kıbrıs Türk Halkına karşı EOKA’nın sahip olduğu  ilk silahlarını, şöyle anlatır: “Büyük Milli Kurtuluş Davası, şu silahlarla  başlamıştı:
2 İtalyan yapısı Makineli Tüfek, 3 İngiliz Bren Tipi Makineli Tüfek, 1’i iyi durumda olmayan 3 İtalyan Beretta Tipi Makineli Tüfek, 4 Otomatik Tommygun, 17 Sten Tipi Tabanca, çeşitli tiplerde 47 Piyade Tüfeği, 7 Tabanca, 8100 İngiliz Mermisi, 3650 İtalyan Makineli Tüfeği Mermisi, 9800 İtalyan Piyade Tüfeği  Mermisi, 10400 Sten Mermisi, 200 Yunan Piyade Tüfeği Mermisi, 518 Tabanca Mermisi, 290 El Bombası, 20 Kilo Patlayıcı Madde ve Fitil.. Kaynak: Bülent Fevzioğlu, “Rum Meclisi’nin Tarihi Kararı-İtirafı” başlıklı  makalesi , 1 Nisan 2023 tarihli Kıbrıs gazetesi  s.12
Gerçek şu ki günümüzde Rum liderliği EOKA’yı “Ulusal Kurtuluş Örgütü” ve EOKA mücadelesini de bir “Ulusal Kurtuluş Mücadelesi”  olarak sunmaya gayret göstermektedir.   Ne yazık ki  yapılan bu propagandaya  hem Rum halkı içinde hem de dünya kamuoyunda inanacak insanlar bulmuşlardır.  Dahası Enosis hayalleri çerçevesinde  vurulup hayatını kaybeden EOKA’cıların heykellerini, büstlerini dikmekte, anılarına adanmış anıtlar inşa etmekte  ve EOKA’cıları ulusal kahraman olarak ilan ederken günümüzde EOKA’nın faaliyete geçtiği 1 Nisan’ı da ulusal tatil olarak kutlanmaktadır.
Bu gelişmeler gerçeğin saptırılmasından başka bir şey değildir. EOKA , ulusal bir örgüt değildir  Çünkü EOKA  ne kurtuluşu, ne de bağımsızlığı savunmuştur. EOKA’nın tek bir hedefi vardı: Enosis.  Çok iyi bilindiği gibi Enosis, adanın bağımsızlığını değil;  bir başka ülkeye  bağlanmasını, ilhak edilmesini ifade etmektedir. EOKA, Enosis’i; Kıbrıs Türk halkını köleleştirmeyi hedefliyor,  köleleşmeyi kabul etmeyenleri ise  soykırım  yolu ile  toptan imha ederek gerçekleştirmeyi hedeflemekteydi.
Şu bir gerçek ki;  İngiliz Yönetimi döneminde gizli yollardan Kıbrıs’a  yıllarca silah ve bomba sevkiyatı yaparken Rumlar Kıbrıs’ı silah deposu haline getirmişler ve de bu silahları Kıbrıs Türk Halkına ve İngilizlere karşı  1955-1958 yılları arasında kullanmışlardı..
1955-1958 yılları arasında  Rum tedhiş örgütü EOKA’nın   silahlı saldırının ardından  19 Şubat 1959’da Zürih ve Londra Anlaşmaları temelinde 16 Ağustos 1960 Lefkoşa Anlaşmaları ile Türkiye, Yunanistan ve İngiltere’nin garantörlüğünde  Kıbrıs Cumhuriyeti ilan edilecek ancak Rum-Yunan ikilisinin Megali-İdea hayalleri nedeniyle uzun ömürlü olmayacaktı..
Nitekim 21 Aralık 1963’te Rum-Yunan ikilisinin gerçekleştirmiş oldukları  Kanlı Noel silahlı saldırıları ile 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti yıkılırken bu acımasız saldırılar sonucunda 18667 Kıbrıs Türk’ü yaşadığı 103 köyden göç etmek durumunda kalacaklardı. Yüzlerce Türk şehit oldu, binlercesi yaralandı. Kıbrıs Türk Halkı 11 yıl boyunca Rum-Yunan silahlı saldırılarına ve katliamlarına karşı adanın dört bir yanında büyük mücadeleler vererek direndi. 
Direndi! Ay Yıldızlı Bayrağı için,
Direndi! İstiklal Marşını Okumak İçin,
Direndi! Bu Vatan Toprakları İçin..
15 Temmuz 1974’te Yunan Cuntası desteğinde RMMO ve EOKA-B’nin  Makarios’a karşı düzenlediği darbenin ardından 17 Temmuz 1974’te Kıbrıs Helen Devleti ilan ediliyordu.  Anavatanımız Türkiye’nin bu gelişmelere seyirci kalması mümkün değildi.
Nitekim anavatanımız Türkiye düzenlediği 20 Temmuz 1974 Barış Harekatı ile Kıbrıs’a barış ve huzur geldi. Kıbrıs’ta iki bölgelilik oluştu. Yıllarca devam eden toplumlararası görüşmelerden olumlu bir sonuç alınamamasının ardından 15 Kasım 1983’te bağımsız ve egemen devletimiz Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ilan edilmiştir.
7 Nisan 2023 tarihli Kıbrıs Gazetesinde yer alan “Rum Lider Hristodulidis: EOKA Bize Yolu Gösterdi” başlıklı makalesinde  sayın Gökhan Güler:  “Dönemin Rum Eğitim Bakanı  Kostas Kadis, ‘Anaokulu ve İlkokul çocuklarının cezaevi avlularındaki EOKA mezarlarına ve darağacı alanlarına geziler düzenlenerek götürüldüğünü, bu tür gezilerin çok uzun yıllardır yapıldığını ve yapılmaya da devam edeceğini söylemek suretiyle milli kimliklerin korunması için bu tür gezilerin devam etmesinin ana hedefleri arasında yer aldığını’ ifade etmiştir..
..2019’da Eğitim Bakanı olarak göreve  yeni atanan Prodromu Prodromos  ise ilk iş olarak Enosisçi EOKA lideri Yorgo Grivas’ın heykelini ziyaret ederek saygı duruşunda bulunmuştu!. Güney Kıbrıs’ta  kim lider seçilirse seçilsin “EOKA’nın kuruluşunu kutlar  ve Ada’nın  Yunanistan’a bağlanması (Enosis) için övgüler düzmeye devam etmektedir..” diyor..
1 Nisan 2023 günü de Rum lideri Nikos Hristodulidis, özgürlük  ve adalet için bize düşen en büyük görev çocuklarımıza ve yeni nesle EOKA’yı  daha iyi bir Kıbrıs için   sahip olduğumuz Kıbrıs Cumhuriyeti için hayatlarını feda edenlerin mücadelelerini ve fedakarlıklarını anlatmakla yükümlüyüz” derken hedeflerinin Enosis’i gerçekleştirmek oldukları çok açık ve nettir.
Sonuç olarak; Kıbrıs Türk halkına düşen görev bağımsız ve egemen devletimiz Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetini yaşatmak ve tanınmasını sağlamaktır..
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Sen Çok Yaşa..