SAĞLIK ÜST KOMİTESİ DEVREDE
Bu gelişmeler ışığında Sağlık Üst Komitemiz devrede. Üst Komitenin devrede olması iyi de insanların psikolojilerinin bozulması anlamında kötü.
Geçen günkü yazımda belirtmiştim. Yeni varyantın yayılmasını önlemek ve sağlıklı yaşamamız için, Sağlık Üst Komitesi telkinlerde bulunuyor.
Esasında bu varyant, bir tür grip mikrobudur. O mikroba bulaşmamak için Üst Komite telkinde bulunuyor.
“Grip, soğuk algınlığı, diğer solunum yolu enfeksiyonları, kişiden kişiye damlacık yolu ile bulaşır.”
Tedbirleri de şöyle sıralıyor.
Birincisi aşılanma...
Koruma amaçlı risk grubundaki kişilere önerilen, aşılar uygulanmalıdır, diyorlar.
Aşı dendi mi herkes korkuyor.
Bu arada bütün ilaçlarınını gününde birtamam alan ve beyine pıhtı atan aşılı kişiler soruyorlar.
“Pıhtı atması aşılardan mı?”
Gerçekkten bir süreden beri devam eden koronavirüs ve aşılanma meselesi, hep insanların kafasını bulandırdı. Mesela Sağlık Komitesi risk grubundaki kişilere aşılanmayı öneriyor. Aşı yapmak kolay da ondan sonrası ne olur, ona açıklık getirilmiyor. Son zamanlarda sağlık sorunu olmayan aşılı insanların ya ani kalp krizinden, ya da beyin kanamasından öldükleri biliniyor ve soruluyor.
“Acaba aşılar mı sebep oldu beyin kanamasına ya da kalp krizine?”
Aşı konusu hala daha araştırılıyor. Bütün mesele yeni varyantı kapan birisinin ölümünü engellemek. Geçmişte de aşılanmamızın nedeni hayatımızı kurtarmak değil miydi?
Bence Salık Komitesi buna açıklık getirmesi lazım.
Dört beş tane aşı olan insanların yeniden aşılanmaları mı gerekiyor? Özellikle risk grubundaki yaşlılar.
Bu soru muallakta kalıyor. Aşılanınız deniyor. Ama kullanılacak aşının, yeni varyantla kimyasal yönden etkisi ne olur? Bu konuda Dünya Sağlık Kurulu birşey söylemiyor.
Geçmişte yapılan aşıların etki süresi nedir? Veya yeni varyantı ne dereceye kadar etkiler eski aşılar?
Görülmüştür ki, yine insanlar yeni virüs yüzünden hasta oluyorlar. Demek eski aşılar, etkili değildir hastalık için.
Yeni varyanta yakalanan ve ağır geçiren pek çok tanıdık insan vardır. Hatta beş altı hafta yoğun bakımda kalan insanlar vardır.
Yoksa yeniden başa mı döndük?
Son zamanlarda artan vakalar, daha fazla güncelliklerini Türkiye, Kuzey ve güney Kıbrıs’ta koruyor. Zaten diğer ülkeler bizi pek ilgilendirmiyor. Yahut da şu virüs meselesine alıştık ve hayatımızın doğallığında geniş bir pencereden bakıyoruz olaya.
Güney Kıbrıs’ta daha da yoğunmuş hasta olanlar. Hatta bu kez işi sağlam tutuyor Rumlar. Haftalık test belgesi almayanları toplu yerlere sokmuyorlar. Lakin Türk tarafına geçen Rumlara ne demeli?
Kuzeye geçen Rumlar, bizim gibi hareket ediyorlar, kuzeye geçince. Bir gün bir markette karşılaşmıştım bir Rumla. Bana, kuzeye geçince kendimizi daha rahat hissediyoruz, demişti. Bütün mesele haftalık testler ve test belgesi.
Herhalde bu vartayı da maske takarak ve eski tedbirleri hayatımıza sokarak geçireceğiz. Vaziyet onu gösteriyor.
Kısacası eski günlere dönüyor gibiyiz. Yine de siz maskenizi takın ve tedbirlerinizi alın.